English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Sophie

Sophie tradutor Turco

3,916 parallel translation
Mais quel rapport entre ce monstre et Sophie?
Ama bu canavarla Sophie'nin arasında ne gibi bir bağ var?
[Vernon Campbell] Stp, Sophie.
Vernon Campbell : Lütfen, Sophie.
Sophie est passée chez sa mère hier soir.
Sophie, dün akşam annesinin evine geri dönmüş.
Sophie vient de se connecter dans un cybercafé.
Sophie Campbell bir internet kafesinde çevrimiçi olmuş.
Nous allons programmer une rencontre avec lui dans la maison de Sophie.
Sophie'nin evinde bir buluşma ayarlayalım.
TV sait que ça parlera à Sophie.
GT, Sophie'nin bunu mantıklı bulacağını biliyor.
Campbell est arrivé, envoyez Sophie.
Campbell geldi. Sophie'yi yukarı gönder.
Sa soeur Sophie voudra te parler.
Kardeşi Sophie seninle konuşmak istiyor.
Dis à Sophie Deveraux que c'est d'accord.
Sophie Deveraux'ya anlaştığımızı söyle.
Et Sophie?
- Ya Sophie?
J'aime cet enfant de plus en plus.
Bu çocuğu her geçen an daha da sevmeye başlıyorum. Sophie, dinle.
Toi et Sophie?
Sen ve Sophie mi?
Tu tortures les sorcières, mais en coulisse, tu jouais les romantiques avec Sophie Deveraux.
O cadılara işkence ediyorsun, bununla da kalmayıp Sophie Deveraux ile Romeo ve Juliet'i oynayabiliyorsun.
Si Sophie ne t'a rien demandé, alors que vous étiez amants et qu'elle en avait besoin, qu'a-t-elle fait?
Demek Sophie, yardıma ihtiyacı olduğu zaman gizli vampir sevgilisine gitmedi. Peki ya ne yaptı?
Tu ne t'es jamais intéressée au sort des sorcières.
Hiçbir zaman cadıları umursamadın Sophie.
Sophie m'a dit que les sorcières avaient jeté un sort à son neveu, donnant l'impression qu'il devenait fou, pour distraire Kieran durant les préparatifs de la Moisson.
Sophie'nin söylediğine göre yiğeni Sean'a bir büyü yapmışlar. Yavaş yavaş aklını kaçırmasına neden olarak, böylece Hasat zamanı için planlarını sürdürürken Kieran'ın dikkatini dağıtmayı amaçlamışlar.
Sophie Deveraux.
Sophie Deveraux.
Seule Sophie a remis en cause la Moisson.
Sophie'den başka hiç kimse Hasat'ı sorgulamamıştı.
Même après la tentative de Sophie, on a rien soupçonné.
Sophie'nin durdurmaya çalışmasına rağmen hiçbir şeyden şüphelenmedik.
Sophie hurlait le nom de sa soeur, demandait de l'aide...
Sophie, kardeşi için bağırdı da bağırdı. Birisinden yardım bekledi.
Sophie avait donné tous les détails à Kieran.
Kieran, olayı tüm detaylarıyla Sophie'den öğrendi.
Cette histoire que Sophie Devereux a inventée, la lutte pour le quartier français, la guerre entre sorcières et vampires.
Sophie Deveraux'nun uydurduğu bu hikayenin amacı Fransız Bölgesi'nin kontrolünü sağlamaktan başka bir şey değildi. Vampirler ve cadılar arasındaki bu savaş sınırlar ile ilgili değildi.
Il y a huit mois, Sophie Deveraux et Jane-Anne, sa soeur, ont tout perdu.
8 ay evvel Sophie Deveraux ve ablası Jane-Anne her şeylerini kaybetti.
Si Sophie arrive à capturer Davina, elle peut ressusciter la fille de Jane-Anne.
Eğer Sophie Deveraux Davina'yı yakalayabilirse Jane-Anne'in kızını tekrar hayata döndürebilir.
Pour faire revenir sa nièce à la vie, Sophie se battra à mort.
Yiğenini hayata döndürebilmek için Sophie Deveraux ölümüne savaşacaktır.
Elles sont diaboliques, et ma vie est liée par la magie à Sophie Deveraux, ce qui n'est pas réconfortant.
Onlar kötüler. Ayrıca benim hayatım Sophie Deveraux'ya bağlı bir durumda. Bunun da beni hoşnut ettiği söylenemez.
Attends. Tu veux te servir d'elle pour désunir Hayley de Sophie Deveraux?
Yani Davina'yı Sophie Deveraux ve Hayley'nin bağını çözmek için kullanacak mısın?
Sophie nous a attirés dans cette ville sous de faux prétextes.
Sophie, bizleri buralara kadar yalan yanlış şeyler uğruna getirdi.
À partir de maintenant, notre accord avec Sophie Deveraux est nul et non avenu.
Bu dakikadan itibaren Sophie Deveraux ile olan ilişkimiz hiçbir önem taşımamakta.
Je ne vais pas te tuer, Sophie.
Seni öldürmeyeceğim Sophie.
Ses hommes ont pris Sophie.
Adamları Sophie'yi kaçırdı.
Un, délier votre amie Sophie pour qu'elle ne contrôle plus le sort de la femme qui porte mon enfant.
Bir, arkadaşın Sophie'nin bağını çözeceğiz ki çocuğumu karnında taşıyan kadının kaderini artık ellerinde tutamasın.
Je suis sûre que c'est ce lien avec Sophie.
Bunun Sophie ile ilgili olduğundan eminim.
On n'est pas du même côté, Sophie Deveraux.
Seninle aynı tarafta değiliz, Sophie Deveraux.
La malédiction prend racine dans Sophie.
Lanet, Sophie'nin bedeninde hayat buldu.
Tu t'occupes de Sophie Deveraux. Je me charge du reste.
Ben diğer adımı halledeceğim.
Une amie de Sophie.
Sophie'nin arkadaşıyım.
Sophie m'a demandé de te tenir compagnie en leur absence.
Sophie, herkes dışarıdayken yanına gelip sana göz kulak olmamı istedi.
Katie est morte avant que Sophie ait fini.
Sophie henüz büyüyü tamamlayamadan Katie öldü.
Sophie te faisait confiance.
Sophie sana güvenmişti.
Sophie Deveraux, une emmerdeuse.
Sophie Deveraux denilen baş belası cadı var.
- Quand je mettrai la main sur Sophie...
Sophie Deveraux'yu elime geçirdiğim vakit... Sophie değildi.
Agnes, Sophie, c'est du pareil au même.
Agnes'miş, Sophie'ymiş bana fark yapmaz.
Bonjour. Vous êtes sur la boîte vocale du docteur Sophie Miller.
Merhaba, Dr. Sophie Miller'ın telefonu.
Sophie?
Sophie?
Vous êtes sur la messagerie du Dr. Bonjour. Sophie Miller.
Merhaba, Dr. Sophie Miller'ın telefonu.
Vous vous demandez qui est Sophie Miller?
Sophie Miller'ın kim olduğunu merak mı ediyorsun?
Sophie Miller.
Sophie Miller.
N'en rajoute pas.
- Bizleri uğraştırma Sophie.
Que vas-tu faire, Sophie?
Şimdi ne yapacaksın Sophie?
- Bien.
Sen Sophie Deveraux ile ilgilen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]