Keri tradutor Turco

Tu m'épargnes, pour une fois, la psychanalyse à la Carrie?

Keri Analizlerini bırakabilir misin? Bir kereliğine, lütfen.

Mon vrai nom n'est pas Keri Tate.

İsmim Keri Tate değil.

Mon téléphone est mort.

- Keri, ne yapıyorsun? - Telefonum çalışmıyor.

- Keri!

- Keri.

Tu as porté les affaires de Keri, et après?

Keri'nin eşyalarını taşımak zorunda kaldın, zor bir şey sanki.

Le genre Keri Russell, dans Felicity.

Bu daha çok Keri Russell-stili, bilirsin, Felicity.

On est marié depuis cinq ans. Deux enfants...

İki çocuk, Kevin ve Keri.

Kevin et Keri. Lune de miel au Montecito.

Montecito'da balayı yaptık.

Je viens de parler à Keri, la femme de Sean. Elle est anéantie. On l'est tous.

Sean'in karısı ile görüştüm, Keri bizim gibi o da çok şaşkın.

Elle n'a pas démarré la pompe, ni utilisé sa carte, ni parlé au type.

Pompayı açmadı, keri kartı geçirmedi ya da benzinciyle konuşmadı.

Mais si je me trompe, je peux finir comme Keri Russell, Felicity, saison 2.

Ama yanlış seçim yaparsam sonum Keri Russell gibi olur, Felicity'nin ikinci sezonudaki gibi.

Je voulais vous remercier pour ce que vous avez fait.

Dr. King, Keri için yaptığınız her şey için size teşekkür etmek istemiştim.

Tu ressembles à Keri Russell à la fin de Felicity.

Keri Russell'in Felicity'yi batırdığındaki haline benziyorsun.

- Pour Keri?

- Keri için.

- Keri...?

- Keri...

Je ne sais rien pour l'avantage de Keri.

Keri'ye yardımdan haberim yok.

Et ils disaient "Keri devrait mieux revenir parce qu'on ne lavera pas ses dessous sales."

"Keri bir an önce geri dönse iyi eder onun sefasının cefasını biz çekemeyeceğiz" demişler.

C'est juste très intense de devoir raconter à Hannah ces histoires de Keri, tu vois?

Hannah'a Keri olayını anlatmak zor geliyor biraz.

et il a été génial à propos de ces trucs oh cette merde de Keri Bon dieu elle a juste un trouble du stress ouais et il m'a soutenu dans mon déménagement tu déménages?

Bu konu hakkında bana karşı çok nazik. Bu olaylar, kızda stres bozukluğu yol açtı resmen. Evet.

C'est la bienfaisance de Keri Lawrence, n'est-ce pas?

Keri Lawrence yardım toplantısı var.

Il est mignon il est tres mignon et il va m'emmener à la bienfaisance pour la famille de keri lawrence oh c'était une chose regrettable mais nous avions un plan ouais je ne pense pas que vous compreniez les gars

Tatlı çocuk. Gerçekten tatlı ve beni Keri Lawrence'ın ailesi için yapılan yardıma götürecek. Talihsiz bir olaydı gerçekten.

alors joins tes mains pour la fille qui met le mouvement dans l'océan dans un numéro spécial, qu'ils ont crée pour célébrée la vie - de Keri Lawrence. - Aw.

Keri Lawrance'ın anısını yaşatmak için özel bir gösteri hazırlayan harika kız için elleri görelim şimdi.

♪ my name is Keri, l'm so very fly ♪

# Benim adım Keri, hiç değilim iyi

- Enchanté, Keri.

- Gördüğüme sevindim, Keri.

Keri Torres.

Keri Torres.

Keri est venue ici pour vérifier une piste.

Keri önceden kontrol etmek için buraya geldi.

Alors tu es ici pour retrouver Keri?

Yani keri'yi aramak için buradasın?

Du dernier endroit où je sais que Keri a été.

Keri son olarak neredeydi biliyorum.

Tu es sur que c'est Keri?

Bunun Keri olduğundan emin misin?

Keri a interrogé le colocataire d'Emily Bartson.

Keri, Emily Bartson'un oda arkadaşı ile görüştü.

Keri essayait de le retrouver.

Keri adamı avucuna düşürmeye çalışıyordu.

Des nouvelles de Keri?

Keri'den haber var mı?

Tu ne m'as pas dit que l'homme que Keri a rencontré dans ce café pourrait être un meurtrier.

Kerinin kafede buluştuğu adamın... Bir katil olabileceğin bana söylemedin.

Même Keri.

Hatta Keri.

Keri est ma partenaire.

Keri benim partnerim.

La police a trouvé la voiture de Keri Torres.

Polis departmanı. Keri Torres'in arabasını buldu.

Car Keri Torres l'a pensé avant moi.

Çünkü Keri Torres bunu benden önce düşündü.

- C'est l'ordinateur de Keri. - Et ses dossiers.

Bu Keri'nin bilgisayarı ve dava dosyaları.

On pensait tous que Keri était ici pour enquêter sur la mort d'Emily Bartson mais la plupart de ces dossiers sont reliés au tueur de Gig Harbor.

Biliyorsun, biz Keri'nin Emily Bartson'ın ölümü ile ilgili... burda olduğunu düşündük. ama Gig Limanı katili ile ilgili dosyalar birbiriyle bağlantılı.

Keri pensait déjà à un imitateur de Gig Harbor.

Sanki... Keri, Gig Limanı katilinin zaten aklındaydı.

Un client qui pourrait être l'assassin, non seulement d'Emily Bartson, mais aussi de Keri.

Katil müşteri olabilir, sadece Emily Bartson'ın değil, Keri'ninde.

- Keri a noté un rendez-vous

Keri randevularını yazmış.

Et pour Keri Torres?

Peki ya Keri Torres?

Et sur la disparition d'une enquêtrice qui la recherchait, - ma partenaire, Keri Torres.

Ve onu bulmak için gönderilen partnerim, dedektif Keri Torres kayboldu.

Donc, Sara a trouvé cette projection de sang sous la toiture de la voiture de Keri Torres.

Yani, Sara bu kan örneklerini Keri Torres'in... arabasının tavanında buldu.

Pollux Petroleum, près de l'autoroute 178.

Pollux Petrolleri, Otoyol 178'de. Adresi Keri Torres'in..

Sexe féminin et momifiée, donc il ne s'agit absolument pas d'Emily Bartson ou de Keri Torres ici.

Kadın ve mumyalanmışlar, bu yüzden Emily Bartson ya da Keri Torres burda mı bakamıyoruz.

Oui, ce n'est pas Keri ni Emily Bartson.

Evet Keri ve Emily Bartson'da değil.

Prends ce kris.

bu keri seni taşıyacak, taji nin büyülerini güçsüzleştirir.

Je connais Keri.

Evet. Keri'yi biliyorum.

J'ai trouvé l'adresse dans le carnet de Keri Torres.

not defterinde buldum.