English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Janna

Janna tradutor Turco

47 parallel translation
Janna!
Janna!
Nous ne sommes pas des magiciens, Jana.
Biz büyücü değiliz, Janna.
Vous êtes Janna, alors.
Sen Janna'sın o zaman.
Tu es encore Janna, de la tribu kalderash.
Hâlâ Kalderash halkından Janna'sın.
Ça va? Je suis Jana, l'assistante de production.
Ben, prodüksiyon asistanı Janna'yım.
Janna, tu m'as soignée deux fois.
Jenna, beni iki kez iyileştirdin.
Piper, tu peux aider Janna à faire la potion?
Piper, Jenna'ya iksir için yardım edebilir misin acaba?
Léo, Janna, l'innocente.
Leo, bu Jenna, masumumuz.
Janna, Léo, l'être de lumière.
Jenna, bu Leo, beyazışığımız.
Janna est morte et Léo inconscient.
Jenna öldü ve Leo baygın.
J'aurais aimé faire plus pour Janna et Cole.
Keşke Jenna ve Cole için de daha fazlasını yapabilseydim.
Pour Janna, une amie disparue.
Jenna için, ölen dostumuz.
Jenna, c'est mon amoureuse. Je vais me marier avec elle.
Janna benim sevgilim, onunla evleneceğim.
Janna... veux-tu m'épouser?
Janna benimle evlenir misin?
Où tu vas? Je suis en train de te parler!
Nereye gidiyorsun Janna?
Tu les as enterrés avec Tomik?
Janna diyorum, aklımdan geçeni yapmadınız değil mi?
Janna, je te parle!
Janna, seninle konuşuyorum.
Qu'est-ce que tu fais?
Tanrım Janna ne yapıyorsun?
Faut peut-être appeler les parents de Katia.
Janna, Katya'nn ailesinin haberi var mı? Hemen arayıp haber verin.
- Janna, je t'adore!
- Janna, seni öyle seviyorum ki.
"Vika et Janna, soyons copines!"
"Vika ve Janna bekleyin geliyoruz."
Janna!
- Janna? - Ne?
J'ai pas d'idées. Elle est où, Janna?
Kafam hiç çalışmıyor, Janna nerede?
Elle doit pas être bien loin.
Janna mı şey, buralarda bir yerde.
Tu veux sortir avec Janna?
- Katya falan deme artık bana...
Ça te plaît? Vas-y!
Janna ile mi sürtmek istiyorsun, bana uyar.
Faut frapper avant d'entrer! Moi, c'est Janna.
- Benim Janna.
Enchantée.
- Ben Janna memnun oldum.
Putain, Janna...
Janna lütfen...
Janna! T'imagines?
Janna biliyor musun Katya gelmiş.
Viens, je t'en supplie, on va se la faire!
Janna yalvarırım gidip şuna gösterelim gününü.
Janna, viens, allez, lève-toi!
Janna lütfen gidelim artık, haydi uyan!
Lequel d'entre vous est Janna?
Hanginiz Jenna?
Janna me l'a dit.
Janna söyledi.
Oui, mais j'avais oublié les pleurnicheries de Janna.
Evet, ama Janna'nın ne mızmız olduğunu unutmuşum.
- Elle vient, Jeanna Friske...
- Düşünemiyorum. " Geliyor... bitti... Janna Friske...
il lui a dit : "chère Jeanna Friske, maitrisez-vous, je suis marié, et prenez votre bouilleur"
- Oldu! böyle söylerdim : " Sevgili Janna Friske, Kendinize gelin, ben evliyim Isıtıcınızı da geri alabilirsiniz
Il rentre à la maison et raconte tout à sa femme, fier parce que Jeanna Friske se soit intéressé à lui, et parce qu'il a résisté.
Merak etme öcümüzü alacağız şimdi. Eve döner ve her şeyi karısına anlatır. Gururlu, Bir kere Janna Friske ile ilgilenmedi,
- tu as refusé... Jeanna Friske?
- Janna Friske'yi reddettin?
Lorsque le père de Janna Hunsinger l'amenait à la danse, le mien m'amenait dans le désert pour défoncer des boîtes de conserves.
Janna Hunsinger'in babası onu bale sınıfına götürken benim babam beni çöle konserve kutusu vurmaya götürürdü.
Et si Pickman faisait de la contrebande, peut-être que Jana et Raj ont fini par le découvrir, l'ont menacé de le dénoncer, et il les a fait taire à jamais.
Ya Pickman uyuşturucu kaçırıyorsa ve belki Janna ve Raj bunu öğrenip onu ele vermekle tehdit ettiler ve o da sonsuza dek onların çenesini kapadı.
Moi et Janna.
- Yani biz, ben ve Janna.
Janna, on s'en va?
- Janna haydi gidelim.
Viens...
- Janna gidelim diyorum.
Regarde.
İşte böyle Janna, çek!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]