Translate.vc / Francês → Turco / Margaritas
Margaritas tradutor Turco
322 parallel translation
Deux margaritas?
İki margarita?
On aura du guacamole... et des margaritas... - et des beignets au chili...
Guacamole yeyip margarita içeceğiz kırmızı biberli fasulye...
On va prendre des Margaritas!
Chata Ortega'da margaritaya ne dersiniz?
Je fais de merveilleuses margaritas.
Çok alışılmadık gelecektir size. - Haydi git yap!
Rien ne vaut les margaritas et quelques señoritas pour empêcher de penser meurtre.
Cinayeti unutmak için birkaç margarita ve senyorita gibisi yok.
Mais quand papa est mort, tu t'es soûlée á mort en buvant des margaritas.
Ama babam öldüğünde durmadan margarita içerek kendini ölümün eşiğine getirdin.
Pour siroter des margaritas sur la plage, mamacita!
Deniz kıyısında margarita içeceğiz, güzelim.
Je n'aurais pas dû boire plus de trois Margaritas.
Son bardağı içmemeliydim. Benim sınırım üç.
Je veux un massage, et me plonger dans une baignoire d'eau minérale, avec des margaritas administrées en intraveineuse.
Masaj yaptırmak istiyorum, sıcak bir küvette uzun bir duş... ve margaritalar da damardan verilsin.
Boire des margaritas toute la journée.
Bütün gün margarita içeriz.
J'vais passer au Sud! Prendre le pognon. Je vais siffler des Margaritas au Mexique.
Parayı alıp güneye gideceğim gidip Meksika'da kendime Margarita alacağım.
Le chèque encaissé, la frontière passée, on boira des margaritas, au coucher du soleil.
Sınırı geçince, çeki bozduracağız... Gün batımına kadar, Margarita'larımızı yudumluyor olacağız.
"Ces margaritas pourraient être plus forts?"
Bu margarita daha sert olamaz mı?
Boire des margaritas, baiser des señoritas.
Margarita içip kızların tadına bak.
Combien de fois on s'est envoyé des margaritas, tous les deux?
Sen ve ben geç saatlere kadar kaç kere margarita içmeye çıktık?
Margaritas chez moi après le boulot.
- İşten sonra bende margarita var. - Peki.
- Margaritas dans une heure.
- Margaritalar bir saat sonra.
"Ma femme et moi prendrons nos margaritas sur le yacht."
Karım ve ben margaritalarımızı yatta içeceğiz.
Alors ça tient toujours, notre soirée coquine et les margaritas?
Öyleyse bu gece kombinezon şovu ve margarita hala geçerli mi?
[UNCUT] A cause des margaritas trois, quatre et cinq.
Üçüncü, dördüncü ve dokuzuncu martinilerden dolayı galiba.
Je vais refaire des margaritas.
Biraz daha margarita yapacağım.
Je fais des margaritas.
Sadece margarita yapıyorum.
Là-bas, les Margaritas sont drôlement alcoolisées.
Biliyorum. Orasının margaritaları çok kuvvetli oluyor.
On boit des margaritas.
Margarita içiyoruz.
- Des margaritas seraient sympa.
- Biraz margarita iyi olur.
- Margaritas.
- Margaritalar.
- Quatre Margaritas avec du sel.
- Dört margarita ve tuz.
Je m'occupe des margaritas
Margaritaları ben yapacağım.
Les margaritas étaient fameux.
Margarita güzeldi.
- On prendra des margaritas?
- Margarita çıkmasına ne dersin?
J'ai bu quelques margaritas et je vais dire ce que je pense.
Birkaç margarita içtim, ama vazgeçmeyeceğim.
J'en connais une couverte de Sébacéennes nues, les margaritas sont excellentes.
Çıplak Sebacea'lı kızların ve margarita partilerinin yapıldığı bir yer biliyorum.
J'ai des margaritas bien fraîches!
ve margarita içelim.
- On se fait des margaritas frappées?
- Buzlu margarita ister misin?
Je pourrais porter un smoking, et vendre des margaritas aux touristes.
Eğlence son haddinde Hem kumarhane de var.
Smoking et margaritas?
- Smokin ve margarita.
Smoking et margaritas, comme tu l'as dit.
Smokin ve margarita bizi bekliyor.
Tout ce que je veux? Boire des margaritas...
- Mutfağa bakar, yerleri süpürür.
Quand j'aurai fini, en avant, les margaritas.
Bu iş bittikten sonra sizlere birer margarita yapacağım.
que de laisser les vivants à terre. Nous ne cherchons pas à déambuler en sirotant des margaritas... et en chantant "Que Sera Sera".
Sokaklarda margarita içip "Que Será, Será" söylemek için izin istemiyoruz.
Une ou deux margaritas, quelques gorgées de bière au foyer.
Çok misafiri olur mu? Belki kız arkadaşı? - Sadece çocukları görüyorum.
Selon vous, vous avez bu des margaritas au bar.
Hayır. - Düşündüğünüz şey...
Je fais des margaritas.
Margarita hazırlıyorum.
- D'abord, boire quelques margaritas.
- Kısa vadede, birkaç margarita içeceğim.
C'est vrai, on a surtout des margaritas.
Benim geldiğim yerde daha çok margarita var.
Vous voulez bien nous préparer une autre tournée de margaritas glacées?
Bize de birer tane buzlu margarita hazırlayabilir misin canım?
Hé bien, ma mère rentre de "Fiesta de las Margaritas"... alors je pense que c'est assez sérieux.
Annem Fiesta de las Margaritas'dan eve dönüyor yani işler epey ciddi sanırım.
M. Evans boit son premier Margarita.
Bay Evans ilk margaritasını içer.
Puis, il boit un 2e Margarita.
Sonra ikinci margaritasını.
- Margaritas glacées?
- Donmuş margarita?
Viens, Larry, c'est la folie aux margaritas à la Crisco Disco.
Konuşmalıyız.