Translate.vc / Francês → Turco / Pac
Pac tradutor Turco
383 parallel translation
Si tu conduis la remorque, on les aura!
Tankeri sen kuIIanacaksan pac _ ayi kurtaririz.
- Et Pac-Man?
- Peki ya Pac-Man?
Tu as un Pac-man?
Sende Pac-Man var mı?
Tommy lui proposerait une partie de Vidéo-Pac!
Oturup birlikte Zaxon oynarlar herhalde.
Tu veux voir le médecin? Non, ça va, Pac Man.
- Hayır, ben iyiyim.
Il se marre quelque part avec Pac Man. Impossible qu'il ne tienne pas parole.
- Seni asla yarı yolda bırakmaz.
Pac Man t'aimait trop, Jonathan.
Pac Man seni çok seviyormuş.
Le rapport de police confirme que les morts de l'entraîneur Sidney Cooper et de son assistant Roy "Pac Man" Stewart semblent être le résultat d'un meurtre-suicide.
Laboratuar kayıtları, Cooper ve Pac Man Stewart ölümlerini... - Cinayet ya da intihar olarak gösteriyor.
L'entraîneur et Pac Man n'ont rien fait.
Koç ve Pac Man başaramadılar.
J'aimerais que Pac Man soit là.
Keşke Pac Man burada olsaydı.
Le financement East-Pac tombe à l'eau.
Doğu Pasifik anlaşmasında pürüz var.
quelle différence y a-t-il entre PacMan et Mlle PacMan?
Pac-Man ve Bayan Pac-Man arasındaki fark ne, gerçekten?
Miss Pac-Man a porté un coup aux droits de la femme, et le jeune Joe Piscopo nous a appris à rire.
Pac-Man kadın haklarında, bir fırtınaya yol açmıştı. Gencecik biri olan, Joe Piscopo bize nasıl güleceğimizi öğretmişti.
Williams, expert Synch Pak Ram sur MOS 92-H en Op Padi Rak.
Williams, com sync pac ram set MOS 92 - H tact op spec patty - wack.
Je me souviens d'une certaine fille qui était très accro à "M. Pac-Man" jusqu'à ce qu'un jeune homme attire son attention.
Gösterişli ve genç bir delikanlı dikkatini çekene kadar Pac-Man'e epey bağımlı olmuş genç bir hanım hatırlıyorum.
Au sommaire, le sommet du G-PAC commence demain.
G-PAC ülkelerinin temsilcileri yarın Washington'da buluşacaklar...
Ou pire, s'ils le vendent à un étranger du G-PAC.
Ya da o konferansa katılan birine satarlarsa?
Réunis à la Maison Blanche pour le sommet historique du G-PAC, les représentants du monde entier sont présents.
Burada bugün Barışa Bir Şans Ver adı altında global bir konferans için toplanıldı, G-PAC, dünyanın dört bir yanından delegeler var.
Oui, le Président parlera au sommet du G-PAC, aujourd'hui.
Başkan konferansta bir konuşma yapmayı planlıyor.
PAC Air annonce le départ du vol 12 pour Sf. Esfèphe.
PAC Havayolları 12 numaralı St. Estephe uçuşunu anons eder.
Vous les jeunes, votre musique, votre Dan Fogelberg, votre hula-hoop, et vos jeux vidéos "Pac-Man", ne comprenez-vous pas?
Sesli müziğiniz ve Dan Fogelberg'iniz, Zima, Hula-Hoop ve "Pac Man" video oyununuzla, anlamıyor musunuz?
" C'est Abraham, Martin, et Pac.
" Bu İbrahim, bu Martin, bu da Pac.
Denver contrôle, ici Trans-Pac 2-2-0-7, 747.
Denver Merkez, burası Trans-Pac 2207, 747 yolcu uçağı.
Pac Man.
Pac Man.
On prononce Pac Man.
Pac Man şeklinde okunur o.
- Et on ne connaît pas "Pac-Man Fever".
Ve "Pac-Man Ateşi" şarkısını bilmiyoruz.
- C'est les pots-de-vin.
PAC hikâyesi. Aynı Shelly'nin dediği gibi.
Il fait passer le fric par un comité politique.
Parayı bu PAC'lere vermen lazım. PAC. Ne demek bilmiyorum.
J'ai pris tes enveloppes, alors ces guignols sont plus à ta botte.
PAC paranı aldım. - Öyle mi? O koca beyaz g..
Regarde ce que tu as fait à cause de cette bague.
Bak, aptal bir yüzük için ne yaptın. PAC olayını toparlayabilirdim.
Non, c'est son ovo-pac.
O değil, ovopakı.
Ryan, récupère le pac!
Ryan, askerin pakını al.
Donne-moi ton pac pour projeter l'onde.
Ovopak, dalgayı yansıtacak.
- Biggie and'Pac, ils faisaient une fête.
- Biggie'yle Tupac parti veriyordu da.
J'appelle ce modèle le Pac-man.
Bu modele Ms. Pacman demek istiyorum.
Les internes en médecine font un tournoi de Pacman. On est 12 en tout.
Dâhiliyeciler de Pac-Man turnuvası düzenliyorlar, 12 kişiyiz.
J'adore Pacman.
Pac-Man'i severim.
Je connais la spécificité de Mme Pac Man.
Pac Man'i biliyorum.
Tu déconnes! Côté paroles, c'est un poète.
Aralarında en iyisi Pac, zenci!
Un Tupac, deux Tupac, trois, quatre
Bir Pac, Tu Pac, üç Pac, dört
Quatre Tupac, trois, deux, un
Dört Pac, üç Pac, Tu Pac, bir
C'est le jeu Miss Pac-Man!
- Pac-Man Hanım aleti!
Tu as joué toute la journée et j'ai bossé comme une idiote?
Bir dakika. Ben enayi gibi çalışırken bütün gün evde oturup Pac-Man Hanım mı oynadın?
Allez, Miss Pac-Man!
Hadi bakalım Pac-Man Hanım.
Si ça, c'est pas respecter ma part du pac... de l'accord, - alors qu'est-ce que c'est! - Arrête ça!
Ve eğer niyetim bu anlaşmayı bozuyorsa ne olur bilmiyorum!
- On dirait des Pac-Man.
- Küçük Pac-Manler gibiler.
Pac-Man.
Pac-Man.
Il a aimé l'idée.
"İyi fikir'Pac" dedi.
Otez le bâillon de votre ami.
Derhal arkadaşının ağzındaki tıpaçı çıkar.
Qu'est ce que vous pensez faire de cela, jouer à Pac-Man ou autre chose?
Bununla ne yapacağını zannediyorsun?
Regarde, Lisa.
Pac-Man ateşi doo-doo-doo-doo beni çıldırtıyor.