Translate.vc / Francês → Turco / Mendez
Mendez tradutor Turco
357 parallel translation
Mendez, terminé.
Mendez tamam.
- Ici Mendez.
- Mendez burada.
Enterprise, ici le commodore Mendez et le capitaine Kirk.
Enterprise, Komutan Mendez ve Kaptan Kirk.
vous-même, le commodore Mendez et le capitaine Christopher Pike.
Siz varsınız, Kumandan Mendez ve Kaptan Christopher Pike var.
- C'est pour le commodore Mendez.
- Bu Kumandan Mendez için.
Commodore Mendez, c'est urgent.
Kumandan Mendez, acil.
"Signé Mendez J.I., commodore, base stellaire 11."
"İmza Mendez J.I., Kumadan, Yıldız-Üssü 11."
Mendez aimerait vous voir.
Bay Mendez seni görmek istiyor.
Relais Delgado.
Delgado İstasyonu. - Mendez!
Mendez va gueuler.
Mendez derimi yüzecek.
Mendez, pouvez-vous m'aider?
Mendez, sen yapabilir misin?
Il faut viser d'abord les hommes, ensuite les chevaux.
Bir şeyleri vur Mendez. Önce adamları, sonra atları.
Vous n'avez rien à craindre.
Korkmayın Bay Mendez.
Mendez, vous n'y allez pas?
Mendez, onu kurtaracak mısın?
M. Mendez, je vous répète que nous n'avons rien à nous dire.
Bay Mendez, size daha önce de söyledim birbirimize söyleyecek bir şeyimiz yok.
Prévenez Mendez.
Mendez'i uyar.
Mendez est demandé à la salle de contrôle.
Mendez kontrol odasına. Mendez kontrol odasına.
Mendez est demandé à la salle de contrôle.
Mendez kontrol odasına.
Mendez, nous devons agir rapidement.
Hemen harekete geçmeliyiz.
Vite, Mendez, vite.
Çabuk, Mendez. Çabuk!
Bonjour, M. Mendez...
- İyi akşamlar, Bay Mendez. - Nasılsınız?
Général, M. Mendez est là.
General, Bay Mendez geldi.
M. Mendez, comment allez-vous?
Bay Mendez, nasılsınız?
L'otage de Richards, Amber Mendez, est indemne.
Richards'ın rehinesi Amber Mendez'se yara almadan kurtarıldı.
Accueillons ensemble notre concurrent mystère, Mlle Amber Mendez!
Lütfen gizemli yarışmacımızı karşılamama yardımcı olun Bayan Amber Mendez'i!
Nous avons un magazine à publier.
- Afedersiniz, Bayan Mendez. - Çıkarmamız gereken bir dergi var.
C'est de Tiburon Mendez.
Bu Tiburon Mendez'den.
Je cherche la résidence Mendez.
Mendez malikânesini arıyorum.
- Mme Mendez.
- Mendez. Evet.
Señor Mendez?
- Bay Mendez? - Ne var?
Ces gens n'ont aucun respect pour le nom de Tiburon Mendez.
O insanlar Tiburon Mendez adına saygı duymuyor.
Tiburon Mendez est à Durango.
Tiburon Mendez, Durango'da.
Mauro dit que tu cherches la femme de Tiburon Mendez.
Mauro, Tiburon Mendez'in karısını aradığını söyledi.
Elle s'est fait prendre... dans une affaire impliquant Tiburon Mendez. Elle a été tuée.
Tiburon Mendez'in bulaştırdığı bir işte yakalandı ve öldürüldü.
On ne peut pas tuer Mendez et sortir d'ici vivant.
Mendez gibi bir adamı öldürüp buradan canlı kurtulamazsın.
Tiburon Mendez a été dur avec beaucoup de gens.
Tiburon Mendez çok insanın canını yaktı.
Vous pouvez assurer au señor Mendez qu'il sera dans nos prières.
Bay Mendez'e kendisine duacı olduğumuzu söyleyin.
Mendez doit avoir très peur.
Mendez çok korkmuş olmalı.
Vous avez Hickman sur la droite, Mendez sur la gauche.
Sağdaki Hickman, soldaki Mendez.
Vous avez dit qu'avant de déserter la base 112 la semaine dernière, Brevelle avait été malade plusieurs jours. Et Mendez?
Daha önce, geçen hafta Brevelle'in Yıldızüssü 112'de... birkaç gündür hasta olduğunu söylemiştiniz.
Mendez a été vue sur l'Aries une heure avant sa disparition.
Mendez kaybolmadan bir saat önce Aries'te görülmüş.
C'est la navette que Mendez a volée sur l'Aries.
Bu Mendez'in Aries'ten çaldığı mekik.
Mendez et Brevelle sont en vie.
Mendez ve Brevelle yaşıyor.
C'est ce que disaient les rapports sur Mendez et Hickman avant leur disparition.
Kaybolmadan önce Mendez ve Hickman için de... aynı şeyler söylenmişti.
Mendez était normale une heure avant de disparaître.
Mendez kaybolmasından bir saat öncesine kadar normaldi.
Mendez et Brevelle, le deux.
Mendez ve Brevelle, ikinci.
Brevelle est derrière la caméra, Susanna et moi allons..... dans cette direction.
Brevelle kameranın arkasında. Susanna ve ben... o tarafa gidiyoruz. Mendez de öteki tarafa.
Mendez s'approche. Arrêt sur image.
Görüntüyü dondur.
- Ici Mendez.
- Mendez konuşuyor.
Je travaille chez Mendez.
Henry Mendez için çalışıyorum.
- J'ai vu Mendez.
- Mendez'le konuştum.