Translate.vc / Francês → Turco / Langer
Langer tradutor Turco
148 parallel translation
"Fiston, j'étais à la garde nationale quand vous vous faisiez encore langer."
"Evlat, sen kısa pantolonunla dolaşırken ben subaydım masalı."
Je suis navré, M. Langer.
Üzgünüm Bay Langer.
Langer, le vétérinaire.
Doktor Langer.
C'est très réaliste quand on l'applique sur les lignes de Langer.
Elastik basınç yönünde oluşan cilt çizgileri boyunca uygulandığında gerçek deri gibi.
Les lignes de Langer?
Elastik basınç yönünde oluşan cilt çizgileri mi?
- Le nœud!
- langer!
- "Le nœud"!
/ - langer!
Je veux le journal de la bourse près de la table à langer.
- Sadece.. odaya hergün Wall Street Journal getirdiğine emin ol.
Tu pourrais même langer ton propre beau-frère.
Geğire geğire kayınbiraderinin altını değiştirirsin artık.
Hôtel Orpheus, Tiffany Langer. "
Tiffany Langer. "
Je le laisserais sur la table à langer. - J'ai fait quoi?
- Bilmiyorum, masanın üstünde bırakırım?
Je pensais mettre la table à langer dans le salon.
- Üst değiştirme masasını salona koyalım.
On n'a pas de table à langer, pas de berceau,
- Üst değiştirme masamız yok. Ya da bebek karyolamız.
Il faudrait monter la table à langer.
- Beşikleri yan yana koymalısın.
Adam Langer, 22 ans.
Adam Langer, 22.
Pour voir si ça coïncide avec les coupures des os d'Adam Langer.
Adam Langer'ın kemiklerindeki kesiklerle uyuşuyor mu bakmak istiyorum.
Vous connaissiez Adam Langer?
Adam Langer'ı tanıyor muydun?
C'est Adam Langer!
Bu Adam Langer!
Bien, elle est vêtue des vêtements d'Ann Nuyes, et l'homme est Adam Langer.
Evet, giysiler Ann Huyes'ünkilerle uyuşuyor, Ve erkek te Adam Ladger.
Pour le meurtre d'Adam Langer, peut-être, mais Ann Nuyes?
Adam Langer'ı öldürmek için belki, peki ya Ann Nuyes?
Dave Langer, Valley Food Service.
Merhaba, ben Dave Langer. Valley yiyecek şirketinden geliyorum.
Et Dave Langer, mon collègue.
Ve bu da Dave Langer. Benim için çalışıyor.
- Oui, Dave Langer.
Dave Langer, merhaba.
C'est la tombe de William Langer.
Orada gömülü olan kişi William Langren'di.
C'est Langer.
Onun için gelmiş!
- Clyde Langer.
- Clyde Langer.
Je viens de langer un vieillard de 80 ans et je compte manger un muffin. Alors, si c'est possible, je continue de frotter.
Az önce 80 yaşında bir adamın alt bezini değiştirdim ve az sonra kek yiyeceğim, bu yüzden, eğer izin verirsen, ellerimi yıkamak istiyorum.
Alors je reviens une à deux fois par an, je prends du pastrami au seigle chez Langer, je vois les enfants, les petits enfants.
.. Bu yüzden yılda bir iki defa gelir, Langer'sın aşağısından çavdar ekmekli pastırmamı alır çocukları ve.. torunları görürüm.
Vous vous êtes aussi entraînés à langer.
Demek çocuk bezi talimi yapıyorsun.
J'ai acheté mon sac à langer chez Old Navy.
Bebek bezi çantamı Old Navy'den aldım.
Une table à langer.
Alt değiştirme masası.
Je surveillais le bébé pendant que Sandra installe la table à langer.
Bonnie. Sadece Sandra çocuk odasını hazırlarken ben de bebeğe bakıyordum.
Tommy Langer.
Tommy Langer.
Que savez-vous sur Tommy Langer?
Tommy Langer ile ilgili ne biliyorsun?
Amusez-vous avec le sac à langer.
Buyur. Bebek bezi çantasıyla başarılar.
On a remonté le signal jusqu'aux fréquences du FBI, M. Langer.
Sinyalin izini sürünce FBI frekansı olduğu çıktı Bay Langer.
Je suis l'agent spécial Brent Langer.
Burada sorumlu benim. Merhaba.
Vous savez, c'est bizarre. J'aurais juré que Gibbs avait dit être le chef.
Ben Özel Ajan Brent Langer, FBI.
Tu reluques Langer. Et alors, Tony? Il est mignon.
- Resmen kesiyorsun adamı!
Ainsi que ses amis adolescents Maria Jackson et Clyde Langer.
... genç arkadaşları Maria Jackson ve Clyde Langer'la birlikte.
On a des tables à langer et un accès handicapé.
Sınırlı aletlerimizde bebek altı değiştirme ve engelli girişimiz var.
Tu veux entendre que j'ai fait une erreur en le choisissant?
Langer konusunda yanıldığımı söylememi mi istiyorsun?
Mme Langer?
Bayan Langer?
M. Langer!
Bay Langer...
Tu savais langer.
- Kundak bezi bağlamakta çok iyiydin.
Monica s'occupe de langer.
Mon, sen altlarını bezle.
Maintenant, pourquoi tu ne retournerais pas derriere pour nettoyer la table à langer. Bien. Le gosse c'est frotté le cul après comme un chien.
Veletin teki oraları batırmış aynen bir köpeğin yaptığı gibi.
Causée par les lignes de division de Langer.
Klevaj hattı neden olmuş.
On pensait à une table à langer.
- daha kullanışlı bir hediye almamız gerek. - Bez değiştirici mesela.
Tu mates Langer.
- Hoş bir hıyar ama.
Comme tu as choisi l'agent spécial Langer?
Özel Ajan Langer'ı seçtiğin gibi mi?