Translate.vc / Francês → Turco / Oü
Oü tradutor Turco
37 parallel translation
Qui etes-vous? D'oü venez-vous?
Nereden geliyorsun?
On devait agir au moment oü il marcherait a la potence.
Onun darağacına gidişine engel olmalıyız.
" Pourvérifier la trappe par oü ton corpstombera.
# Şerif de geldi # Tamda yağlı ilmeğini kontrol ediyor
Alors, shérif, une biére ou un pari? - Oü en est la cote?
Ne alırsın Şerif, bira mı bahis kuponu mu?
Oü est Orval? Je l'ai chassé.
Başka bir misafirimiz daha var, Mack.
- Oü l'as-tu pris? Je l'ai peché a la cuillére.
Şuan endişelendiğim birşey yok.
- Oü sont-ils? - A3 km, surla route.
Kasabaya girmeye başladılar, şerif.
- Oü est Ellen Ballard? - Al'hôtel, je suppose.
Dr Quinn iyi olduğunu söyledi, ama hala kendinde değil.
Je reviens. - Oü vas-tu?
Otele dönmüştür, sanırım.
Oü vous lui demandez de tuer.
Nan Hall'e gönderdiğin mektupları gösterdi bana. Mektup mu?
D'abord l'oeuf parcourt la trompe vers l'utérus, oü il se fixe à la paroi...
İlk önce yumurta dölyatağı borusundan geçerek rahme doğru ilerler sonra da duvarın oraya bitişir.
Chéri, donne-lui encore 10 dollars, au cas oü.
Hayatım 10 dolar daha ver sen n'olur n'olmaz.
Je devrais appeler, au cas oü...
N'olur n'olmaz diye onları bir arasam iyi olur belki...
Butters, après le cinéma, oü papa est-il allé?
Butters, baban filmden sonra nereye gitti? Spor salonuna.
Papa, oü est-ce que tu fais du catch?
Baba? Baba! Burada mı güreşiyorsun?
Je suis oü là?
? Herkes bilir ki Butters'dır?
Oü tu vas, Kyle?
Nereye gidiyorsun, Kyle?
Vous savez d'oü merde peut venir?
Chef, "bok" nereden geliyor biliyor musun?
On a battu un nouveau record avec l'épisode oü "merde" était dit 7 fois.
Dün gece yedi kere "bok" denen şovla başka bir rekor kırdık
Je peux vous dire oü obtenir un crédit et oü manger gratuitement.
Ah... biraz kredi verebilirim ya da bedava bir yemek, belki.
Oü l'avez-vous trouvé?
Nereden buldunuz bunu?
- Oü est Kenny? En décembre dernier, Kenny est mort. Vous vous rappelez plus?
Çocuklar, Kenny geçen aralıkta öldü, hatırlamıyor musunuz?
On veut savoir oü est son corps.
Öldüğünü biliyoruz. Yani cesedi nerede? Cesedi mi?
Oü est son corps?
Şey...
Il est aussi l'auteur de : "Oü étiez-vous quand le monde s'arrêta" sur les tragédies du 11 septembre.
Tabi ki Alan Jackson 11 Eylül trajedileriyle ilgili "Dünyanın Durduğu Anda Neredeydin" adlı şarkıyı yazan şarkıcıdır.
Mais, écoutons-le. Oü étiez-vous Quand ils faisaient l'échelle Pour aller au ciel
Cennete bir merdiven yaptıklarında neredeydin?
Ici Nobunaga Hiroïtchi qui vous parle en direct de Tokyo, oü le Japon construit son échelle pour aller au ciel.
Ben Nobunaga Hiroichi Tokyo'dan canlı olarak bildiriyorum. Japonlar kendi cennete giden merdivenlerini inşa etmeye başladılar.
Oü étiez-vous Quand ils n'avaient plus rien Pour construire l'échelle
Cennete giden merdiven yaparlarken malzemeleri kalmadığında.
Oü étiez-vous Quand ils sauvèrent l'échelle Pour aller au ciel
Cennete giden merdiveni kurtardıklarında?
A ma prochaine vision, je pourrai voir oü Kenny...
Başka bir görüntü gelene kadar beklemeliyim. Böylece net olarak Ken -
Oü étiez-vous Quand ils ont dit que le paradis Etait une idée intangible Et qu'il n'était pas vraiment Dans les cieux...
Neredeydin ; cennetin manevi bir düşünce olduğuna ve gidebileceğin bir yer olmadığına karar verdikleri zaman.
Les mecs, oü je suis?
— Neredeyim ben beyler? — Tanrım!
C'est oü, ta fête?
Parti nerede?
Oü est la limite?
Bu şeyde sınır nerede?
On veut savoir oü il repose pour faire le deuil. - C'est ça.
Evet, son bir kez.
Oü en est l'échelle, Général?
Merdiven işi nasıl gidiyor General?
- Oü?
Bilmiyorum.