Translate.vc / Francês → Turco / Lap
Lap tradutor Turco
229 parallel translation
Mais lap orchaine fois, en public.
Bir daha ki sefere bunu herkesin önünde yaparım.
L'Arche de Saint-Louis... la porte de l'Ouest!
Bu St. Louis Takı. "Batıya açılan lapı."
Y a pas si loin de ça, vous saviez juste dire... "Lisbeth fait pot-pot... Lisbeth fait..."
Güzel dans etmek gibi aynı sen sadece "Lizzie gider, lap, lap..." tan başka bir şey diyemediğin için.
Voici une histoire racontée par le peuple Lapon, de génération en génération depuis presque 1000 ans.
Lap halkı arasında bu hikaye nesilden nesile yaklaşık 1000 yıldır anlatılır.
Lp Kwong-kim Musique originale : Wu Wai-lap Avec :
Merhametsizlik merhamettir. "
Tous les portables sont conçus de la même façon!
Ne demek istiyorsun? Bütün lap toplarda aynı tasarım var.
Va voir si le père veut signer une autorisation pour une laparo.
Babası dış lap ameliyatına rıza formu imzalayabilir mi bakın.
- Gant, la meilleure incision?
- Dış lap için en iyi ensizyon nedir?
Une lap!
Lap verin!
Splénectomie à 7h du matin.
Sabah 7'de bir lap splenektomiye giriyorsun.
Il a inventé le Lap Dance.
Kucak dansının mucidi odur hatta.
- Tu as déjà fait une lap volvulus?
- Sen lap volvulus yaptın mı hiç?
C'est une laparoscopie?
Lap volvulus mu bu?
J'opérais déjà quand ces moniteurs étaient en noir et blanc.
O monitörler siyah beyazken lap ameliyatları yapardım ben.
Compresse.
Lap pedi.
J'ai du boulot.
Lap kolilim var.
Offre lui une lap-dance.
Onu striptiz şovuna götürün.
- Le ventricule gauche est déchiré.
- Lap pedi. Sol karıncık parçalanmış.
Mes quatre premières années au bureau, on m'appelait Sha-la-lap.
Dinle, işimin ilk dört yılında, herkes beni şöyle çağırdı...
On a toujours le lap...
Tavşanımız olduğu sürece- -
La pétasse, une lap dance.
Vay Kaltak. LAP dansı ha?
Alors, qui veut avoir la 1ère lap dance?
Kim kucak dansı ister?
Pourquoi t'es-tu enfui en plein milieu de ta lap dance?
Ne oluyor? Kucak dansının tam ortasında niye kaçtın?
Je te dois encore la moitié d'une lap dance.
Hala yarım kalmış bir kucak dansı borcum var.
- Lap-dance.
- Kucak. Dansı.
Ton ami t'offre une lap-dance avec moi.
DostIarın senin için benden bir kucak dansı ısmarIadıIar.
Si tu te téléportes là-bas aussi vite qu'un lap...
Bu yüzden, senden çabucak oraya ışınlanıp gelmeni istiyorum... - Çabucak.
Les shows de Lap Dance sont les pires cauchemars des hommes.
Kucak dansı erkeğin en kötü kabusu olmalı.
T'en as déjà entendu?
Lap steel gitar. Duymuş muydun?
Tous les gens à qui je dis ça me prennent pour un taré.
Hayallerimdeki şey. Lap steel çalan insanlarla takıldım bilirsin, ufak gruplarda falan...
Je vous paierais une "lap dance", si je pouvais mater. Oubliez ça.
Eğer izlememe müsade edersen sana bir kucak dansı yaptırırım.
Vous pensez qu'elle m'accorderait une "lap dance"?
Sence bana kucak dansı yapar mı?
Du moment que c'est du lap-dancing.
Tamam. Kucak dansı olduğu sürece.
J'ai dû leur faire 4 ou 5 lap-dances à chacun.
her biri için dört, beş dans yaptım.
Je t'ai acheté une lap-dance.
Sana kucak dansı aldım.
Je crois qu'il s'agit de la compagnie lapa.
Galiba LAPA değil. LAP...
Lap dance.
Kucak dansı.
Si c'était vrai, comment ça se fait que je n'ai jamais eu droit à une petite lap dance?
Hadi farzedelim ki üniversitelerde birçok striptizci var, neden şimdiye kadar bana hiç "akıllı" kucak dansı yapılmadı?
Je te ferai un lap dance.
Sana kucak dansı yapacağım.
Un lap dance en soutif'et culotte.
Sana sütyenim ve külotumla kucak dansı yapacağım.
- Ça te dit, un lap dance?
- Kucak dansı ister misin?
It s like nuclear fission Life explodes right in your lap
Bu nükleer bomba gibi elinde patlıyor
Bien, il y a une vieille dame assise à côté du gars avec le pc portable
Lap-toplı herifin yanında oturan yaşlıca bir bayan var.
Il doit utiliser ton portable parfois, non?
Zaman zaman senin lap topunu kullanıyordur, değil mi? .
Le premier qui chiait pendant un lap dance avait gagné.
Kucak dansı yapılırken ilk kakasını yapan kazanıyordu.
Je t'aime, mon lap...
Seni seviyorum balka...
J'avale la dernière bouchée et là, je vois cette grosse main noire toute moite qui se pose dessus. En plein sur mon pudding.
Ağzıma bir lokma attım ki, aniden koca, siyah, terli bir el pudingimin üzerine lap diye çöktü.
Vous êtes Raymond Peterfellow, propriétaire du plus grand établissement de lap-dancing de tout So-ho, si il y a bien quelqu'un d'encourageant c'est vous, vampire du porno parfumé.
Sen Raymond Peterfellow, Soho'daki en güzel kucak dansı kurumunun sahibi, eğer birisi iflah olmazsa o da sensin, seni kokulu porno vampiri.
La folie du lap dance tous les mardis!
Her salı kucak dansı.
Ce n'est pas comme si j'avais eu le temps d'avoir une lap dance ou quelque chose comme ça. On n'y est pas restés très longtemps.
Çok uzun kalmadık.
J'ai eu une lap dance.
Kucak dansı yaptırdım.