Translate.vc / Francês → Turco / Immigration
Immigration tradutor Turco
1,190 parallel translation
Jeux, conduite sous influence, l'immigration... délits fédéraux, crime organisé, etc.
Bilirsin işte. Sivil polis, federaller organize suç. Herhangi biri.
Immigration! Ouvrez! - Merde!
Göçmenler Dairesi Kapıyı açın
- Service de l'immigration! Ajay. Tous les types avec qui on a tourné étaient super.
Kahretsin.
- J'appelle les services d'immigration.
Hemen göçmen bürosunu arıyorum.
Si vous êtes de l'immigration, j'ai une carte de séjour.
Sen de INS'den gelmiş olsaydın, Benim green card'ım var.
Service d'Immigration!
Göçmen Bürosunun emridir!
Service d'Immigration.
Göçmen Bürosunun emridir.
Je devrais peut-être appeler l'Immigration.
Belki de Göçmen Bürosu'nu aramalıyım.
Si tu ne peux pas me donner une bonne raison, je vais appeler l'Immigration.
Bana iyi bir neden söylemezsen Göçmen Bürosu'nu arayacağım.
Il disait qu'il me dénoncerait à l'immigration, et il m'obligeait à le sucer.
Göçmen Bürosu'na şikayet edeceğini söyleyip bana aletini emdirdi.
Le service d'immigration n'ose pas entrer dans Chinatown.
Göçmen Polisi Çin Mahallesine gitmeye cesaret edemez.
OK, tu es à l'immigration à New York.
Tamam, New York Göçmen Bürosu'ndasın.
Si tu le crois vraiment, l'Immigration le croira.
Sen buna içten inanırsan, Göçmen Bürosu da inanır.
Vérifier immigration
Göçmenlik durumu araştır.
J'ai appelé l'immigration pour la garder en attendant ses papiers d'extradition.
Onu tutuklamak için göçmen bürosunu aradım. İade dosyası gelene kadar... Horatio, bekle.
L'immigration a fait le ménage. De 12 h à 17 h, les mercredis, jeudis et vendredis, tout ça est mon domaine.
Yakın bir zamanda zekâsını ölçtük ve 280'nin üzerinde çıktı.
J'ai appelé l'Immigration.
Göçmenlik Bürosu'nu aradım.
Ils font des histoires à l'immigration.
Göçmenlik bürosu sorun çıkarıyor.
Elles proviennent de 3 décennies d'immigration incontrôlée dans ce pays.
Bu ülkede son otuz yılın baş edilemeyen göç olayı gerçekleşti.
Immigration clandestine.
Yasadışı göç.
Osborne finance Watson pour régler l'immigration à sa façon.
Osborne, Watson'a mültecileri gündeme taşıması için finans sağlıyor.
On ramène des étrangers, on étouffe le droit d'asile et on discrédite l'immigration dans l'opinion publique.
Yabancılara kazanç sağlıyoruz, sığınaklara dolduruyoruz, insanları göç etmeyle karşı karşıya bırakıyoruz!
Soudain, une position gouvernementale sur l'immigration est devenue possible. C'était impossible, il y a 2 ans. Malgré le fait que la majeure partie du Cabinet l'étouffait.
Bakanlar kurulundan bazılarının buna karşı çıkma adına yırtınmış olmalarına rağmen hatta daha iki yıl önce tartışması bile mümkün olmayan göç meselesi, aniden hükümetten bazı kişilerce uygun görülmeye başlandı.
- Il a vu l'Immigration il y a neuf mois.
- Göçmen Bürosu ile dokuz ay önce görüşmüş.
Et comme l'Immigration resserre les boulons, la citoyenneté par le mariage peut être une couverture.
Göçmen Bürosu ensesindeyken evlenerek vatandaşlık kazanmak güzel bir kamuflaj olabilir.
L'immigration a débarqué chez nous à 6 h, ce matin.
Göçmen Bürosu bu sabah altıda kapılarına dayandı.
On n'est pas de l'immigration.
Göçmen bürosundan değiliz.
2 mn, mais 20 pour les convaincre que je ne suis pas de l'immigration... et déloger le cuistot.
Ama göçmen bürosundan olmadığıma ikna olup aşçıyı bodrum katından çıkarmaları 20 dk. sürüyor.
- Toi aussi. ... le petit garçon s'était échappé pendant son transfert au bureau d'immigration de l'aéroport d'Heathrow.
... Heathrow'daki göçmen bürosuna transferi esnasında kaçtı.
Un porte-parole du Département d'Immigration a déploré le relâchement de la sécurité par manque de personnel.
Göçmen Bürosu'ndan bir yetkiliye göre, olay personel yetmezliğinden yaşandı.
PROBLEMES D'IMMIGRATION NOTAIRE
Yani, her şey yolunda mı?
J'ai des relations au service de l'immigration.
Göçmen bürosunda birden fazla arkadaşım var.
Les sondages confortent la position du Président sur l'immigration clandestine.
beyaz sarayın aynı politikayı devam ettireceği görülüyor. başkanın bu politikada ısrarlı olması akla bazı sorular getiriyor.
La résistance aux nouvelles lois anti-immigration a tourné à l'émeute aujourd'hui.
Bugün, yeni göçmen karşıtı yasalara direnişler...
J'ai peur des personnes en uniforme Police, militaires, police, sapeurs-pompiers.. mais le plus : des officiers de l'immigration
Üniforma giyen adamlardan hep korkarım polislerden, askerlerden, itfaiyecilerden ama en çok da gümrük memurlarından...
Inculpé par le service de L'immigration.
I.N.S, gümrük masrafları nedeniyle tutmuş.
Ça concerne son audience avec le service de L'immigration?
Bu, onun I.N.S duyumuyla ilgili yaptığı birşey mi?
Nous ne le dirons pas à l'immigration.
Ama eğer bize yardım edersen,
Si vous n'arrivez pas tout de suite, j'appelle l'immigration, je leur dis que votre carte verte est fausse et je vous fait expulser.
Eğer karar verilen nöbetlerinde çalışmaya başlamazsan... Göçmen dairesi arayıp, yeşil kartının sahte olduğunu söyler ve seni ülkeden attırırım.
C'est l'Immigration?
- Burası lNS mi?
Tu bosses pour l'Immigration, Quazi?
Ellis Adası'ndaki siparişleri mi tamamlıyorsun Quazi?
J'appelle l'Immigration pour voir si un viol empêche d'avoir un visa.
lNS'i arayayım. Bakalım tecavüz davası vizesini etkiliyor mu?
Vous êtes du service de l'Immigration? Vous avez votre carte?
Siz İç İşleri Göçmenlik Bürosu'ndansınız, değil mi Bay Anderson?
Le MI5 et l'Immigration n'échangent-ils pas leur personnel?
MI5 ve Göçmen Büro'su memurlarınıtakas mı ediyorlar?
Pourquoi avoir une politique d'immigration?
Neden olmasın? O halde neden göçmen politikanız var?
Nos règles en matière d'immigration valent pour les contrôles de sécurité du Secret Service.
Bu federal göçmen politikası, başka bir şey değil, ve Gizli Servis'in inceleme politikası.
Les gars! Un agent de l'immigration va venir vérifier le marriage de Fez et Laurie, et s'il découvre que c'est un faux, Fez peut être déporté!
çocuklar göçmen bürosundan bir memur Fezi ve Laurieyle evliliğini kontrol etmek için geliyor ve sahte olduğunu anlarsa Fezi sınır dışı edecek
Bonjour monsieur, Al Armstrong du service d'immigration, je suis ici pour poser des questions... Qu'est-ce que vous voulez savoir? Parceque je vous direz tout!
merhaba, beyefendi, Hal Armstrong göçmen bürosundan, Bazı görüşmeler yapmak için buradayım ne bilmek istiyorsun, çünkü sana herşeyi anlatacağım
Et l'Immigration.
Göçmen Bürosunu arıyorum.
Vivantes, elles seraient des clandestines et elles seraient pour l'immigration.
Eğer yaşıyor olsalardı, kaçak olacaklarından dolayı göçmen bürosu olurdu.
L'homme de l'Immigration.
Göçmen bürosundan beyler gelmiş.