Translate.vc / Francês → Turco / Lockhart
Lockhart tradutor Turco
954 parallel translation
Allons, M. Lockhart, à la soupe.
Haydi bakalım Bay Lockhart, yemek zamanı.
- Will Lockhart.
- Will Lockhart efendim.
- Je vous en prie, M. Lockhart.
- Bir şey değil Bay Lockhart.
- Bonsoir, M. Lockhart.
- İyi akşamlar Bay Lockhart.
- Bonne nuit, M. Lockhart.
- İyi geceler Bay Lockhart.
- Bonne nuit, M. Lockhart.
- Tekrar iyi geceler.
- Comment vous appelez-vous?
- Adın ne? - Will Lockhart.
- Merci, Lockhart.
- Sağolun Bay Lockhart.
Et vous, M. Lockhart, vous retournez au fort Laramie?
Ya siz Bay Lockhart? Siz de Laramie Kalesi'ne mi döneceksiniz?
J'aime bien travailler pour vous.
Sizin için çalışmaktan memnundum Bay Lockhart.
Je suis un vieux solitaire.
Ben yalnız bir insanım Bay Lockhart.
- M. Lockhart.
- Bay Lockhart.
Pourquoi t'es-tu battu avec Lockhart?
Neden Lockhart'la kavga ettin? Senin sorunun değildi.
Qu'êtes-vous venu faire ici, au juste?
Burada ne işin var Lockhart?
Vous me tracassez et c'est pourtant pas facile.
Beni endişelendiriyorsun Lockhart. Oysa kolay endişelenmem.
Je vais vous faire une confidence.
Seninle dost olmak istiyorum Lockhart.
On trouve toujours de la place.
Yer her zaman vardır Lockhart.
Bonsoir, M. Lockhart.
İyi akşamlar Bay Lockhart.
Padre, je vous présente M. Lockhart.
Peder, bu Bay Lockhart.
Toujours dans les parages?
Hala burada mısın Lockhart?
- M. Lockhart vous avait remplacé.
- Bay Lockhart yerini dolduruyordu.
J'aurais besoin de votre revolver, Lockhart.
Silahını alayım Lockhart.
Ce n'est pas tout.
Hepsi bu değil Lockhart.
- Vous arrive-t-il de rêver?
- Çok rüya görür müsün Lockhart?
- Pourquoi avez-vous fait ça?
- Bunu neden yaptın Lockhart?
- Kate a engagé Lockhart.
- Yarım Ay, Lockhart'ı işe aldı.
Tu vois ça.
Şuna bak Lockhart.
Arrête, Lockhart.
Dur Lockhart.
C'est peut-être toi qui a fait venir Lockhart pour qu'il me tue?
Kimmiş o Lockhart? Beni vurması için onu buraya getirmediğin ne malum?
Menez M. Lockhart dans le salon. Il y sera plus à son aise.
Sen Bay Lockhart'ı salona götür, orada daha rahat eder.
Probablement Lockhart qui a fait semblant de rentrer et l'a attendu.
Lockhart. Yarım Ay'dan dönüp beklemiş olmalı.
On sait que c'est Lockhart.
Onun yaptığını biliyoruz.
- Ne l'affrontez pas seul.
- Sen Lockhart'la baş edemezsin.
- C'est vous, Lockhart?
- Sen misin Lockhart?
Lockhart, il vous réclame.
Lockhart, seni istiyor.
Will Lockhart.
Ben Will Lockhart, Bay Waggoman.
Approchez-vous de moi.
Güzel. Buraya gel Lockhart.
- Au revoir, M. Lockhart.
- Güle güle Bay Lockhart.
Si vous voulez voir le capitaine Lockhart, on vous dira où me trouver.
Yüzbaşı Lockhart'ı soracak olursanız beni nerede bulacağınızı söylerler.
- Bonsoir, Mme Lockhart.
- Merhaba, Bayan Lockhart.
- M. And Mme Lockhart?
- Bay ve Bayan Lockhart?
C'est M. Lockhart.
Ben bay Lockhart.
- Stephen Lockhart.
- Ben Stephen Lockhart.
M. Lockhart, que se passe-t-il?
Merhaba? Mr. Lockhart, Sorun nedir?
Et il y avait June Lockhart, dedans.
June Lockhart vardı bir de.
Ralph Lockhart, notre directeur de production.
- Ve Ralph Lockhart, birim müdürümüz. - Merhaba.
et vous n'y pouvez rien. Le téléphone.
- Telefon, Bay Lockhart.
Vous connaissez Ralph Lockhart?
Ralph Lockhart'ı tanıyor musun?
John veut s'en servir pour l'incendie.
Lockhart, John'un onu büyük yangında kullanacağını söyledi.
- Le livreur, ça allait.
- O ekmekçi, Lockhart, iyiydi.
Cecil Lockhart.
Cecil Lockhart.