Translate.vc / Francês → Turco / Ipad
Ipad tradutor Turco
414 parallel translation
T'as ton iPad?
- İşte gidiyor.
C'est un iPad.
Buna FFİ diyorlar.
Mon iPad a glissé dans mon bain.
Bir okuyucum vardı ama onu da küvete düşürdüm.
Quelqu'un peut surveiller mon ipad?
iPad'ime göz kulak olabilir misiniz?
- Tu as apporté mon ipad ici?
iPad'imi tuvalete mi soktun? Evet.
- Laisse ça dans le débarras.
Onu göze bırak. - iPad'imi ver.
- Donne-moi mon ipad.
- iPad'imi ver.
- Donne-moi mon ipad.
iPad'imi ver.
- Sors ça d'ici. - Le iPad!
- Pastayı tuvaletten çıkar.
Donne-moi le iPad!
- Pastayı tuvaletten çıkar. - iPad'imi ver.
Garde le iPad.
iPad sende kalsın.
Des appareils électroniques dans le sac, appareil photo, lecteur DVD, iPod, iPad, ordinateur?
Beyefendi, çantanızda hiç elektronik eşya var mı? Kamera, taşınabilir DVD oynatıcısı, iPod, iPad, laptop?
Je passerais mon temps là-bas à lire mon ipad et à boire des expressos en peignoir.
Ve zamanımı kumaş sabahlığımla iPad'imi okurken espresso içerek zamanımı geçiririm.
La dernière fois que j'ai vérifié, ma prose n'était pas digne de l'IPad.
Son baktığımda, kitabım Kindle'da okunamıyordu.
Portable. iPad et vêtements.
Dizüstü bilgisayar. iPad ve giyim.
Mettez-le dans votre Kindle, votre IPAD.
Elektronik kitap okuyucunuza aktarın.
Internet, l'iPad, YouTube, Tumbler.
Youtube, tumbler,... internet, ipadler ve bilgisayardan önceki halin.
Vous avez trouvé l'étui pour le iPad?
Aradığınız şu iPad'i bulabildiniz mi?
ça troue le cul!
Yarabbim! iPad sahibi olmak harika bir şey değil mi, çocuklar?
t'es pas assez cool.
Bebe, senin iPad'in nerede? Tabii ya, sende hava ne gezer!
T'as vu mon ipad?
iPad'imi gördün mü, Token?
parce que vous avez pas d'iPad!
Siz hödükler anca dörtköşe oynarsınız çünkü iPad'iniz yok!
Tom Saltzman dit que t'as pas vraiment un iPad.
Tom Saltzman senin iPad'in olmadığını söylüyor.
Quoi? et que tu fais semblant.
Buyur? Tom Saltzman'ın dediğine göre iPad kılıfına cam yapıştırmışsın ve milleti kandırıyormuşsun.
Montre ton iPad.
- iPad'ine bir bakayım, Cartman.
j'ai plus de batterie!
Göster işte iPad'ini, Cartman. - Olmaz çünkü şarjı bitti ve kapandı!
T'as dit que j'aurai un iPad à mon anniversaire.
iPad almak için yaş günümü beklememi söyledin.
aujourd'hui. on va me traiter de menteur.
Bugün herkese sahte bir iPad gösterdim, yarın herkes bana "yalancı" diyecek.
Autant avoir une belle gueule la prochaine fois que tu m'enculeras! et je les transfère sur mon iPhone. mais je ne veux pas être traqué en permanence.
Bir dahaki sefere beni sikmek istediğinde en azından biraz güzel gözükmek istiyorum! Gördün mü? Sonra bütün ödevlerimi iPad'e alıp, oradan iPhone'a geçirebilirim.
J'ai hâte de voir la tronche de Kyle quand il verra que j'ai plus de mémoire.
Benim iPad'imin onunkinden fazla hafızası olduğunu görünce Kyle'ın suratındaki aptal ifadeyi görmek için sabırsızlanıyorum!
mais deux fois moins cher.
iPad'in bütün özellikleri bunda da varmış. Fiyatı da yarısı.
Je suis déjà puni en n'ayant pas l'iPad.
Çünkü zaten iPad alamayarak cezalandırılıyorum.
Je me souviens quand l'iPad 1 est sorti.
iPad'in ilk versiyonun çıktığını hatırlıyorum da...
L'iPad ne manquait que la faculté de marcher et de lire.
iPad'in yapamadığı tek şey yürümek veya okumaktı.
Un iPad?
iPad mi?
Non. Tu as un iPad?
- Hayır, kaçamaz. iPad'in var mı?
Mais un IPad et un ordinateur portable ont été laissés dans la voiture.
I-Pad ve dizüstü bilgisayarı arabada bırakmış.
Oublie pas ton iPad gratos en partant.
Çıkarkan bedava dağıttığımız iPad'lerden almayı unutma.
Il en a pas pris.
iPad'i bile yok.
Elle joue avec un iPad.
Sadece iPad ile oynuyor.
Le nouvel iPad vient de sortir cette semaine.
Bu hafta yeni bir iPad çıkmış.
J'ai Limitless sur mon ipad, je peux le mettre sur la télé.
iPad'ime Limit Yok'u indirdim. Televizyona bağlayabiliriz.
Token?
iPad'imi gördün mü, Token?
Tom Saltzman dit que t'as collé du verre sur un boîtier d'iPad pour faire genre.
Tom Saltzman'ın dediğine göre iPad kılıfına cam yapıştırmışsın ve iPad'in sahteymiş.
Plus plat. D'accord.
Şu şekil. " Tom Saltzman'ın dediğine göre iPad kılıfına cam yapıştırmışsın ve iPad'in sahteymiş.
Tom Saltzman dit que t'as collé du verre sur un boîtier d'iPad pour faire genre.
" Tom Saltzman'ın dediğine göre iPad kılıfına cam yapıştırmışsın ve iPad'in sahteymiş.
- Il y a un iPad dedans.
- İçinde bir de iPad var, Kenny. Öyle mi?
- Le gâteau!
- iPad'imi ver.
Plus gros que Kermit, ils utilisent l'iPad.
Kurbağa Kermit'ten büyük bir şey yok ve ipad kullanıyorlar.
maintenant?
iPad'imle şimdi ne yapsam acaba?
C'est un iPad.
Bu bir iPad.