English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Scarlet

Scarlet tradutor Turco

288 parallel translation
" Ecoute, mignonne, je te nourris de baisers
Görüyorsun Scarlet, senin için deli oluyorum.
- Le Cercle d'Or, Un polar.
- Scarlet Circle. Bir dedektif romanı.
Je prédis aussi que Bette Davis... jouera le rôle de Scarlet O'Hara au cinéma.
Bette Davis'in filmde Scarlet O'Hara rolünü oynayacağını da öngörüyorum.
Arbre Scarlet, petit arbre,
Kızıl ağaç, küçük ağaç,
Franchement, Scoop, je n'en ai rien à foutre.
"Çok samimiyim, Scarlet, umurumda değil!"
Mlle Rose!
Bayan Scarlet!
Puis-je vous présenter le Professeur Violet et Mlle Rose?
Profesör Plum ve Bayan Scarlet'i takdim edebilir miyim?
- Je parle à Mlle Rose.
- Bayan Scarlet'e sordum.
Mme Leblanc, M. Olive, Mlle Rose, le Colonel Moutarde.
Bayan White, Bay Green, Bayan Scarlet, Albay Mustard.
M. Olive est là, Mme Pervenche ici, Mlle Rose, le Professeur, le Colonel...
Bayan Green buraya oturdu, Bayan Peacock buraya, Bayan Scarlet, Profesör Plum, Albay...
Vous étiez client de Mlle Rose.
Bayan Scarlet'in müşterilerinden biriydiniz.
- C'est son employeur, Mlle Rose.
- Hayır, onun patronuydu, Bayan Scarlet.
Franchement, Rose, je m'en fiche.
Scarlet, doğrusu, umurumda değil.
Vous avez quitté Mlle Rose, traversé le hall, ouvert le placard, pris la clé, pénétré dans le salon, et tué l'automobiliste.
Bayan Scarlet'ı yalnız bırakıp, koridordan geçip dolabı açıp, İngiliz anahtarını aldınız geçitten geçerek salona girip motorcunun beynini patlattınız.
Quand nous étions dans le billard, Mlle Rose a gagné la bibliothèque, frappé le flic qu'elle soudoyait avec la barre de fer.
Biz bilardo salonundayken, Bayan Scarlet kütüphaneye geçti ve rüşvet verdiği polise kurşun boru ile vurdu.
Je suis retenu par l'affaire des documents Ferrers et le docteur est débordé en raison de l'épidémie de scarlatine. Et le crime d'Abergavenny est sur le point d'être jugé.
Ferrers Dosyaları ile boğuşuyorum, ve Doktor Watson bana şu Scarlet ateşi yüzünden tabanları vura vura kaçtığını söyledi.
Ziggy est à 86,7 % sûr... que tu es ici pour empêcher Scarlett O'Hara d'être... écrabouillée par un teuf-teuf.
Ziggy, buraya Scarlet O'Hara'yı çuf çuf tarafından ezilmekten kurtarmak için burada olduğun konusunda 86.7 % oranında emin.
Et veille à ce que Mlle Scarlett fraye pas avec l'armée de l'union.
Ben burada yokken dikkat et bayan Scarlet sağcıların ordusuna geçmesin.
Moi aussi, j'ai lu La Lettre écarlate au lycée.
Lisedeyken ben de senin gibi "The Scarlet Letter" okurdum.
Au contraire, Lt Worf, votre costume indique que vous êtes William l'Ecarlate.
Tam aksine Yüzbaşı Worf, kıyafetiniz, sizin Will Scarlet olduğunuzu gösteriyor.
- Scarlet...
- Scarlet.
Scarlet, ça fait plaisir de vous voir sortie de l'hôpital. Scarlet, ça fait plaisir de vous voir sortie de l'hôpital.
Scarlet, seni hastane dışında görmek ne güzel.
- Scarlet.
- Scarlet.
La seule qui m'intéresse, c'est Scarlet.
Tek ilgilendiğim Scarlet.
- Oui, Scarlet.
- Evet, Scarlet.
Oh non, Scarlet n'est enceinte que dans le feuilleton.
Oh, hayır, dizideki Scarlet hamile, ben değil.
On a envoyé Scarlet à la Clinique Mayo.
Scarlet'i Mayo kliniğine gönderdik.
Max m'a renversée, et... Et il dit, "Scarlet, mon Dieu".
Max bana doğru koşar ve ve bağırır : "Scarlet, aman Tanrım!"
Tu vois, ça fonctionne comme une métaphore pour Scarlet...
Bunun bir metafor olarak işlediğini düşün -
La scarlatine a frappé Richmond l'hiver dernier, juste au moment de Noël.
Scarlet fever hit Richmond last winter, right at Christmastime.
Will Scarlet.
Will Scarlet.
Scarlet est mon deuxième prénom.
Scarlet ikinci adım.
Mon nom complet c'est Will Scarlet O'Hara.
Tam adım Will Scarlet O'Hara.
Dis à Scarlett que ça ne valait pas le coup.
Scarlet'e söyle umrumda değil.
Sur les sept films que Sternberg a tourné avec Dietrich, L'Impératrice Rouge est le plus baroque et le plus audacieux dans sa description de la manipulation érotique.
Sternberg'ün Dietrich ile yaptığı yedi film arasında erotik manipülasyonu gösterişinde en barok ve en cesur olanı "The Scarlet Empress" di.
La Lettre écarlate de Nathaniel Hawthorne.
The Scarlet Letter isimli kitabı işaret ediyor.
Je n'ai jamais ouvert La Lettre écarlate.
The Scarlet Letter kitabının kapağını bile açmadım.
On est pas dans Autant en emporte le vent!
Sen Scarlet O'Hara değilsin.
T'es pas Scarlet O'Hara, je suis pas Rhett Butler!
Çünkü seni mahvedeceğim.
Will Scarlet est-il un averti en collants?
Will Scartlet çoraplı bir üfürük mü?
Will Scarlet aussi.
Will Scarlet da.
Scarlet Pimpernel?
Scarlet Pimpernel?
Bon, Scarlet.
Dananın kuyruğunun koptuğu an.
- Ils sont durs comme de la pierre.
- Hadi ama Scarlet, kaya gibi sertlerdi. - Asla yüzmeye gitme, boğulursun.
Merci, Scarlett O'La ferme.
Tamam. Bayan Scarlet O'lütfen-beni-susturunu yeterince dinledik.
Silence, ma Scarlet, comme tu y vas...
- Sus Bayan Scarlet. Yapma!
Ma petite Scarlet a envie que je la saute.
Çünkü bu kırmızılı kadınla seks yapmak istiyorum
II n'en est pas question. Même si Eldora se révélait la plus grande héro'ine depuis Scarlet O'Hara, ce qui apparaît peu probable, nous n'avons plus une minute pour tout corriger?
Eldora, Scarlet O'Hara'dan beri en harika karakter bile olsa... ki, bunun olacağını pek sanmıyorum, geri dönüp değiştirmek için zamanımız yok.
Scarlet.
Scarlet olarak.
J'en ai besoin.
Scarlet buna ihtiyacım var.
- Bon, d'accord!
Pekala, Scarlet.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]