English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Iab

Iab tradutor Turco

37 parallel translation
L'IAB m'a dit de ne pas en parler.
İç Disiplin Dairesi bu konuda kesinlikle konuşmamamı söyledi.
L'IAB va demander une déposition.
IAB bir açıklama isteyecektir.
Il dispose de 48 h avant de parler à l'IAB.
İç işleriyle konuşup ifade vermeden önce 48 saati var.
Seuls les agents en uniforme ont cette possibilité.
Hayır, sadece üniformalıların IAB'den böyle bir hakkı var. Dedektiflerin böyle bir ayrıcalığı yok.
Je vous avais donné l'ordre de pas parler à l'IAB.
IAB'le konuşmaman için sana özel bir emri vermiştim.
Si l'IAB vous poursuit, votre déclaration peut contredire tout ce qu'on a résolu.
Eğer IAB, bunun için senin peşinden gitmeyi kararlaştırırsa, sen, kararlaştırdığımız her şeyi yalanlayabilen bir ifadeyi verdin.
Hillborne annule la procédure. Je fais une déposition. Plus de problème.
Hillborne, IAB'i iptal için arayıp ifade verdiğimi söylemiş, problem olmamış.
D'après l'IAB, j'ai bien fait de tirer.
IAB'in araması iyiydi.
L'IAB dit pas ça.
IAB bunu söylemedi.
C'est un coup dur pour nous, si c'est quelqu'un de la maison.
Bunu yapan içerden biri ise IAB büyük zarar görür.
Vous avez perdu cette habilité en entrant à la police des polices.
O haklar, senin, IAB olduğun gün sınırlandı.
Il n'aura qu'à aller voir les enquêteurs, dire ce qui doit être dit, et c'est la fin de cette histoire.
Ray'in tek yapması gereken IAB'ye gidip söylemesi gerekenleri söylemesi, bu konu da böylece kapanır.
Et toi, tu vas t'asseoir avec les gars des Affaires intérieures. Et ça, sans même m'en avertir?
Gidip IAB'yle oturmuşsun ve bana haber bile vermiyorsun!
Le Bureau des Affaires Internes a un motif légitime pour enquêter sur l'inspecteur Jeffries.
IAB'nin Dedektif Jeffries'i araştırmak için meşru nedenleri vardı.
Des tas de flics ont des raisons de vouloir la mort d'un membre de l'IGS.
Bence birçok polisin bir IAB dedektifinin ölü olmasını istemek için nedeni var.
Saviez-vous qu'il faisait l'objet de plusieurs enquêtes de l'IGS?
Dedektif Beecher ile olan IAB soruşturmalarından haberin var mı?
Du côté non officiel des choses, J'ai fait quelques recherches dans le dossier des Affaires Internes contre Danny.
Gayriresmî olarak IAB'nin Danny karşısında hazırladığı dosyaya baktım.
As-tu déjà pensé qu'elle puisse être associée aux Affaires Internes, envoyée au 5-4 pour être leurs yeux et leurs oreilles?
IAB'den 5 - 4'e onların gözü kulağı olsun diye gönderilmiş olabileceğini düşündün mü hiç?
Mais, si j'étais des Affaires Internes, je me suspecterais aussi.
Ama IAB'nin yerinde olsaydım ben de beni suçlu sayardım baba.
L'été dernier quand je bossais pour les affaires internes, il s'est confié à moi à propos de ses problèmes de couple.
Geçen yaz IAB'de çalışırken evliliğindeki sorunlar hakkında benimle konuştu.
Tu te rappelles de Saul, ton ancien coéquipier.
IAB'den eski ortağın Saul'u hatırlarsın.
Et les affaires internes ont trouvé ces trucs chez moi.
Sonra IAB dairemde bunlarla doldurulmuş yastığı buluyor.
Tu sais ces billets marqués que l'IAB a trouvé chez Szymanski ( IAB = IGPN )
IAB'nin Szymanski'nin yerinde bulduğu işaretli paraları biliyor musun?
Ça devrait suffire pour que les Affaires Internes le lâche.
Bu IAB'nin sırtından düşmesini sağlar.
J'ai pas accès aux Affaires Internes, je peux que supposer, mais le genre d'avertissements qu'ils mettent en place,
IAB dosyaları bizde değil ama tahmin edecek olursam Beecher damgayı yedi gibi görünüyor.
Les Affaires Internes m'ont surpris à remettre des dossiers classés et je suis maintenant le principal suspect dans l'enquête sur la taupe, et Miller dit que je serais suspendu dans la matinée.
IAB beni bazı gizli dosyaları bırakırken yakaladı ve şu anda en önemli Köstebek operasyonundaki en önemli şüpheliniz benim. Miller sabah görevden uzaklaştırıldığımı söyledi.
Je ne pense pas qu'il fasse partie des Affaires Internes.
IAB'yle de ilgisinin olduğunu düşünmüyorum.
Selon nos sources aux Affaires Internes, il devait faire une déclaration sur les événements survenus à l'hôpital.
IAB deki kaynaklarımız Metro General'da olanlarla ilgili ifade vermesi gerektiğini söyledi.
Elle travaille au 12e et fait ses rapports à l'IGN.
12. ekipteki masası bir merkez ve gerekli olunca IAB'ye rapor veriyor.
Tu bosses pour l'IGN?
IAB için mi çalışıyorsun?
Je me fais transférer à l'IGN à plein temps.
IAB'ye tam zamanlı geçeceğim.
J'arrête les deux plus gros bandits de la ville, je manque de me faire tuer, j'ai l'IAB et le FBI sur le dos, et tu me dis de me taire?
Şehrin en büyük iki suç baronunu yakalıyorum, neredeyse öldürülüyorum İç İşleri ve federaller suçu üzerime yıkmaya çalışıyor sen de bana çeneni kapalı tut diyorsun.
On m'a percuté, tiré dessus, l'IAB et le FBI m'ont cuisiné.
İç İşleri ve Federaller sorgu odasında anamı ağlattı.
- Oui? L'IAB ferme votre dossier.
- İç İşleri dosyanızı kapatıyor.
On aime bien coincer ce genre de flics.
IAB için bölge şefleri piyon gibidir.
Tu as parlé à l'IAB?
- İçişleri'yle konuştun mu?
IAB?
Ya İçişleri Bürosu?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]