English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Mmmm

Mmmm tradutor Turco

262 parallel translation
Ok, ok, oui... non, attendez.
Öyle mi? Evet. Hımmmm.
- En voilà un pour toi aussi.
Sanada bir tane öpücük. Mmmm!
Mmmm! Par la.
Bayan, beyefendi...
Mmmm! Passons a la suite des operations!
Şimdi de operasyonun diğer aşamasına geçiyoruz!
Mmmm.... Je ne sais pas.
Hayır... pek yok.
Rien ne vous a fait rejeter le sexe.
Mmmm.Hiçbir zaman seksi reddetmemelisiniz.
Les huîtres sont bonnes, non?
Mmmm, istiridyeler güzelmiş, değil mi?
Regardez-la. Tigui-digui-digui-di Il est la : mmmm!
Şuna bir bakın...
Millie Lammoreaux.
- Biliyorsun, Millie Lammoreaux işte. - Mmmm.
Vous venez d'une famille nombreuse?
Sen Mmmm sen büyük bir aileden geliyorsun değil mi?
Des pommes de terre.
- Patates. - Mmmm.
Elle fait les meilleurs gâteaux aux amandes qui soient.
- Çok güzel bademli kek yapıyor. - Mmmm.
- Mmh.
- Mmmm.
Bien joué sir. A vous.
Mmmm...
C'est parce que... les voisins d'en dessous ont le sommeil très léger.
Çünkü, ımmmm... aşağıda oturanların uykusu çok hafif.
Précisément.
- "Mmmm," evet!
Noir.
Mmmm... kara.
Mmmm qui? Il était dans "South Pacific" avec Mary Martin.
Mary Martin'le "Güney Pasifik" te oynamıştı.
Mmmm...!
Mmmm...!
Mmmm!
Mmmm!
Mauvais choix de mots.
Yanlış kelime. bu? ımmmm
Mme Cartman a fait du chili.
Dostum, bak Cartman'ın annesi kırmızı biber yaptı. - Mmmm.
T'as entendu parler des Seattle Seven?
Hiç, Seattle Yedilisini duydun mu? Mmmm.
Pas d'allergies? Camisole!
- Mmmm, benim favorim kırmızı biber.
Très spectacular.
Mmmm göz kamaştırıcılar.
Vous savez quoi, docteur?
Ne olduğunu biliyorsun, Doktor? Mmmm...
basilic.
- Basil. - Mmmm.
- Avec le grand splash?
— Mmmm Da Nang.
Mmmm!
Hadi ama.
Pour ceux qui ne se moquent pas de moi.
Fakat sadece benimle dalga geçmeyen arkadaşlarım için! Mmmm, pizza!
Mmmm, c'est vraiment confortable.
Mmmm, gerçekten rahatmış.
Mmmm ça sent bon.
Mmmm güzel kokuyor.
Tu fais un bruit un bruit quand tu embrasses.
O sesi çıkartma. Şu, mmmm, öpüşme sesini. Sinirimi bozuyor.
Mmm... vous sentez ce parfum.
Mmmm. Kokuyu duyuyor musunuz?
Qu'est-ce qui irait avec?
Mor kravat ile ne gider? - Mmmm.
Miam-miam, bon à manger!
Mmmm. Mamalar yamalar.
Euh... c'est une des quelques licences écrites du point de vue d'une communauté plutôt qu'avec l'objectif de euh... protéger une entreprise et euh... comme c'est le cas avec le MIT et la licence BSD écrite dans le but de faire des programmes pour le gouvernement.
Ah, bazı küçük yazılım lisansları birliğin görüşünden çok birliğin görüşünden çok mmm, bir firma desteğiyle ya da mmmm, MIT'in durumuyla ve BSD lisansıyla yöneticiler tarafından verilen bağışlarla yapabiliyorlar bunu.
et apporter des compétences qu'un ingénieur maison pourrait apporter.
ve ah, mmmm emek veren mmm yetenekli içerden bir mühendis sağlanabilirdi.
Le projet GNU a débuté par la fabrication d'une série d'outils des outils de développement de base comme un compilateur C, un débogueur, un éditeur de texte, d'autres outils nécessaires.
The GNU projesi bir toolkit yapılarak başladı ah, temel geliştirme toolları C compiler gibi, debugger gibi, text-editor gibi, ve mmmm, diğer gerekli aparatlar
Je me suis beaucoup inspiré de SunOS qui était euh... Je l'utilisais à l'Université à ce moment-là.
İlham kaynağı ilk zamanlarda SunOs tan gelmişti üniversite zamanlarımda kullanıyordum oradan ilham aldım mmmm
Il y a beaucoup de ces programmes qui ont été fait par la Free Software Foundation, et par d'autre gens comme pour Linux.
Bu tip bir sürü program var mmmm Free Software tarafından yapılmış, ve başka insanlar tarafından, Linux gibi.
De toute façon, nous voyons, au fur et à mesure que le temps passait que notre logiciel était en compétition avec d'autres, en particulier ceux de Microsoft.
Yine de problemi, zaman geçtikçe görüyorduk bizim yazılımımız mmmm... diğerlerinin özellikle Microsoftun yazılımlarıyla yarışıyor olmuştu.
Et une des personnes qui en avait entendu parler était Tim O'Reilly de O'Reilly and Associates et il a pensé que c'était assez intéressant alors il m'a demandé de le distribuer à sa première conférence sur PERL,
O'Reilly and Associates firmasından bildiriyi gördü ve mmmm, oldukça ilgi çekici buldu.
En conduisant les bêtes vers la rivière.
Ah mmmm.
Mmmm...
... bayan Lovelace yeteri kadar baloncuk olduğunu düşünüyor.
Je commence à me méfier.
- Mmmm, ben o kadar emin değilim.
Goûtez.
Mmmm!
Je sens que je vais me régaler.
- Mmmm, benim favorim kırmızı biber.
- Mmmm.
- Hmph.
Je suis un scatophile-dépressif sous Prozac.
- Mmmm.
Traître.
Mmmm! Hain.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]