Translate.vc / Francês → Turco / Mâture
Mâture tradutor Turco
30 parallel translation
Vous serez de quart, dirigerez les hommes... monterez dans la mâture et serez libre le reste du temps.
Nöbet tutacak, düzeni sağlayacak, yelken onaracaksınız. Kalan zaman sizin.
En bas ou dans la mâture!
- Aşağı inin ya da siz de çıkın! - Tamam efendim!
Remontez dans la mâture, Byam.
Tekrar direk başına Byam.
Dans la mâture!
- Direk başına çık!
J'en ai plein le dos de cette mâture!
Kaptan Bligh beni yeterince orada tuttu!
Durant la tempête, j'ai eu l'occasion... de vous observer sur le pont et dans la mâture.
Fırtınada sizleri güverte ve direklerde izledim.
- Il est tombé de la mâture.
- Adam ölmek üzere.
Brûlez la coque et la mâture!
- Ben cayır cayır yakalım diyorum.
- Tous dans la mâture pour assurer!
- Üst donanımı sağlamlaştırın!
- Tout le monde dans la mâture!
- Tayfa üst donanıma!
Allez, bande de vauriens! Dans la mâture!
Pekala, işe yaramazlar, yukarı!
Gréez de la toile dans la mâture!
Direkleri başka yelkenlerle donatın.
Dans la mâture! Dans la mâture!
Herkes yukarı!
Dans la mâture.
Direğe çıkın. Haydi.
Bon, matelots, montez dans la mâture et hissez les perroquets.
Pekala, beyler. Yukarı çıkın ve topgallantları tekrar indirin.
Tous les matelots dans la mâture!
Hadi, hadi.
Tu en sortiras enrichi, plus mâture.
Sonunda mutlu bile olabilirsin. Kendini daha zengin hissedeceksin.
Cole, les hommes dans la mâture, vite!
Yukarı çekin! Acele edin, kıpırdayın!
Quatre gars dans la mâture pour larguer les rabans!
İskeleye dön. Kuzeydoğuya ilerle.
Une minute, t'es trop mâture pour aller chercher des filles avec moi, mais tu vas au centre commercial avec Jackie?
Dur bakalım. Benimle dolaşamayacak kadar olgunsun ama Jackie ile alışveriş merkezine gidiyorsun.
Et peut-être que ton corps est assez mâture pour le réaliser, même si ton cerveau ne l'est pas encore.
Belki de beynin bunun farkına varamasa da vücudun bunu anlayacak kadar olgunlaşmıştır.
Tu n'avais pas fait ça pour qu'Oppa devienne plus mâture?
Ama siz onları oppa nın olgunlaşması için yapmadın mı?
Si elle était mâture, oui.
Kesinlikle. Olgun olsaydı.
En tant qu'adulte mâture et raisonnable, je sais qu'il s'agit du dernier projet que Ben et moi mènerons ensemble.
Sorumluluk sahibi bir bayan olarak, bu projenin Ben'le çalıştığımız son proje olacağını anlayabiliyorum.
Vous devez ordonner à un matelot de monter dans la mâture.
Direğin tepesinde bir denizciyi, sizin düşüncenize göre, sipariş etmek gerekiyor.
Dans la mâture!
Yukarı çıkın!
Bill, Bob, Tim, Chuck, montez dans la mâture!
Bill. Bob. Tim.
C'est parce que je vieillis, je deviens plus mâture.
Bunları birleştirmek için bize gerekeni bulalım.
Elle est mâture
Olgun biri.