English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Metallica

Metallica tradutor Turco

196 parallel translation
Je vais garer la Porsche dans le garage et prendrai la Mercedes.
yüce metallica!
Ce n'est pas un concert de Metallica.
Metallica konseri değil bu.
Metallica.
Metallica!
- Ah bon? - Oui.
Evet, Metallica için turne personelliği yaptım...
Une fois, j'ai été appelé à un concert de Metallica.
Bir seferinde Metallica konserindeki biri cep telefonundan aramıştı.
Ce n'est pas la queue pour Metallica?
Metallica kuyruğu değil mi bu?
- C'est Metallica?
- Bu Metallica mı?
Guitariste de Metallica.
- Metallica'nın baş gitaristi.
- ils font la 1re partie de Metallica. - Qui est-ce?
Bu grup Metallica'dan önce çıkıyor.
Metallica ou nous?
Metallica'dan mı, bizden mi?
- Urgence personnelle, je te présente Kevin, il a été écrasé contre la scène, pendant le concert de Metallica.
Özel bir işi çıktı. Bu Kevin. Metallica konserinde sahneye sıkıştırılmış.
Tu es un peu jeune pour aller voir Metallica?
Metallica dinlemek için biraz küçük değil misin?
Toi, c'est Metallica.
16 Yaşında mı? - Özür dilerim.
Metallica est bien plus fort que The Offspring.
Hem kızıma bana yalan söylemesini nasıl istersin?
C'est moi qui suis immature et irresponsable.
- Metallica, Offsprinden daha elle tutulur bir grup. - Yine Black Sabbath kavgalarına başladık.
Dis-lui que j'ai des ennuis avec mes affaires. Oui, j'ai accroché mon tee-shirt des Tools avec mon Metallica et ils ne s'entendent pas.
Dolaptan bir şeyler almaya gittiğimi Tool tişötümü Metallica tişörtümün yanına astığımı ve ikisinin pek iyi anlaşamadığını söyle.
Tes CD de Metallica, tu sais où ils sont!
Bahse girerim ki söz konusu Metallica albümün olsaydı nerede olduğunu bilirdin.
Rien ne dit dans les contrats que tu dois avoir une famille pour te l'offrir.
Çok hoş ve güvenlidir. - İyi bir aile arabası. - Metallica saplantısı olan biri için de harika.
Je vais voyager léger. Tu peux avoir mes CD de Metallica.
Seyahat ederken yanıma pek fazla şey almam, Metallica CD'lerim sende kalabilir.
Ça va être quoi? Une loge à La Bohème ou Metallica?
Bu olacak nedir bu gece, kutusu koltuk La Bohème veya kulis Metallica?
Rock on, mec. Eh, où tu vas?
Yeni bir Metallica kaseti aldım.
On va prendre du Metallica, du Stevie Wonder...
Biraz Metallica indirelim, biraz Stevie Wonder.
Voici la maison de Lars Ulrich, le batteur de Metallica.
Burası Metallica'nın davulcusu Lars Ulrich'in evi.
Ouais. Metallica est avec vous, à 200 p.cent.
Evet, Metallica % 1000 sizlerin arkasındadır.
Le groupe de hard rock Metallica a vendu plus de 90 millions d'albums depuis 1981.
Heavy metal grubu Metallica 1 981'den beri 90 milyondan fazla albüm sattı.
En 2003, des journalistes découvrent le premier album du groupe depuis cinq ans.
2003 baharında gazeteciler Metallica'nın yeni albümünün tanıtımına çağrıldı.
Le procès qu'ils ont intenté au serveur Internet Napster a provoqué de vives réactions.
Metallica'nın internet servisi Napster'a açtığı dava hayranlardan tepki gördü.
Au sein de la presse rock, beaucoup doutait de l'avenir de Metallica.
Rock muhabirlerinin çoğu Metallica'nın geleceğini sorguluyordu.
Avez-vous déjà pensé tout arrêter ou avez-vous cru que Metallica s'écroulait?
Metallica'yı bırakmayı ya da grubun dağılacağını hiç düşündünüz mü?
Bassiste de Metallica depuis 14 ans,
haberler 1 4 yıldan sonra, basçı Jason Newsted Metallica'dan, ayrıldı.
En 2001, un thérapeute est chargé de traiter les tensions au sein du groupe.
2001 başında, artan gerilimler yüzünden Metallica bir terapist tutar.
J'ai été contacté par Q Prime Management.
Metallica'yı Q Prime Menajerlik tanıştırdı.
Ils m'ont parlé de Metallica et m'ont dit qu'avec le départ de Jason, le groupe se demandait ce qui se passait et où ils s'étaient perdus.
Jason'ın gruptan ayrıldığını ilan etmesi üzerine, Q Prime'ın grubun karşılaşabileceğini tahmin ettiği bazı sorunlarla yüzleşmesini sağlamak amacıyla
Q Prime voulait qu'ils fassent face à certains des problèmes qui les attendaient.
Metallica'nın kendini sorgulaması gerektiği düşüncesiyle beni aradılar.
Metallica loue des baraquements dans une ancienne base militaire.
Metallica, eski askeri üs Presidio'da boş barakalar kiralar.
C'est ici que Metallica
Metallica burada
Sauf que là, c'est Metallica.
Sadece, grup Metallica'ydı.
Et j'ai fini par me rendre compte que mes centres d'intérêt, l'art, la musique et Metallica, sont liés et forment un tout.
Zamanla fark ettim ki resim, müzik ve Metallica'ya olan ilgim birbirinden ayrı değil.
1990 Enregistrement du Black Album
1 990 Metallica "Black Album" kayıtları
J'ai choisi la musique. A quitté Metallica après 14 ans Donc, c'est ce qui prend tout mon temps.
Müzikte karar kılalı beri, 1 4 yıldan sonra Metallica'dan ayrıldı zamanımı dolduran tek şey o.
Je ne vois pas comment.
Metallica devini etkilemesi mümkün değildi.
Comme sa créativité ne s'exprimait pas dans Metallica...
Metallica'da yaratıcılığını yeterince dışarı çıkaramadığından,
De mon côté, je refusais qu'il aime ça plus que Metallica.
Bana gelince, Metallica'dan daha fazla ondan zevk alsın istemiyordum.
Je ne voulais voir personne quitter Metallica.
Kimsenin Metallica'dan ayrılmasını istemiyordum.
J'ai été machiniste pour Metallica.
Oh.
Metallica règne!
Yaşasın Metallica!
J'en ai marre de parler de ça!
Sen de Metallica dinliyorsun!
- Parfaite pour ces givrés de Metallica.
Ama düşünmezler ki bu iş yolculuklarında asla bir yerleri ziyaret edemezsin.
Je ne lis jamais les petites lignes.
Metallica saplantısı.
J'ai le nouveau Metallica.
- Haydi.
Mon projet n'aurait pas affecté le monstre qu'est Metallica.
Yaptığım bu şeyin

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]