Translate.vc / Francês → Turco / Nerve
Nerve tradutor Turco
49 parallel translation
- Le nerf-moteur oculaire.
- Telsiz bölümünüz burası. ( Ocular motor nerve. ) - İyi.
"Hankins Nerve Tonic calme les nerfs à vif."
"Hankins Nerve Tonic. Sinirlerini yatıştırır."
J'adore Optic Nerve.
Evet. Optic Nerve'i seviyorum.
Le terme politiquement correct pour "nain", c'est "personne de petite taille", ca m' nerve, parce que c'est le seul terme correct qui est plus insultant que le premier.
Beni gülümsetiyor çünkü bu aslında en uygun ifadeler arasında orijinalinden daha aşağılayıcı olan tek ifade.
Je m'‚ nerve et demande... parler au chef.
Sinirlenip : Patronunuzla görüşmek istiyorum.
Celui qui vient se cacher ici a un sacré courage et le sens de l'humour.
anyone who hides here has a lot of nerve or a sense of humor.
* Every time I try to tell you how I feel in my heart * * my nerve begins to unravel and the words fall apart *
Kalbimdekileri ne zaman sana söylemek istesem Hislerim çözülmeye başlar, kelimeleri bulamam
Pour qui tu te prends?
You've got a nerve.
Pas de signe de cyanose, et l'endroit de la compression montre que la mort est due à la stimulation du nerf vagal et à l'arrêt cardiaque qui a suivi,
Siyanoz belirtileri yok. Basınç noktası, vagus nerve ve kardiyak arrest'i sıkıştırdığında ölüm meydana gelmiş
Ça s'appelait Moxie Nerve Food.
Aslında orijinal adı Moxie Sinir İçecek'iydi.
Alors, c'est aussi la première fois que tu fais un jeu qui utilise le Nerve Gear?
O zaman ilk kez mi NerveGear oyunu oynuyorsun?
Il faut se retirer le Nerve Gear de la tête!
NerveGear'ı kafamdan çıkartırsam...
Les ordres donnés par notre cerveau à notre corps sont interrompus par le Nerve Gear.
NerveGear, vücudumuza yolladığımız her şeyi engeller.
Ou alors, il faut attendre que quelqu'un débranche le Nerve Gear dans le monde réel.
Ya da gerçek dünyadan birinin NerveGear'ı kafamızdan çıkarmasını bekleyeceğiz.
Tout arrêt manuel de votre Nerve Gear par une personne de l'extérieur ou tout débranchement sont impossibles.
Ve dışarıdan kimse... NerveGear'ı kapatamaz.
Si quelqu'un tentait cela, les fortes micro-ondes émises par le système de signaux de votre Nerve Gear détruiraient votre cerveau et stopperaient votre activité vitale.
Buna teşebbüs edecek olan olursa NerveGear'ın içindeki verici, güçlü bir mikrodalga yayarak beyninizi küle dönüştürecek.
Non, il y a une batterie interne au Nerve Gear.
Hayır, NerveGear'ın bitmeyen bir pili var.
Malheureusement, nous avons quelques joueurs dont la famille ou les amis ont déjà tenté de débrancher de force le Nerve Gear, faisant fi de mon avertissement.
Ne yazık ki birçok oyuncunun arkadaşları ve ailesi bu uyarıyı görmezden geldi ve NerveGear'ı çıkarmaya çalıştılar.
Par conséquent, vous pouvez en conclure que le risque de se faire retirer son Nerve Gear de force est faible.
Böylece, NerveGear'ı çıkarmanın tehlikesini... Online Oyuna İki Kurban... anlamış olursunuz ve kayıp en aza iner.
votre cerveau sera détruit par votre Nerve Gear.
Ve aynı anda NerveGear da beyninizi yok edecek.
Le Nerve Gear recouvre complètement le visage grâce au système de signaux.
NerveGear, bütün kafanı saran bir sinyal cihazı.
Quand on s'est équipés du Nerve Gear pour la première fois, on s'est touché le corps partout comme ça pour le calibrage.
NerveGear'ı ilk kullandığımızda kalibre etmiştik değil mi? Bütün vücuduma dokunmuştum.
Pourquoi Kayaba Akihiko, le concepteur de SAO et du Nerve Gear, fait-il cela?
Neden Sword Art Online'ın yaratıcısı Kayaba Akihiko ve NerveGear böyle bir şey yapıyor?
Après avoir développé le Nerve Gear, ce génie, Kayaba Akihiko, a donné naissance à un espace virtuel complet.
NerveGear'ı ve sanal bir boşluğu yaratan dâhi programcı Kayaba Akihiko.
Quelqu'un pourrait me biper la prochaine fois que Pierce s'Ã © nerve?
Pierce bir kez daha kendini kaybederse beni çağırmayı unutmayın.
Nerve commence.
SİNİR başlıyor.
- C'est quoi, Nerve?
- SİNİR nedir?
Bienvenue à Nerve, New York.
SİNİR New York'a hoş geldin.
Je croyais que t'avais plus envie de jouer à Nerve.
- SİNİR oynamayı bıraktın sanıyordum.
Bienvenue à Nerve.
SİNİR'e hoş geldin.
Nerve est une démocratie directe.
SİNİR'de demokrasi işler.
Je me suis inscrite à Nerve et c'est là qu'est mon premier défi.
Ne oldu ki? SİNİR'e kaydoldum ve ilk görevimi orada yapacağım.
Tu sais qu'il paraît qu'à Seattle, y a des jeunes qui sont morts en jouant à Nerve?
Seattle'daki bir çocuğun SİNİR oynarken öldüğünü biliyor musun? Hiç inanmıyorum.
Elle est obsédée par Nerve.
Kendisi kafayı SİNİR'le bozdu da.
- Tu regardes Nerve, toi?
- SİNİR'i izliyorsunuz, değil mi?
Ian, Nerve, défi moto.
Ian sinir görev motosiklet
Je vis pour Nerve.
SİNİR için yaşıyorum.
Alors, pourquoi tu joues à Nerve?
Neden SİNİR oynuyorsun?
Que jouer à Nerve, ça va te transformer en une autre personne?
SİNİR oynamanın birden seni farklı biri yapacağını mı?
- Vee, tu savais qu'il avait déjà joué à Nerve?
Vee, Ian'ın daha önce de SİNİR oynadığını biliyor muydun? - Ne?
Monsieur l'agent, j'ai besoin d'aide, je joue à un jeu. Un jeu qui s'appelle Nerve.
SİNİR adında bir oyun oynuyorum.
Voilà, ce gars, Ty, lui et moi, on a joué à Nerve l'an dernier à Seattle.
Ty denen o elemanla geçen yıl Seattle'da SİNİR oynadık.
Puis Ty et moi, on est devenus les prisonniers de Nerve. Qu'est-ce que tu me racontes?
Ty'la ben, oyunun mahkûmları olduk.
Nerve est hors ligne.
SİNİR ÇEVRİMDIŞI
- Nerve est officiellement déconnecté! - Nous avons déjoué le jeu.
Oyuna oyun oynadık.
Tu devrais être moins nervé contre moi et davantage énervé contre les moustachus de novembre. Tu moques pas de Movember.
Brian, belki de bana daha az hırlayıp bu ay bıyık uzatan adamlara daha fazla hırlamalısın.
Nerve est un jeu qui dure 24 heures.
SİNİR, 24 saat çalışan bir oyundur.
- et les mettre sur ton profil Nerve. - C'est perturbant.
- Çok ürkütücü.
Optic Nerve.
Optic Nerve.