Translate.vc / Francês → Turco / Manhattan
Manhattan tradutor Turco
2,720 parallel translation
Ils sont à Manhattan, sur la 47e, entre la 2e et la 3e.
Manhattan'dalar. 47. bölgede 2. ve 3. sokağın arasında.
Fait une vanne sur le prix d'achat de Manhattan?
Tayland'a gidiyorsun.
Maman, tu ne seras à Manhattan avec JD que pour une nuit.
Anne, JD ile birlikte bir gece Manhattan'da olacaksın.
Oui, uh, inspecteur Jane Timoney... brigade homicide de Manhattan Est, badge n ° 0210.
Evet, ıı, Dedektif Jane Timoney... Doğu Manhatten cinayet, rozet numarası 0210.
Ils sont à Manhattan, sur la 47e, entre la 2e et la 3e.
Evet, Seymour Birkhoff.
Une autre plongée dans les bas-fonds de Manhattan?
Manhattan'ın gizli kapaklı yerlerine bir gezi daha mı?
J'ai couché avec son meilleur ami, il nous a vu, il m'a virée de notre appartement à Manhattan... Et a déménagé dans les bois.
En yakın arkadaşıyla yattım, bizi yakaladı fiziksel olarak beni Manhattan'daki dairemizden uzaklaştırdı ve ormana taşındı.
Alors Evelyne, vous aimez Manhattan?
Manhattan sana nasıl davranıyor, Evelyn?
J'ai grandi dans un bidonville à Hell's Kitchen. c'est qu'ils étaient mieux nourris et plus propres.
Çocukluğum Manhattan'ın gecekondu semtlerinde geçti. Farelerle aramızdaki tek fark onların hem daha temiz hem de daha iyi besleniyor oluşuydu.
Reconsidérer son mariage ne veut pas dire qu'elle doit déménager à Manhattan.
Evliligi tekrardan gözden geçirmesi Manhattan'dan tasinmasi anlamina gelmiyor.
Et je lui ai dit que je donnais toujours d'habitude, mais que mon père avait été inculpé dans un scandale de Ponzi et j'avais perdu ma fortune familiale et ma maison à Manhattan, et que donc j'ai du dormir sur un canapé à Brooklyn,
Ben de ona, eskiden hep verdiğimi,... ama babamın Ponzi skandalında suçlandığını,... ve bütün aile servetimizi ve Manhattan'daki konağımızı kaybettiğimi,... bu yüzden Brooklyn'de bir kanepede kaldığımı,... ama tüm bunlara rağmen hâlâ, girişeceğimiz heyecan verici,
Je dois être à Manhattan pour babysitter dans cinq heures.
Beş saat sonra bebek bakıcılığı için şehirde olmam gerekiyor.
Manhattan Memorial.
Manhattan Memorial.
Depuis qu'il a été trouvé en possession de quatre kilos d'héroïne et assez de cocaïne pour défoncer tout Manhattan, je pense qu'un plaider coupable règlerait les choses gentiment.
Dört kilo eroin ve Manhattan'ı havaya kaldırmaya yetecek kadar kokainle bulunduğundan beri. Sanırım güzel bir şekilde suçlu bir dava ayarlanacaktır.
En plus il te donne une demi-douzaine de dealers qui lui en achète allant de l'upper Manhattan...
Ayrıca size Manhattan'ın yukarısında ondan mal alan düzinelerce satıcıyı veriyor.
Les stups de Manhattan nord ont dit qu'un gars, Otto Jackson, gère tout ce qui se passe par ici.
Kuzey Manhattan Narkotik'i burada her şeyi idare eden Otto Jackson isimli birinden söz ediyor.
On doit vous faire hospitaliser au Manhattan Memorial de suite pour vous mettre sous anticoagulants.
Kan sulandırıcıya başlaman için seni Manhattan Memorial'a göndermeliyiz.
C'est un cardiologue de Manhattan Memorial, la porte juste à côté.
Manhattan Memorial'da kalp cerrahıdır kendisi.
J'ai le meilleur oncologiste du Manhattan Memorial à venir te voir.
Manhattan Memorial'ın en iyi onkoloji uzmanını aradım seni görmeye geliyor.
Mais on doit se rendre à Manhattan.
Ama öncelikle nehrin karşı tarafındaki Manhattan'a ulaşmamız gerek.
Ne voudriez-vous pas revenir en 1980 pour ouvrir le premier restaurant à sushi?
1980'lere dönüp Manhattan'da ilk suşi restoranını açmak istemez miydiniz?
Mais les personnes disparues ont découvert un petit retrait sur la carte bancaire de Malcom Ward à un distributeur, ici à Manhattan.
Ama kayıp bürosu Malcolm Ward'ın banka kartının Manhattan'daki bir ATM'de kullanıldığını fark etmiş.
Et j'ai travaillé sur votre interview pour This Season NYC's "Le top 10 des chirurgiens à Manhattan."
Ve NYC'nin bu seneki "Manhattan'daki En İyi 10 Cerrah" listesindeki röportajın üzerinde çalıştım.
On peut voir Manhattan.
Şuraya bak. Manhattan'ı görebiliyorsun.
J'ai payé un appartement à Manhattan à ta fille!
Senin için asla yeterli olmadım, dimi Maria? Senin kızına iki yatak odalı manhattan ev tutmama rağmen.
Apparemment, Sam a un ami à Manhattan.
Anlaşılan Sam'in Manhattan'da bir arkadaşı varmış.
Vois s'il avait un rendez-vous ici et quand il a quitté Atlantic City.
Manhattan'da bir randevusu var mıymış, ve Atlantic City'den kaçta çıkmış, öğrenin.
Notre fils, Jimmy, a prévu de passer Noël à Manhattan.
Oğlumuz Jimmy, noeli Manhattan'da geçireceğini söylüyor.
Grâce au travail de nos agents à Miami et New York, on a réussi à rattacher des millions de dollars de meubles, d'oeuvres et d'électronique à des cambriolages à Los Angeles, et à Eric Shaw via des prêteurs sur gage en Floride
Miami ve New York'taki saha elemanlarımızın aracılığıyla milyonlarca dolarlık ev eşyası, sanat eseri ve elektronik aletin izini sürerek buradaki, Los Angeles'taki hırsızların izine ulaştık. Ve Eric Shaw'ın Florida'daki operasyonlarını yürüttüğü ikinci el dükkanlarına ve iş yaptığı Manhattan'daki müzayede evlerine ulaştık.
Emmenez Birkhoff entre la 28e et la 3e à Manhattan, seul.
Birkhoff'u 28. ve 3. sokaklar arasındaki yaya geçidine getir. Tek başına.
Oui, je suis de Manhattan.
Evet, ben Manhattan'lıyım.
Central, Inspecteurs du Manhattan South demane code 10-85, pas d'urgence, une unité additionnelle re : backup.
Merkez. Güney Manhattan'dan dedektifler 10-85 çağrısı yapıyor. Acil durum yok.
- Spooner a livré un magasin de meuble dans lower Manhattan il y a 2 jours.
- Spooner iki gün önce aşağı Manhattan'da bir dükkana bir kargo getirmiş.
Zeke Barnes. Je suis médecin.
Manhattan'da bir klinikte çalışıyorum.
J'exerce dans une clinique à Manhattan. J'ai soigné le père de Kelly.
Kelly'nin babasını tedavi ediyorum kendisi çok hasta.
Le géant de Wall Street Arthur Shaw, le numéro 138 du Forbes 400 de l'an dernier, a été arrêté aujourd'hui à Manhattan alors qu'il tentait de fuir la ville.
Wall Street'in önemli kişilerinden olan ve geçen yılki Forbes'un en zengin 400 kişi listesinin 138. sırasındaki Arthur Shaw bugün Manhattan'da şehirden kaçmaya çalışırken yakalandı.
Il a commis des actes sexuels illicites qu'on ne peut pas tolérer chez Chase Manhattan.
Chase Manhattan Bankası olarak onaylamayacağımız suç teşkil edecek bazı cinsel davranışlar sergiledi.
Papa disait qu'avant, New York avait un 6e district, à deux pas de Manhattan.
Babam, New York'ta bir zamanlar altıncı bir ilçe olduğunu söylerdi. Manhattan'ın yanı başında.
On a enfoncé d'énormes crochets dans le sol et tous les New-Yorkais ont tiré le parc, comme un tapis, du 6e district jusqu'à Manhattan.
Zemine devasa kancalar tutturuldu ve tüm New York halkı parkı bir halı gibi çekip Altıncı İlçe'den Manhattan'a taşıdı.
C'est bien, Manhattan?
Manhattan nasıl bir yer?
Jason Bourne est à Manhattan.
Jason Bourne Manhattan'da.
Jerry a promis d'organiser une audition à Manhattan et envisage de vous offrir un contrat.
Jerry'den size Manhattan'da bir seçme ayarlaması ve sizinle bir anlaşma imzalaması yönünde söz aldım.
On ne peut pas conduire de Manhattan en Floride en 5 heures, chef.
Arabayla Manhattan'dan Florida'ya beş saatte gidemeyiz, şef.
Mais il y a aussi un cortège funèbre qui descend Manhattan
Bir de şu. Şehir içinde yavaş bir cenaze işlerimiz var ve batıya saptırıyor.
Moi j'allais pisser sous le pont de Manhattan.
Ben Manhattan Köprüsü'nün altına işerdim.
Si quelqu'un pouvait l'anticiper, c'est toi.
Evet ve sen de Manhattan'da bunun olacağını bilen tek kişiydin.
La meilleure façon d'avoir une idée de l'échelle, est d'imaginer que c'est Manhattan.
İnsanın ölçü almasını sağlayacak tek şey örnek olarak Manhattan'ı hayal etmesi.
C'est comme si toute la pointe sud de Manhattan s'était détachée, sauf que l'épaisseur, la hauteur du phénomène est deux ou trois fois plus haute que les bâtiments de Manhattan.
Manhattan'ın alt ucunun tamamen kopması gibi bir şey. Fakat kalınlığı ve yüksekliği binaların yüksekliğinden 2,5 ila 3 kat daha yükseğine denk geliyor.
Manhattan.
Manhattan.
Il est à Manhattan.
Nikita, dikkatli ol.
Je ne voudrais pas habiter à Manhattan.
Ben Manhattan'da yaşamayı hiç istemedim.