Translate.vc / Francês → Turco / Proxy
Proxy tradutor Turco
82 parallel translation
Tu as entendu parler du SMPP?
Munchausen By Proxy Sendromu'nu duydun mu hiç?
Le parent fautif juge souvent l'enfant "maléfique".
Munchausen By Proxy Sendromu'na yakalananlar, genelde çocuğa şeytan gözüyle bakarlar.
Vous connaissez le SMPP?
Munchausen By Proxy Sendromu'nu duydunuz mu?
Tu crois encore à un cas de SMPP?
- Bunun hâlâ Munchausen By Proxy Sendromu olduğunu mu düşünüyorsun?
Je suis son envoyé officiel, le Grand Messager.
Ben onun resmi sözcüsüyüm... Yüce Proxy.
Mais, Grand Messager, comment êtes-vous...
Fakat, Yüce Proxy, Nasıl...?
Le Grand Nagus ou son envoyé officiel, le Grand Messager, seront toujours les bienvenus dans notre petit monde appauvri.
Şey, tabi ki Yüce Nagus, yani onun resmi sözcüsü Yüce Proxy, küçük dünyamıza daima hoşgelmiştir gariban küçük dünyamıza ve bizim mütevazi operasyonumuza ilgi duymasından çok heyecanlandık...
Vous rappelez-vous le désastre Carbon-Proxy en 92?
92'deki Carbon-Proxy felaketini hatırlıyor musunuz?
J'ai fourni des infos aux terroristes à travers un proxy sur l'endroit où était caché le neurotoxique.
Bir vekil aracılığıyla, teröristlere sinir gazının saklandığı yer hakkında bilgi sızdırdım.
Oui, je peux cacher la source avec un proxy.
Tabi, kaynağı gizlemek için bir proxy kullanabilirim.
Il y a un bug sur votre proxy.
- Duraksız işlem ayarlarınızda hata var.
Vous laissez libre accès aux connexions de serveurs proxy dans des pays offshore.
Her şeyi uzak ülkelerdeki tampon barındırıcılardan ve güvenli çevrimiçi tabakadan geçirmelerine izin veriyorsunuz.
Hugz passe par un proxy étranger.
Hugz uzak bir tampon bağlantı kullanıyormuş.
Ce type a presque une douzaine de serveurs.
Adamın bir düzine proxy sunucusu var.
Mark m'a dit de percer le pare-feu pour installer un port de serveur mandataire.
Mark benden bir proxy sunucu portu kurmak için, IPC firewall'unu geçmemi istedi.
Munchausen By Proxy!
- Biz Munchausen by Proxy'yiz.
Accueillez au Hollywood Bowl Munchausen By Proxy!
Hollywood Bowl'a hoş geldiniz. Munchausen by Proxy.
Il doit passer par un proxy. C'est impossible de surveiller son historique Internet.
İnternet geçmişini izlemeyi imkansız kılan gri kutu proxy sunucu kullanıyor olmalı.
Il passe par un proxy * chinois.
- Çin'de bir vekil sunucu kullanıyor.
Syndrome de Münchausen par procuration.
Munchausen by Proxy sendromu.
Le mail est passé par un serveur proxy anonyme, donc, je n'ai pas pu localiser l'IP.
Anonim bir sunucudan geldiği için takip edemiyorum. Ama ilişikte bir dosya var.
Elle dépend du nombre de serveurs proxy il filtré à travers, mais il était temps différé, donc ça va laisser des empreintes digitales.
Kaç tane proxy sunucusundan geçtiğine bağlı. Ama zaman gecikmesi var, iz bırakmış olmalı.
- Que des proxies.
- Tüm bunlar proxy'ler.
{ \ pos ( 192,225 ) } J'ai envoyé le prix par Paypal. Par un serveur.
Proxy sunucu vasıtayla, parayı Paypal hesabına yolladım.
Il y accède par un super proxy.
Onlara süper bir gölge proxy kullanarak bağlanıyor.
Cryptage fragmenté, nombreux proxies, et pas de liste d'e-mails, sauf dans sa tête.
Bölümlere ayrılmış güvenlik, çok sayıda proxy ve bir e-mail listesi olsaydı kafasında olurdu.
J'ai réussi à remonter mais je peux pas passer un VPN.
Birkaç proxy'e kadar izini sürmeyi başardım ama bir türlü VPN adresine kadar gelemedim.
Le site de Volks American n'utilise même pas un proxy sécurisé SSH.
Volk Amerikan Topluluğu'nun sitesi SSH güvenli proxy'yi dahi kullanmıyordu.
Ils ont dû utiliser un proxy venant d'ici. Ils peuvent être n'importe où.
Yüklemeyi vekil ağ ile burada yapmış gibi göstermiş olmalılar.
Son ordinateur a servi de proxy.
Başka birisi onun bilgisayarını proxy olarak kullanıyormuş.
Un signal émis par un proxy bute sur mon pare-feu.
Savunmamı geçmeye çalışan birisi var.
C'est acheminé par de nombreux serveurs proxy.
Kriptolu gibi. Çok fazla sunucuya yönlendirmiş.
Désactiver le serveur proxy pour le réseau local.
LAN ayarlarında vekil sunucu seçili olmamalı.
Je passe à travers 4 proxy.
Dört proxyden * bağlanıyorum.
Elle a changé l'adresse IP, les serveurs proxy...
Bir sürü IP adresi, proxy serverı kullanıyor gibiydi.
Je le dissimulerai grâce à un proxy et l'enverrai a tous les Justin Trimple possibles
Bunu vekil sunucular üzerinden yönlendireceğim ve her olası Justin Trimple'e gönderecek.
Le proxy est chez Pionen avec le Parti Pirate.
Tünel bilgisayarı Korsan Partisi ile beraber Pionen'de duruyor.
Le proxy est l'entrée depuis l'internet vers The Pirate Bay.
Tünel bilgisayarı internetten Pirate Bay'e giriş yapılan yer.
C'était un ami reporter m'indiquant que le manifeste vient d'un proxy
Konuştuğum muhabir bir arkadaşımdı. Manifestonun vekil sunucu üzerinden yayınlandığını söyledi.
Non, le flux est passé à travers des serveurs proxys
- Yok, video yayını birçok proxy sunucusu üzerinden geliyor.
J'y travaille mais notre brute se cache derrière un serveur proxy plutôt sophistiqué, et il faut qu'il se connecte pour que je trace son adresse IP.
Bakmaya çalışıyorum, Andy ama çocuğun bilgileri özel bir servis sağlayıcısında saklanıyor. IP adresini bulabilmem için çevrim içi olması lazım.
L'appel a été passé 15 minutes après la mort de Briana Mathis en utilisant un logiciel VOIP routé à travers plusieurs serveurs proxy, mais écoutez.
Arama, Briana Mathis'in ölümünden 15 dakika sonra yapılmış. VOIP yazılımı kullanarak sinyali çeşitli sunuculara yönlendirmişler. Ama dinleyin.
Le créateur des fichiers a peut être utilisé un Proxy.
Dosyayı kim yazmışa kimse bulamasın diye yöneltici kullanmış olmalı.
Le programme de traçage était redirigé de proxy à proxy, mais a soudain sorti une adresse IP.
İzleme programı, bir vekil sunucudan diğerine gidip durdu sonra birden bir ip adresi verdi.
- Toute mise à jour? Le programme de back-trace était rebondi de proxy à proxy, mais il a soudainement craché une adresse IP.
İzleme programı, bir vekil sunucudan diğerine gidip durdu sonra birden bir ip adresi verdi.
Il a masqué l'IP, utiliser un proxy.
Bir proxy sunucusu kullanarak IP adresini gizledi.
Le serveur proxy est désactivé.
Tamam çocuklar. Proxy sunucuları pasifleştirildi.
Il lit les revues scientifiques et médicales. Il repère erreurs et fraudes depuis son canapé. Puis il envoie ses critiques via un serveur proxy.
Bilimsel ve tıbbi makaleleri okuyup hataları ve sahtekarlıkları buluyor ve anonim olmanın rahatlığıyla bilinmeyen bir server üzerindeneleştirilerini mail atıyor.
J'ai fait le routage par la Turquie, les iles Caïman, et à travers 17 serveurs de proxy anonymes.
Türkiye'den, Cayman Adaları'ndan ve 17 isimsiz proxy sunucudan yönlendirdim.
Il est dérouté via un serveur proxy en Biélorussie.
- Belarus'ta bir tampon serverdan geliyor.
J'étais en train de réfléchir
Düşünüyordum da, Lobos proxy kullanıyor olmalı -