Translate.vc / Francês → Turco / Ibis
Ibis tradutor Turco
128 parallel translation
Plus de Danites ni de Philistins, nous serons juste Samson et Dalila. Dans la vallée du Nil, la myrrhe embaumera l'air, et seul le vol de l'ibis assombrira le ciel.
Orada ne Danlı ne Filistinli, sadece Samson ve Delilah oluruz.
Nous avons appris comment tu as pris Ibis du Nil pour tuer des serpents venimeux lors du siège de la ville de Saba.
Sabba şehri kuşatması sırasında zehirli sürüngenleri öldürmek için Nil nehrinden nasıl balıkçıl kuş getirttiğini duyduk.
On s'inquiète beaucoup pour une colonie d'ibis des bois.
Bizi endişelendiren, oradaki bir kuş kolonisi.
Et c'est là qu'intervient l'Ibis.
Kovan ve sistem burada devreye giriyor demek.
- Je la passe à l'IBIS.
Teşekkür ederim.
Vous avez consulté llBlS? La 1 re série de stries ma renvoyée à un hold-up non résolu il y a 4 ans à Uleta. Oui.
- Bu izleri IBIS'den karşılaştırdın mı?
Alerte IBIS sur la 6.
Altı numarada teftiş ihlali.
L'IBIS a associé la balle à celles du hold-up d'une épicerie,
IBIS'te bir uyum yakaladım. Şarküteri soygununda duvardan iki kurşun çıkarılmış,... Jordy vurulmadan yaklaşık bir saat önce olmuş.
L'lBlS a donné un résultat.
IBIS bu silahları elden geçirmiş.
Fichée pour avoir servi contre une biche, ce qui est interdit par la loi.
Bu silahlar IBIS'e Vahşi Yaşam Derneği tarafından üyelerine geyik avlamak için gönderilmiş.
Vous regarderez dans l'IBIS?
Bunu kayıtlarda arayabilir miyiz sence?
Je la vérifie dans l'IBIS.
Şu an kayıtlarda araştırıyorum.
Je viens de le trouver dans IBIS.
Balistik veri tabanından sonuç çıktı.
Dans IBIS?
Ciddi misin?
Bonne nouvelle! D'après le fichier balistique, l'arme a déjà servi.
Hey, haberler iyi. IBIS'te daha önce kullanılan bir silahla ilgili dava çıktı.
L'IBIS n'a rien donné.
Evt. IBIS * üzerinden araştırma yaptım, ve bir sonuca ulaşamadım.
Vous avez confié l'arme de mon agent à l'inspection générale?
Ajanımın silahını IBIS'ta ( * ) aratmışsın.
Je vais lancer ça dans l'IBIS et voir si on l'a utilisé sur une autre arme.
Başka silahta kullanılıp kullanılmadığına bakacağım.
Cinq droites 44, correspondant à un Smith Wesson, mais rien dans IBIS.
5 tam 44, Smith Wesson silahlarla uyumlu, ama kayıtlarda yok.
- Oui. J'ai trouvé un résultat dans l'IBIS.
Evet, evet, ve ateş mekanizmasıyla ilgili bir kayda ulaştım.
Alors, ce serait un ibis. - Une sorte d'ibis.
O yüzden çeltik kargası olurdu.
Des résultats dans Ibis?
Veritabanından bir şey çıkmadı mı?
J'ai trouvé cette arme dans le fichier.
IBIS'te silaha ait kayıt buldum.
- Est-ce que la balle est dans IBIS?
- Balistik incelemeden bir şey çıktı mı?
IBIS.
Balistik Tanımlama ne diyor?
Dis au shérif que j'ai passé la balle de son affaire d'enlèvement dans la base de données,
Şerife söyle, kaçırılma olayındaki merminin IBIS incelemesinden de birşey çıkmadı.
Ouais, j'ai lancé une recherche dans l'IBIS tandis que nous parlons.
Şu an sistemde aratıyorum.
Oh, c'est l'IBIS.
Sonuç geldi.
Les résultats de 50 douilles AE sont revenus négatifs des tests IBIS, mais la balistique a pu trouver le type et le calibre de l'arme à partir des morceaux de cuivre trouvés dans la limousine.
50'lik kovanlardan IBIS'te bir şey çıkmadı, Ama Balistik, arabanın içindeki bakır kılıftan, tipini ve kalibresini bulabildi.
J'ai analysé toutes les balles qui ont été ramassées ici. Je les ai passées sur IBIS, rien.
- Olay yerindeki tüm mermileri sistemde arattım, bir şey çıkmadı.
Il est manager à l'usine de produits chimiques d'Ibis.
İlk kurban Rod Norris'ten. Iblas'taki kimya tesisinin müdürü.
Ce sera dur d'avoir une comparaison IBIS qu'avec des fragments.
Parçalarla eşleşme yapmak zor olacak.
Grâce au nouveau système d'acquisition IBIS TRAX-3D.
Yeni, üç boyutlu balistik tanımlama sistemi sayesinde.
La base de données IBIS n'existait pas en 91.
91'de IBIS veri tabanı yoktu.
J'ai ça à entrer dans la base de données le plus vite possible.
Eski bir IBIS ASAP kaydına ihtiyacım var.
Nick l'a entré dans l'IBIS.
Nick silahı IBIS'te arattı.
Les données viennent juste d'être rentrées dans ibis.
Bu veri, IBIS'e yeni yüklenmiş.
Le tir mortel vient d'un 9mm, pas répertorié sur IBIS.
9 mm'likten bir iz aldım ama sistemde çıkmadı.
Pas moyen de la passer dans IBIS.
Hayır. Çok fazla hasar görmüş.
On sait où est Johnson?
IBIS'te araştırmama imkân yok. - Peki Johnson'ın yeri?
Le calibre 38 qu'on a trouvé Sara et moi est fiché dans l'IBIS.
Sara ile birlikte bulduğumuz tabancanın balistik geçmişinde bir olay buldum.
Bubulcus Ibis.
Bubulcus Ibis.
Le temple d'lbisis.
İbis tapınağı.
Non, je cherche depuis des années le temple d'lbisis, le fleuve de la vie.
Hayır. Yıllarca onu aradım. İbis tapınağı, yaşam ırmağı...
Ça te dit, espèce de sale castrat?
İster misin, seni cırtlak sesli ibiş!
Luke Skywalker n'est PAS..
Luke Skywalker ibiş -
Ne te flatte pas, vieux schnock.
Burnun kalkmasın, ibiş.
J'attends comme un idiot, que tu me trouves un job.
İbiş gibi evde oturuyorum ve bana hiçbir iş bulmuyorsun.
J'allais faire une recherche avec l'IBIS.
Onları IBIS'te arayacaktım.
Viens là, mon petit idiot d'amour.
Gel buraya seni şeker ibiş.
La Muette.
Hey, ibiş kız!