Translate.vc / Francês → Turco / Sandrine
Sandrine tradutor Turco
100 parallel translation
Sandrine et moi avons visité les tombeaux de sept églises différentes.
Sandrina ve ben 7 farklı kilisede... kabir ziyaretine gittik.
Sandrine Vonnier. - Très bien.
- Referansları varmış.
- À quelle heure? - 16 heures.
- İsmi Sandrine Vonnier.
Je suis Sandrine Vonnier. Allez, on arrache.
Bayan Billard'ı görmek için gelmiştim.
- C'est une demoiselle. Vous pouvez l'appeler Sandrine.
İyi günler, Madam.
Vous savez, elle a l'habitude de s'occuper de dames âgées.
Ona Sandrine diyebilirsin. - Böylece beni sana mı yıktılar?
Elle va bien prendre soin de vous. N'est-ce pas, Sandrine. - Oui, bien sûr.
O deneyimli biri ve sana çok iyi bakacak.
J'ai encore deux, trois bricoles à montrer à Sandrine dans la maison.
Göreceğiz.
Montrez-lui les bricoles. - Au revoir, Madame.
Sandrine'ye etrafı göstereyim.
Je préfère arrêter tout cet. On tire un trait.
Benimle Sandrine hakkında da konuştular.
II est arrivé derrière!
Hayır, ben sadece Sandrine ile oynamak istedim.
- Sandrine, voici mon ami Harry Kim.
Sandrine, bu benim arkadaşım, Harry Kim.
C'est la gérante.
Sandrine, buranın sahibi.
Tout le monde connaît votre mordant, Sandrine.
Herkes senin ısırıklarını bilir, Sandrine.
Chez Sandrine, elle a toujours attiré les plus grands joueurs.
Marsilya'daki Sandrine'nin masası dünyadaki kendi yüzyılına ait en hileli olanı.
Gigot d'agneau... sur un lit de riz sauvage, avec un Château Lafite Rothschild cuvée 2296... chez la vraie Sandrine.
kuzu rostosu yanında da pilav ve bir 2296 Chateau Lafite Rothschild. Sandrine'in gerçek yerinde.
Sandrine...
Andrea.
Si c'est une fille, pourquoi pas... Sandrine? C'est francais.
Eğer kız olursa Sandrene koyarız diye düşündüm.
Oui, par Sandrine.
Evet, dayağı da Sandrene atar.
Dayton ou Sandrine?
Dayton mı Sandrene mi?
- La commande est annulée.
İşi bırakabilirsiniz, Sandrine. Sipariş iptal edildi.
Sandrine Veems, Greta Salk, Una Flux.
Sandrin Veems, Greta Salk, Una Flux.
Sandrine Veems.
Sandrin Veems.
Bruno.
- Sandrine.
- Sandrine. - On va essayer de faire mieux que la dernière fois.
Hadi bakalım Castelot, bu sefer daha iyi bir sonuç almaya bakalım.
- Alors Sandrine, prête à grimper là-haut?
Evet Sandrine, kanatlanmaya hazır mısınız?
- Bravo Sandrine, V1. Rotation.
- Aferin, Sadrine, V1.
- Combien d'heures de vol, Sandrine?
Kaç saatlik uçuş tecrübeniz var Sandrine?
J'avais 21 ans et j'étais fou de Sandrine Bourrague.
21 yaşındaydım ve Sandrine Bourrague için ölüyordum.
Sandrine, attends!
Sandrine, dur!
Tu crains! Sandrine!
Sandrine!
Sandrine m'avait quitté, j'avais échoué à la retenir.
Sandrine beni terk etmişti, onu tutmayı başaramamıştım.
Il y avait même de la banane dans Sandrine.
Sandrine'in teninde muz aroması bile vardı.
Sandrine?
Sandrine?
Sandrine Bourrague.
Sandrine Bourrague.
C'est plus Bourrague, c'est Philippi.
Artık Sandrine Bourrague değilim, Sandrine Philippi'yim.
- Je suis venu car c'est Sandrine qui m'a..... qui m'a dit de venir, et je... je..... j'aimerais beaucoup faire du théâtre, mais j'ai un problème d'élocution.
Geldim fakat Sandrine..... söyledi gelmemi, ben... ben..... tiyatro'da oynamayı çok isterdim, ama konuşma sorunum var.
Je crois savoir que le papa de Sandrine est dans la salle.
Sanırım Sandrine'nin babası burada.
Sandrine.
Sandrine.
Le prêtre a dit qu'il savait ce que j'étais, qu'on saluerait l'aube ensemble, lui, moi et Sandrine.
Rahip benim ne olduğumu bildiğini söyledi. Şafağı, kendisi, ben ve Sandrin olmak üzere üçümüz birlikte karşılayalım dedi.
Quand elle s'est réveillée, ce n'était plus Sandrine, mais l'une d'entre eux.
Ve sonunda o kalktı, Önümde duran Sandrin değildi, onlardan biriydi.
".. recherchent couple de gentils papas...
Sandrine ve Charlotte İki taşıyıcı baba arıyorlar...
* Je suis Richard Jouir et voici Sandrine Trop Forte.
Ben, Richard Gear. Sandrine Crowfoot ile tanışın.
Francesca et Sandrine ne se supportent pas.
Francesca ve Sandrine birbirlerine tahammül edemiyorlar.
Si Sandrine ne me fait pas chier...
Eğer Sandrine taş... mı patlatmazsa.
- Sandrine.
Sandrine.
Ma femme, Sandrine.
Bu da karım, Sandrine.
- Quelle est votre théorie?
Senin teorin nedir, Sandrine?
- Ne partez pas, Sandrine.
- Lütfen gitme Sandrine.
Organiser une révolte avec un gang de chez Sandrine?
Sandrine'den gansterlerle isyan mı başlatayım?
Je m'attendais à te voir chez Sandrine, pas à passer ton temps avec Seska.
Öyleyse, bu işlemi nasıl tersine çevirebiliriz? Şu anda, bu bilgiye yeni ulaştım,