Translate.vc / Francês → Turco / Philipp
Philipp tradutor Turco
48 parallel translation
Catharina Dorothea, Wilhelm Friedemann, Carl Philipp Emanuel et Johann Gottfried Bernhard.
Catherina Dorothea, Wilhelm Friedmann, Carl Philipp Emanuel ve Johann Gottfried Bernhard.
Hop, Philipp.
Hop, Philipp.
Elles avaient été appelées Martine et Filippa comme Martin Luther et son ami Philipp Melanchthon.
Martina ve Philippa adlarıyla vaftiz edilmişlerdi.. Martin Luther ve arkadaşı Philipp Melanchton anısına.
Ça va, Philip.
Evet Philipp, sağ ol.
- Vous êtes le docteur Philippe? - Oui.
Siz, Doktor Philipp misiniz?
Oui, pourquoi?
Siz, Doktor Philipp misiniz? Evet.
Vous parliez de moi avec le docteur Philippe?
Doktor Philipp'le benden mi bahsediyordunuz?
C'est Philippe Je t'ai parlé d'une stagiaire qui présente les symptômes d'un syndrome de Cooper.
Baksana, sana Cooper sendromu belirtileri gösteren bir stajyerden bahsetmiştim ya? Evet, ben Philipp. Evet.
Tu vas demander au docteur Philippe de t'opérer? J'en sais rien.
Ameliyatı Doktor Philipp'in yapmasını mı isteyeceksin?
L'ORL a demandé au docteur Philippe de diriger tout.
KBB uzmanı, Doktor Philipp'ten ameliyatı yapmasını istedi.
Je préfèrerais que le docteur Philippe ne soit pas là.
- Evet. Doktor Philipp'in orada olmamasını tercih ederim.
C'est ce qu'a dit le docteur Philippe
Bunu Doktor Philipp söyledi, iki defa çekilmiş.
Le minuscule trou du docteur Philippe
Doktor Philipp'in küçük deliği.
Il y avait deux trous, le docteur les a vus.
Nereye varacaksın anlamıyorum. İki tane delik vardı. Doktor Philipp bunları gördü.
Il trafique peut-être les anesthésiques.
- Doktor Philipp. Belki de anesteziklerle oynuyordur.
Le minuscule trou du docteur Philippe!
Sen iyice delirdin. Doktor Philipp'in küçük deliğiymiş.
C'est lui qui m'a envoyée.
Doktor Philipp'in hırkasını almaya geldim.
Docteur, si j'ai bien compris vous avez essayé de la réanimer.
Umarım öyledir. Doktor Philipp, doğru anladıysam, reanimasyonu gerçekleştirmeyi deneyen sizdiniz.
... l'infirmière ne vous a pas appelé. - Vous étiez déjà là?
Affedersiniz Doktor Philipp, sizi gözlemci çağırmadı mı?
Alors, sans indiscrétion, vous, vous étiez passée où?
Doktor Philipp de sizin yerinize baktığını söyledi. Yanlış anlamayın ama siz neredeydiniz?
Le docteur Philippe m'avait demandé d'aller chercher son gilet parce qu'il avait froid.
Doktor Philipp üşüdüğü için benden hırkasını almaya gitmemi istedi.
Le docteur Philippe me l'a offert.
Bunu bana Doktor Philipp vermişti.
Si un collier suffit à faire du docteur Philippe un meurtrier appelle la police.
Sana nasıl anlatsam? Aynısından milyonlarcası satılan bir kolyenin Doktor Philipp'i katil yaptığını düşünüyorsan polisi ara.
C'est ce docteur Philippe
Doktor Philipp'i.
Carl Philipp Emanuel Bach :
Carl Phillip Emanuel Bach.
Elle composa et elle sauva de la destruction et de l'oubli... de nombreuses oeuvres de la famille Bach.
Bach ailesinin çalışmalarını düzenleyip yok olmaktan ve unutulmaktan kurtardı. Carl Philipp Emanuel yirmi yıl sonra saraydan ayrıldı.
Carl Philipp Emanuel quitta la cour de Prusse vingt ans plus tard.
Üç çocuğunun hiç biri de müzisyen olmadı.
Kiessling pour Kretschmer qui passe à Philipp.
Sonuna kadar böyle gideceğini sanıyoruz. - Altın madalya için yapılan eşleşmeleri açıklıyorum.
Philipp, c'est Klaus.
Phillip, ben Klaus.
Philipp!
Philipp!
Philippe!
Philipp!
Philippe... je suis fière du sacrifice que tu fais pour ta famille.
Philipp... Ailen için yaptıklarınla gurur duyuyorum!
Mon ami pensait à Philipp Lim.
Arkadaşım, böyle şeyleri düşünür.
Afin de conserver notre communauté et, par la volonté de Dieu, pouvoir payer la rançon demandée pour le Prieur Philipp, En tant qu'adjoint, j'ordonne que tous les travaux pour la cathédrale de Kingsbridge soient stoppés.
Harcamaları kısıp, ve kısmetse sevgili Baş Rahib'imizin fidye parasını ödemek için ben, şu anki yetkili Baş Rahip olarak Kingsbridge Katedrali inşasının durdurulmasını emrediyorum.
Ce n'est pas le moment, Philipp, c'est l'enfer.
- Şimdi olmaz Phillip. Cehennemdeyim.
félicitons Philipp.
Ve Philip için alkış rica ediyorum.
Prévenez qu'il est arrivé.
Philipp'e çocuğun burada olduğunu söyler misin?
Philipp Rauch.
Philipp Rauch.
- Philip Scheidemann.
- Philipp Scheidemann.
À cause de Philipp Genovese?
Phillip Genovese mi?
Après leur mariage, Philippe est devenu... étrange.
Evlenmelerinden sonra Philipp tuhaflaşmaya başladı.
Philipp Becker.
Ben, Philipp Becker.
Philipp a dit, de son point de vue, nous sommes tous ensemble.
Philipp kendine göre tamamen hazır olduğumuzu söylüyor. Katılıyor musun?
Philippe, je vous en supplie.
Philipp, sana yalvarıyorum.
Il y a le docteur Philippe qui se gare.
Şu park eden Doktor Philipp.
Vous êtes le docteur Philippe?
Siz Doktor Philipp misiniz?
Vas-y, fais-le au docteur Philippe - Non.
Hadi, Doktor Philipp'e yap.
Est-ce que je peux poser une question au docteur Philippe?
Bilmiyorum. Doktor Philipp'e bir soru sorabilir miyim?