Translate.vc / Francês → Turco / Melvin
Melvin tradutor Turco
569 parallel translation
Merci, Melvin.
Teşekkürler, Melvin.
- Vous souvenez-vous d'Al Melvin? - Le caporal de la patrouille?
Al Melvin'i hatırlıyor musun, devriyedeki onbaşı?
Il y a une heure, votre ami Alan Melvin, de Wainwright, en Alaska, a reconnu les mêmes photos.
Tam olarak bir saat önce, Wainright Alaska'daki arkadaşınız Alan Melvin de aynı iki fotoğrafı seçti.
- Tais-toi, Melvin.
- Sessiz ol Melvin. Haydi at bayan.
Tais-toi, Melvin.
Sessiz ol Melvin.
D'accord, Melvin?
Tamam mı, Melvin?
Beddoe peut battre Wilson?
Melvin, Beddoe Jack Wilson'ı yenebilir mi?
Comme je disais l'autre jour au bâtonnier :
Geçen gün Melvin Belly'e dediğim gibi :
Dans le club sportif de Tromaville, un jeune homme nommé Melvin Furds travaille.
Hikayemiz Melvin Furd adında bir gencin çalıştığı Tromaville Sağlık Kulübü'nde geçiyor.
Toute la vie de Melvin, et même, sa nature profonde furent changées par les déchets toxiques.
Melvin'in tüm hayatı, hatta tüm varlığı zehirli kimyasal atık ile değişti.
Melvin, nettoie les chiottes, elles puent.
Tuvaleti temizle Melvin, burası leş gibi kokuyor!
Salut, Melvin.
- Merhaba Melvin. - Eyvah!
Melvin a tout gobé :
Melvin yemi yuttu.
Salut, Melvin.
- Merhaba Melvin.
En fait, Melvin, je te trouve très beau, sensible et gentil.
Aslında bence sen çok yakışıklısın Melvin, üstelik kibar ve duygusalsın.
Melvin... Je te trouve irrésistible.
Seni dayanılmaz buluyorum Melvin!
Je veux le faire avec toi.
Melvin, seninle yapmak istiyorum.
Il y a autre chose, Melvin.
Bir şey daha var Melvin.
- C'est un truc de gonzesse.
- Ama bu çok kadınsı. - Hayır Melvin.
- Non, Melvin. - Le rose me rend folle.
Pembe beni azdırıyor.
- Je suis là, Melvin.
- Buradayım Melvin.
Tu es où? Juste ici, Melvin...
Buradayım Melvin.
Mes lèvres t'attendent.
Dudaklarım seni bekliyor Melvin.
Melvin, chéri, tu vas bien?
Melvin, iyi misin canım?
Mon petit Melvin...
Küçük Melvin'im!
Je suis Melvin, le balayeur...
Ben paspasçı Melvin'im.
Melvin.
Melvin.
- Attention à la marche, Melvin.
- Basamağa takılma Melvin.
Je ne vous ferai pas mal.
Seni incitmeyeceğim Melvin.
Je vais m'en occuper, de ton copain! Melvin!
O zaman o pısırık arkadaşın icabına bakmak gerek değil mi?
Melvin!
- Melvin! Melvin!
Melvin, tu es un si bel... individu.
Çok güzelsin Melvin.
C'est Melvin, voilà qui c'est!
Kim olduğumu biliyor musun? Ben Melvin!
Je ne peux pas te quitter.
Melvin, seni bırakmam.
Je t'aime, Melvin.
Seni seviyorum Melvin.
Je suis sa mère. C'est un bon garçon.
Ben Melvin'in annesiyim.
Melvin, le monstrueux héros, chassa le Mal de Tromaville. Ses habitants purent vivre dans la paix et le bonheur.
Canavar kahraman Melvin Tromaville'i kötülükten temizledi, böylece iyi vatandaşlar huzur ve mutluluk içinde yaşayabilirdi.
- Donnez-lui 500 dollars.
- Melvin.
- A vos ordres.
- Melvin, ona 500 dolar ver.
Bonjour, Melvin.
Günaydın, Melvin.
Les tatouages Melvin?
Evet. Melvin'in Dövmeci Dükkanı mı?
Melvin, pourquoi tu nous donnes pas un coup de main?
Melvin, neden yardım etmiyorsun?
Melvin, dégage de là.
Melvin, çekil oradan!
Le faire, Melvin!
- Yapmak işte Melvin, yapmak!
Minute.
Aklıma harika bir fikir geldi Melvin.
Maintenant, il est en feu!
Melvin yanıyor! Melvin yanıyor!
Alors, les gars?
Evet, Melvin.
Melvin, c'est toi?
Melvin, sen mi geldin?
Je le ferai moi-même!
- Melvin!
- Melvin.
- İsmin nedir?
Ca roule?
Hey, Melvin.