Translate.vc / Francês → Turco / Kiki
Kiki tradutor Turco
860 parallel translation
J'ai bien ri quand vous étiez Kiki.
Sizi, Kiki'yi oynarken izlediğimde nasıl güldüğümü hayatta unutamam.
Kiki, pas de quoi avoir peur.
- Kiki. - Korkacak bir şey yok.
Moi. Je me suis dit, Kiki va-t-elle se montrer ce soir sur la piste, à froid, devant des types rendus babas par les derviches espagnols?
Düşündüm ki, Kiki bu gece oraya gitse, soğuk kanlılıkla bir avuç ahmağın önünde yürüse onlar acaba hâlâ o bandocu kızın hayatlarındaki en muhteşem şey olduğunu düşünürler mi?
Fais quelque chose, Kiki.
Orada dikilme Kiki.
C'était affreux, Kiki.
Çok korkunçtu Kiki.
Toute la ville est sur les nerfs.
Tüm şehir bu durumda, Kiki.
Demandez à Kiki, à une femme.
Kiki'ye sorun. Herhangi bir kadına sorun.
Pour la señorita Kiki.
Bunlar Bayan Kiki için.
Il y a moi? C'est parti, mon kiki!
Benim gibi mi demek istiyorsunuz, ha?
Vous aurez Kiki la Cosaque, Annie l'Amazone, Lolita, Suzette Wong, Mimi la Mau-Mau, et bien sûr, Irma la Douce.
Tercihinizi, Kazk kızı Kiki, Amazon Annie, LoIita, Suzette Wong, Maumau Mimi ve elbette Irma Ia Douce yönünde kullanabilirsiniz.
Tu veux que j'aille voir Kiki?
Kiki'ye gitmemi mi istiyorsun?
Kiki pavoise parce qu'elle a acheté une mobylette à son bonhomme.
Şu spor arabalardan. Kiki adamına motosiklet aldığı için kendini bir şey sanıyor.
Oui, vous savez, titi, pipi, caca, zizi, kiki, cucul.
Evet, tımbış, pışpış, pipi, popo, atta gibi.
- La mienne avait besoin d'être changée.
- Kiki. - Benimkinin değişmesi gerekiyordu.
- Kiki.
- Kiki.
- Disons un montreur de kiki.
- Onu bir teşhirci yapalım haydi.
- Un montreur de kiki?
- Teşhirci mi?
10 dollars que... Mon couteau contre 1 dollar que son kiki sera plus long qu'un pouce.
10 dolar... 1 dolar karşısında My bıçak onun weenie birden fazla inç var.
C'est parti, mon kiki.
Gidiyoruz, canavar.
Et c'est parti mon kiki!
Artık başlayalım.
C'est parti, mon kiki!
Gidiyoruz!
C'est parti, mon kiki.
İzleyin beni.
As-tu rencontré Kiki, ma femme?
Karım Kiki'yi gördün mü?
Tu veux que l'lndien lui pète le kiki?
O yerli kızın boynunu kırsın ister misin?
- Tu crois qu'il a un gros kiki?
Aleti büyük mü?
- Il a un petit kiki, alors?
Küçük o halde.
- [Très fort] Félix, il a un très gros kiki.
Félix'inki kocaman.
- Ça y est, il va lui montrer son kiki.
Ona şeyini gösteriyor.
Il n'est pas du genre à se promener avec le petit kiki en l'air.
Serçe parmağını uzatarak çay içen insanlar gibi değil o.
Vicky, Kiki, Binky, Bessy...
Pres, Buffy, Boo, Binky, herkes.
C'est reparti, mon kiki.
Al birini, vur ötekine.
Elle s'appelle Kiki Bridges.
- Adı Kiki Bridges. - Kiki Bridges. Tamam.
Est-ce que Kiki Bridges est là?
- Evet. Kiki Bridges orada mı?
Ils sont à côté.
Kiki'nin yatak odasındalar.
Qu'est-il arrivé?
Kiki! Tanrı aşkına, ne oldu?
Fait par une artiste locale, Kiki Bridges.
Buralı bir sanatçıdan aldım. Kiki Bridges.
Kiki m'en veut, et je la comprends.
O da bana çok kızgındı ve onu suçlamıyorum.
Et alors Kiki l'Ecureuil fit...
Ve sonra soylu sincap gitmiş...
C'est parti mon kiki!
Haydi gidelim!
J'empoisonnais la pâtée du clébard Je noyais les minets Leur tordais le kiki
Hayvanları zehirler yavru kedi bulup kafasını ezerdim.
Je vais te serrer le kiki!
Boğazını sıkacağım.
- Urgences. À prendre ou à laisser! C'est parti, mon kiki.
İki numaralı kapının arkasına bakma, Monty.
Le chef dit : "Vous mourrez dignement, mais avant, le kiki!"
Şef der ki : "Sana şerefli bir ölüm bahşedeceğiz." "Ama önce, kiki."
Signé : Kiki.
Sevgiler, Kiki.
Alors, Kiki, qu'en penses-tu?
Pekala, Ki Ki, Ne düşünüyorsun?
Attrape le, Kiki!
Yakala onu Ki Ki!
Taylor, Kiki est toujours en vie.
Taylor, Ki Ki hala yaşıyor.
- Mon pauvre kiki!
Suçsuz.
Et je n'ai plus de liquide.
Ve Kiki nakitim bitti.
C'est parti mon kiki!
Hadi başlıyoruz!
Kiki.
Ki Ki.