Translate.vc / Francês → Turco / Mouse
Mouse tradutor Turco
392 parallel translation
Oh, je me sens Si Mickey Mouse
Beni hissettiriyorsun Mickey Mouse gibi
Mickey Mouse et Donald Duck. Notez ces noms.
Miki Mouse ve Donald Amca.
Mickey!
Mickey Mouse! Mickey Mouse!
Lequel, Mouse?
Pekala, Mouse, hangisi?
les jumelles, Muffy et Mouse...
İkizler, Muffy ve Mouse.
Je suis Mouse.
Ben Mouse.
C'est Mickey Mouse.
Bu Mickey Fare.
Minnie Mouse.
"Minnie Mouse".
La sœur de "Mickey Mouse"?
Burayı sevdin mi?
Moi, je ne suis même pas Mickey Mouse.
Hatta benim Süper Fare'lik iddiam bile yok.
Je démissionne du club Mickey Mouse
Miki Fare Kulübü'nden bile kovulmuş oldum
Mais Taylor? Vous porterez le nom de Mary Taylor. Vous pouvez même signer Minnie Mouse... sans sortir de la légalité!
Fakat Taylor Mary Taylor olarak evlendirilmek zorundayız.
Mickey fait ses débuts à l'écran...
Mickey Mouse ilk kez sahneye çıkmıştı...
Oh, non! Minnie Mouse.
- Birbirimizle konuştuk, konuşmadık mı?
Un Mickey Mouse?
Miki Fare'yi sever misin?
On m'appelle Mighty Mouse!
- Bana Miki Fare derler.
Mickey... Mouse.
Miki Fare.
" Quand le chat n'est pas là, les souris dansent.
Tamam. " Hickory dickory doc. The mouse ran up the clock.
Non, chez Mickey.
- Hayır, Mickey Mouse'dan. - Kim?
Et ce que tu as dit de Mickey?
Ya, peki, belki sen de Mickey Mouse için dediklerini unuttun.
Je t'achèterai une trousse Mickey Mouse.
Sana Miki Fareli kalem kutusu alacağım.
Vous avez regardé The Mickey Mouse Club dernièrement?
Bu aralar Miki Fare Kulübü'nü seyrettiniz mi?
Crois-tu que Mighty Mouse battrait Superman?
Mighty Mouse, Süpermen'i yener mi hiç?
Mighty Mouse est un dessin animé.
Mighty Mouse çizgi film.
Les Trois Loufquetaires : Matos, Calmos, et Harakiris.
Miki Mouse'un yeğenleri gibisiniz.
Parce que tu prends ces cours de Mickey Mouse.
Çünkü şu Miki Fare zımbırtılarını derse getiriyorsun.
Mouse et Sugar le rattrapent. Ils le couchent par terre.
Mouse " la Sugar da onu tutup yere yatırıyorlar.
Dans l'ascenseur!
Mouse, Sugar, asansöre girin!
Vous voulez peut-être nous quitter maintenant?
Belki de şimdi gitmek istersin. Mouse.
Désolé, Mouse. ll a refusé.
Kusura bakma Mouse, o buna razı olmadı.
C'est bien, mon grand!
Bu çocuk, Mouse. Bu çocuk.
J'aime beaucoup cette ville. Là-bas, tout est à une si petite échelle.
Piyasadaki Mickey Mouse ortamından sıkıldım artık.
Mais si vous êtes un lord écossais, moi, je suis Mickey!
Siz bir İskoç lorduysanız, ben de Mickey Mouse'um!
C'est ça, Minnie Mouse!
Kes, Küçük Fare!
Rerourne d'où ru viens, va voir ra sale spagherri!
Doğru! Mickey Mouse kıçını kaldır ve şehre, spaghetti pişiren kaltağın yanına dön. Yolumdan çekil, yoksa seni vururum.
- Tu parles d'une réunion. - Il n'était pas sérieux.
- Mickey Mouse satış konferansı.
C'est un jeu d'enfant, mais ça peut servir.
Bu Mickey-Mouse işi, ama her zaman bulunmuyor.
Super Souris?
Mighty Mouse'u mu?
C'est une souris.
Bu da mouse.
Un Mickey psychotique...
Psikotik Mickey Mouse.
Comme Minnie Mouse?
"Fare Minnie" gibi mi?
Mais quand on dit "Minnie", on entend "Mouse".
Hala, "Minnie" dediğinde aklıma fare olan geliyor.
Il me rappelait quelqu'un, au Texas. Mouse.
Bana Teksas'ta, Mouse adındaki birini hatırlattı.
Mouse a dû m'empêcher de te cogner.
O gece Mouse seni elimden zor kurtarmıştı.
Dis... reconnais que t'as aidé Mouse à tuer Navrochet.
kabul et. Mouse'un Navrochet'yi öldürmesine yardım ettin.
Comme si t'avais pas aidé à tuer le beau-père.
Mouse'ın üvey babasını birlikte öldürmediğiniz gibi.
Avec un message pour son mari... Mouse.
kocasına not bıraktım, Mouse'a.
- Mouse!
- Mouse!
- Non, Mouse!
- Mouse, hayır!
Mouse!
Mouse.
Allez.
Gidelim, Mouse.