Translate.vc / Francês → Turco / Reddington
Reddington tradutor Turco
967 parallel translation
J'ai les vraies fringues de Willie Reddington.
Willie Reddington'ın kendi giysileri bunlarmış.
Dites-lui que c'est Raymond Reddington.
Raymond Reddington'ın geldiğini söyleyin.
Je suis l'agent sur l'affaire Reddington.
Reddington davasındayım.
Raymond "Red" Reddington membre de l'Académie navale.
Raymond "Red" Reddington, Naval Academy'de okumuş.
Puis en 1990, Reddington rentre chez lui voir sa femme et sa fille pour Noël.
Daha sonra, 1990 noelinde Reddington kızını ve eşini görmek için evine doğru yola çıkmış.
Cet officier très respecté disparaît de la surface de la terre... jusqu'à ce que, 4 ans plus tard, des documents classés secret défense commencent à apparaître au Maghreb,
El üstünde tutulan bir memur bir anda ortalıktan kaybolmuş. Ta ki 4 yıl sonra NOFORN belgeleri Maghreb'de, Islamabad'da ve Beijing'de ortaya çıkmaya başladığında bu işin arkasından Reddington çıkmış.
La fidélité de Reddington appartient au plus offrant.
Reddington sadece en çok parayı verene sadık kalır.
Je n'ai rien à voir avec Reddington.
Reddington ile hiçbir geçmişim yok.
Ne trouvez-vous pas étrange que Reddington se rende le jour même où vous commencez à travailler en tant que profileuse?
Reddington'ın, senin profil uzmanı olarak işe başladığın ilk gün teslim olmasını sen de garip bulmadın mı?
Vous n'êtes pas aussi intelligente que le dit Reddington.
Reddington'ın dediği kadar akıllı değilmişsin.
Reddington vous a envoyé?
Seni Reddington mı gönderdi?
Avant lundi de la semaine dernière, avez-vous ou n'avez-vous jamais eu un contact personnel avec Reddington?
Geçen Pazartesi'den önce Raymond Reddington ile herhangi bir bağlantı kurdunuz mu? - Hayır.
Reddington vous a-t-il informée qu'il allait se rendre au FBI?
Reddington, FBI'ya teslim olmadan önce size bu konuda bilgi verdi mi?
Est-ce que Raymond Reddington connait ou a déjà connu votre mari?
Raymond Reddington daha önce hiç kocanızla tanıştı mı?
Vous êtes certain que le mari n'est pas impliqué avec Reddington?
Kocasının Reddington ile temas etmediğinden emin misin?
La vérité, c'est que nous n'avons aucune idée de qui pourrait être en relation avec Reddington.
Hayır. Açıkçası Reddington'ın kimlerle temas halinde olduğu hakkında hiçbir fikrimiz yok.
Reddington a négocié avec les plus importantes organisations criminelles durant ces 20 dernières années.
Reddington geçmiş 20 yıl içinde uluslarası pek çok geniş kapsamlı suça aracılık etmiş.
Reddington est un criminel, et on va tirer profit de l'avoir capturé.
Reddington suçludur ve biz de onu yakaladığımız için övgü alacağız.
Dis-moi que Reddington a fait ca, et pas...
Bana bunları Reddington'ın yaptığını söyle ve...
Je veux que vous suiviez Reddington à Montréal.
Reddington'ı Montreal'e giderken gizlice takip etmeni istiyorum.
Reddington et son contact.
Reddington ve irtibat kurduğu kişi.
Reddington vous a donné quoi? Un pourboire!
Reddington sana ne verdi?
Reddington se représente lui-même pour tout ce qui est juridique.
Reddington yasal olarak kendi kendini temsil ediyor.
Nos sources indiquent que c'est l'ex-garde du corps de Reddington. Il répond au nom de "Dembe"
Kaynaklarımıza göre Reddington'ın eski korumasıymış.
On pense qu'elle s'occupe de l'argent de Reddington.
Reddington'ın mali işlerini yürüttüğünü düşünüyoruz.
Reddington.
Reddington.
C'était Reddington.
Reddington'mış.
Appelez Raymond Reddington.
Raymond Reddington'ı ara.
Selon Reddington, ils ont tous été abattus par un homme nommé Wujing.
Reddington'a göre hepsi Wujing adındaki bir adam tarafından öldürülmüş.
Reddington vous a dit qu'il pouvait trouver ce gars?
Reddington bu adamı bulabileceğini mi söyledi sana?
Reddington insiste pour que ça soit vous.
Reddington illa yanında seni istiyor.
Bon dieu, où est Reddington?
Nerede bu Reddington?
Reddington veut vous voir seule.
Reddington seni yalnız olarak görmek istiyor.
- M. Reddington n'est pas disp...
- Bay Reddington uygun değ...
Je suis Raymond Reddington.
Ben Raymond Reddington.
M. Lorca, je suis Raymond Reddington.
Bay Lorca, Ben Raymond Reddington.
Il m'a été commandé de vous inclure dans le comité de surveillance de Reddington de la semaine prochaine.
Gelecek hafta Reddington için yapılacak kurul raporuna seni de dahil etmem emredildi.
Vous êtes aigri parce que Reddington veut travailler directement avec moi plutôt qu'avec vous.
Reddington'ın çalışmak için seni değil de beni seçmiş olması zoruna gidiyor.
Selon Reddington le Coursier tue quiconque essaye de le doubler.
Reddington'a göre Kurye iki taraflı anlaşmalarda aldatma söz konusu olursa iki tarafı da öldürüyor.
Quand tout ça a commencé, quand Reddington s'est rendu et vous a demandée, j'étais sceptique, méfiant.
Tüm bunlar başladığında, Reddington teslim olup seni sorduğunda... Bu konuda kuşkulu ve güvensizdim.
Reddington nous a amené une affaire.
Reddington bize yeni bir suçlu verdi.
Selon Reddington, son vrai nom est Gina Zanetakos.
Reddington'a göre gerçek adı Gina Zanetakos.
Son nom est Raymond Reddington.
Adı Raymond Reddington.
La seule chose qui me paraît claire est qu'il ne travaille pas pour Reddington.
Benim için kesin olan tek şey, onun Reddington için çalışmadığı.
Reddington croit que Général Ludd est derrière cette attaque.
Reddington, saldırının arkasında General Ludd'ın olduğuna inanıyor.
- Reddington vous a dit qu'il pouvait identifier un de ces gars?
- Reddington bu adamlardan birini tespit edebileceğini m söylüyor?
Reddington avait raison.
Reddington haklıydı.
Mr Reddington, je vous l'ai dit,
Bay Reddington, size söyledim...
M. Reddington travaille avec nous, Nous aidant à capturer des cibles de grande valeur, et Nathaniel Wolff est l'une de ces cibles.
Bay Reddington bizimle çalışıyor ve yüksek tehlikeli hedefleri yakalamamıza yardımcı oluyor.
Êtes-vous avec M. Reddington?
Bay Reddington'la mısın?
On a perdu Reddington.
Reddington'ı kaybettik.