Translate.vc / Francês → Turco / Injection
Injection tradutor Turco
1,366 parallel translation
- L'injection!
- İğne...
L'injection a fait le reste.
İğne de gerisini halledecekti.
Besoin d'une injection?
İğne lazım mı?
L'injection, la gestion électronique, tout le faisceau.
Ateşleme kutusu, elektronik enjeksiyon sistemi, ön takımlar...
Faites l'injection dans son bras.
Bunun 5 cc'sini koluna enjekte edin. Tamam.
Une autre injection efface tout jusqu'à ce marqueur.
Sonra, hazır olduğumuzda, başka bir iğne işarete kadar her şeyi silecek.
Faites-lui une injection maintenant!
Prostaglandin verin!
Avant ou après l'injection?
İğneden önce mi, sonra mı?
Ils font ça par injection.
Onu iğneyle yapıyorlar.
- Faites-lui l'injection. - D'accord.
- Peki efendim.
Injection sous-cutanée à haute pression.
İnsan yapımı, basınçlı, deri altı enjektörü.
Pas de trous d'injection dans celle de l'épicerie. Et vous?
Speedy Mart'tan gelen şişede hiç iğne deliği yok.
4,6 l, double arbre à cames en têtes, - injection multipoints...
4,6 litrelik, üstten çift kamlı, çok noktadan enjeksiyonlu bir şeyle.
Nous vous ferons une injection d'antibiotique et tout ira bien.
Tek doz antibiyotik tedavisi ile iyi olacaksınız.
- Faites-lui une injection d'albuterol et revenez me voir.
Albuterol tedavisi uygula.
Injection de corticoïdes.
Ben söyleyeyim. Steroid kullanıyor musun?
Si je n'ai pas une injection, ça risque de s'aggraver.
İğne yapmazsanız, daha da kötü olacağım.
- Pour votre injection de B 12?
- B12 iğnenizi olmak için.
Vous allez me faire l'injection?
- İğnemi yapacak mısınız? - Hayır.
Je vous fais une injection de Neupogen.
Hadi sana bir doz Neupogen bulalım.
Je pensais qu'il devait recevoir une injection.
Yavaşla. Bir penisilin iğnesi olacak sanmıştım.
Il n'y a aucune trace de l'injection. Il est trop tard maintenant.
İğnenin bir kaydı yok.
D'accord, une injection et c'est tout.
Tamam. Bir iğne, tek seferde yapacağım, ondan sonra tamam.
Je suis sérieux, une injection de Démérol et c'est tout.
Ben ciddiyim. Bir iğne Demerol, sonra bitiyor.
La lidocaïne est en général administrée par injection.
Lidocaine, genellikle iğneyle yapılır.
On va faire une injection et tout ira bien.
Sana bir iğne yapacağız. Antonia, sonra iyileşeceksin.
Une dernière injection de BOTOX, Dr Troy.
Son bir iğne kaldı, Doktor Troy.
Peeling chimique de travers, fascinant, mauvaise injection, une plainte pour tapage sur un yacht
Kimyasal peeling hatası - büyüleyici. Yanlış Botoks müdahelesi. - Gürültü şikayeti!
Ryan, La mort par injection chimique, ce n'est pas comme s'endormir.
Ryan, zehirli iğne sadece uyutmuyor.
J'veux vous parler d'après la mort... Exécuté par injection à Oz La vie après la mort.
Merhaba, sizinle ölümden sonrası hakkında konuşmak istiyorum... ahiret hakkında.
Elle n'arrête qu'après une injection de sédatifs.
Sakinleştirici yapılıncaya kadar çığlık atmaya devam ediyor.
C'est un homicide volontaire, ça peut te valoir une exécution par injection létale.
Bu seni idam için klasik bir aday yapar.
Dr. Traff va vous administrer une injection à chacun de nous.
Dr. Traff inanıyorum ki şimdi bize ilacı enjekte edecek.
En fait, elle a fait l'injection.
Hatta enjeksiyonu o yapmıştı.
Tu as raison. J'ai ordonné l'injection.
Haklısın enjeksiyon için ben emretmiştim.
je veux une douzaine de rations double, une injection.
Bir düzine çift kremalı bisküvi istiyorum, damardan verin.
Laisse-moi te le montrer en détail. une friteuse à injection avec double vidange automatique.
Sana bazı özelliklerini göstereyim. Susam tohumlu cila, çelik kuşaklı turşu ızgara derili iç mekan ve kaputun içinde.. ... enjeksiyonlu bir kızartma yağı deposu.
Une petite injection pour vous rendre docile.
Bu, seni sakinleştirecek küçük bir şey.
Une injection de millions de dollars soulagerait toutes les Caraïbes.
Onlarca milyon dolarlık nakit girdisi tüm Karayipleri rahatlatacaktır.
Ton oncle recevra une injection et mourra, comme un chien.
Amcana iğne yapacaklar ve ölecek, tıpkı bir köpek gibi.
Ce produit a neutralisé l'injection létale et ralenti le coeur et la respiration.
Kalp ve solunum fonksiyonlarımı yavaşlatırken, ölümcül iğneye karşı koydu.
En injection, cet élixir modifierait l'état de conscience, permettant ainsi au Passager de transmettre un message.
Rambaldi'ye göre bu iksir enjekte edilince değişmiş bir bilinç hali yaratıp Yolcu'nun bir mesaja aracı olmasını sağlıyor.
Votre fille va le mettre. Vous aurez deux minutes pour le désactiver avant l'injection.
Bunu kızına taktıktan sonra zehir kana karışmadan önce onu çıkartmak için iki dakikanız olacak.
Si vous l'enlevez sans le désactiver, l'injection sera instantanée.
Devre dışı bırakmadan önce çıkarmaya kalkarsanız iğne anında girer.
Dans deux semaines, vous serez exécuté par injection mortelle.
İki hafta içinde,.. ... iğneyle idam edileceksin.
Dans deux semaines, vous serez exécuté par injection mortelle.
İki hafta içinde, iğneyle idam edileceksin.
Il fait une injection d'une quantité fatale de peroxyde d'hydrogène à deux de ses patientes.
İki hastasına çok fazla dozda hidrojen peroksik enjekte etmiş.
M. Drake, je suppose que c'est un moyen de rentabiliser huit ans de travail dans une usine de moulage par injection.
Bay Drake, enjeksiyon kalıp fabrikasındaki 8 yıllık tecrübenizi iyi değerlendirmişsiniz.
Préparez une injection d'Atropine.
Atropin iğnesi hazırlayın.
L'injection a causé le choc anaphylactique.
Oldu!
L'injection.
- Enjekte ederek.