Sitting tradutor Turco

Custer veut qu'on attaque Sitting Bull et les Sioux à Big Horn.

Custer Oturan Boğa ve Siouxları Big Horn bölgesine sürmek için emir aldı.

Il dit que Main Jaune arrive du sud avec ses Cheyenne... pour rejoindre Sitting Bull.

Sarı El'in Cheyyenleri ile beraber güneyden.. Oturan Boğa'ya katılmak için geldiğini söylüyor.

Si les Cheyenne rejoignent Sitting Bull, il a raison.

Cheyenneler Oturan Boğa'ya ulaşırsa haklı.

Il dit que l'homme blanc ami apporte des fusils à Sitting Bull.

Dost beyaz adamın Oturan Boğa'ya tüfek getirdiğini söylüyor.

Alerte Merritt et dis-lui de se mettre entre Sitting Bull et les Cheyenne.

Meritt'e git ve ona Oturan Boğa ile Cheyennler'in arasına girmesini söyle.

Sitting Bull a dit qu'il l'enverrait.

Oturan Boğa yollayacağını söylemişti.

Vous ne vendez pas des peaux de bison aux Indiens de Sitting Bull? .

Oturan Boğa'nın Kızılderililerine buffalo derisi satmıyorsun değil mi?

Nous attendons que le général Merritt arrive avec la Cinquième Cavalerie... et qu'ils reprennent les fusils de Sitting Bull.

General Merritt 5. Süvari Alayı ile buraya gelene... ve Oturan Boğa'nın tüfeklerini alana kadar bekleyeceğiz.

Aller à hutte Sitting Bull, conseil de guerre.

- Gri Kartal. - Uzun Saç. Kara Tepeler.

Et au lieu de cela, je dois te regarder te pavaner fièrement... comme Sitting Bull dans une nouvelle couverture... levant le nez alors qu'on meurt tous les deux de faim.

Ama bunu yerine ikimiz açlıktan ölürken senin yeni şiltesinde oturmuş burnundan soluyan Oturan Boğa gibi gurur yapmanı izlemek durumunda kalıyorum. - Teşekkür ederim.

Kiowas, Comanches, Arapahos, sioux et Apaches... sous les ordres de sitting-Bull et Crazy-Horse... s'unissent pour combattre la Cavalerie des États-Unis!

Kiovalar, Komançiler, Arapaholar, Siyular ve Apaçiler, Oturan Boğa, Çılgın At, Gall ve Karga Kral yönetiminde, Birleşik Devletler süvarilerine karşı, ortak bir savaş için birleşiyorlar.

ils ont peut-être un mandat d'arrêt au nom de Sitting Bull.

Belki de Oturan Boğa için bir tutuklama emri çıkarmışlardır.

le monde de Nuage Rouge et de Sitting Bull, le monde de Jim Bridger, pionnier, chasseur, éclaireur, Américain l

... Red Cloud'un ve Sitting Bull ( Oturan Boğa ), nın dünyasında, Ve aynı zamanda ; Öncü, Avcı, İz sürücü ve Amerikalı : Jim Bridger'ın dünyasında, "

Si elle allait chercher Sitting Bull, elle le ramènerait!

Eminim, isteseydi gidip Oturan Boğa'yı da getirebilirdi.

On va pas scalper Sitting Bull.

Oturan Boğa'yı bozguna uğratmaya gitmiyoruz.

Après notre baby-sitting, on a fait un détour pour rentrer.

- Çocuk bakıyorduk..... ama hemen eve gitmedik. Ondan.

C'est ce que les Williams ont compris, pendant le temps que tu as passé chez eux.

Eminim what the Williams think you want... all the time you've been sitting in their kitchen.

Du baby-sitting?

Bebek bakıcılığı mı?

Vous vouliez dire quoi, en parlant de baby-sitting?

Benim bebek bakmam konusunda... Ne kastediyordunuz?

De baby-sitting?

Bebek bakmaya çağırmam mı?

On dirait qu'ici, je ne fais que du baby-sitting... espérant qu'ils ne fassent rien qui pourrait le contrarier... et ils font toujours quelque chose.

Burada tüm yaptığım çocuk bakmak. Umarım onu kızdıracak bir şey yapmazlar ama hep yaptıkları bu.

Connais-tu un Indien scélérat qui vaille tant d'argent? Sitting Bull.

Söylesene, hangi kızılderili bu kadar paraya değer?

Dites-moi. - Sitting Bull.

Kim olduğunu biliyoruz Ed.

Quand il s'est assis après le combat... jurant de se venger par tous les dieux... du Ciel et de l'enter, je me suis moqué de lui et l'ai appelé Sitting Bull.

Savaş bittikten sonra yere oturduğunda ve Cennet ve Cehennem'deki tüm tanrılar adına benden intikam alacağına yemin ettiğinde, ona gülüp adını "Oturan Boğa" koymuştum.

Nous avons ici parmi nous l'un des grands chefs... de la tribu Sioux, Sitting Bull et il sera dans la même arène... que le visage pâle le plus noble de tous. Je parle également... du Grand Contrepoint,

Siyu Kabilesi'nin en büyük şeflerinden biri olan Oturan Boğa bizlerle birlikte ve en soylu beyazlarla aynı sahneyi paylaşacak

Sitting Bull contre William F. Cody.

İki büyük ezeli rakip olan Oturan Boğa ve William F. Cody'den söz ediyorum.

Sitting Bull est une étoile dans le ciel de Buffalo Bill.

McLaughlin, şu an Cody ülkesindesiniz.

- Messieurs... en cet instant plein d'amitié, avec l'histoire fredonnant des notes harmoniques, Bill... c'est un plaisir pour moi... de vous présenter le chef Sitting Bull. Chef, j'ai le plaisir de vous présenter... l'illustre William F. Cody,

Beyler, dostlukla ve tarihi bir uyum sergilenen şu dakikalarda Bill, size Şef Oturan Boğa'yı takdim etmekten zevk duyarım.

Sitting Bull est réputé... pour scalper les gens dans leurs lits.

Bana pek de vahşi görünmüyor. Yine de bir tüfekle uyuyacağım.

Il semble que Sitting Bull n'aime pas son "relogement". Bien, quel est le problème?

Oturan Boğa, diğer Kızılderililer'le birlikte kalmak istemiyor.

Comment Sitting Bull a-t-il pu traverser?

Gülün bakalım çocuklar.

Bill, Sitting Bull arrive avec tout son groupe.

Biz yardım edeceğiz.

Sitting Bull est ici par la volonté... des Grands Esprits et, par leur volonté, il est chef.

Alacakaranlık baskını öyle mi? Aklınızdan geçen nedir?

Halsey... dis à Sitting Bull que Buffalo Bill dit... que ses feuilles peuvent bouger comme il veut, s'il sait... de quel côté souffle le vent.

Büyük ruhlar, ülkelerinin lideri olarak Oturan Boğa'yı seçtiler. Halsey, Bufalo Bill'in Oturan Boğa'ya şunları ilettiğini söyle rüzgarın ne yönde estiğini bildiği sürece yaprakları istediği yöne çevirebilir.

II n'est pas intéressé. Sitting Bull a l'esprit clair... et est prêt à négocier.

Oturan Boğa için tarih, ölüme saygısızlık anlamına gelir.

- Oui, oui. Sitting Bull veut des couvertures.

Oturan Boğa'nın aklı dingin ve anlaşmaya hazır olduğunu söylüyor.

Sitting Bull dit qu'un homme... ne peut jamais donner son visage.

Ayrıca fotoğraflarını da istiyor. Olmaz.

Burke vous l'a promis? Sitting Bull n'accepte plus les promesses des hommes blancs.

Oturan Boğa, babayla görüşene kadar burada kalacak.

Amène Sitting Bull et Halsey.

Uğraşmak zorunda olduğu bir Cumhuriyet Kongresi var. Bence parayı Oturan Boğa'ya verebiliriz.

Sitting Bull admire le grand cheval gris. Dis bonjour à Buffalo Bill. Le pauvre, il a peur.

Bu arada Şef'e söyle, dostluğumuzun bir göstergesi olarak iki haftalık maaşı peşin ödemeye karar verdik.

Soudain, les Indiens surgissent, dirigés par l'Indien le plus féroce de tous, le chef Sitting Bull!

Custer, dünkü Siyu saldırısının acısını hala çekiyor.

Sitting Bull utilise un vieux truc indien.

Custer, bunun bir ölüm kalım savaşı olacağını biliyor.

Sitting Bull dit que la bataille n'était pas ainsi. Sitting Bull n'était pas sur le champ de bataille.

George, diğer kızılderililer tarafından sırtından vurulur.

Assieds-toi et dis à Sitting Bull de s'asseoir.

Oturan Boğa'nın düşünceleri belli bir zamana göre işlemez.

Sitting-Bull prêche la guerre sainte...

Oturan Boğa kutsal savaş vaazları veriyor.

OU LA LECON D'HISTOIRE DE SITTING BULL

Ya da OTURAN BOĞA'NIN TARİH DERSİ.

Le chef Sitting Bull veut que vous parliez avec moi.

Adım William Halsey.

Ainsi, Sitting Bull c'est le petit, hein?

Arenayı dolduracak kadar büyük.

Les Grands Esprits ont choisi Sitting Bull... comme leader de cette terre.

Ayılar balın tadına bakar, yapraklar ise gökyüzünü yalar.

Ce que Buffalo Bill veut dire est que Sitting Bull est ici... pour revivre des moments de son histoire... et divertir des milliers de clients.

Halsey, Buffalo Bill diyor ki... Tercümana ihtiyacı yok.

Plus je pense à nous, moins je pense à Sitting Bull.

Margaret, ikimiz hakkında düşünüyordum.