Translate.vc / Francês → Turco / Staff
Staff tradutor Turco
204 parallel translation
Une douzaine de membres du staff ont accès aux documents classés.
Gizli belgelere erişim imkanı olan bir düzine insan olabilir.
D'après le commissaire aux affaires Indiennes, nommé Staff, vous avez travaillé pour la garnison de la base de Jicarilla, et vous connaissez les pistes et le gibier mieux que personne.
- Kızılderililerden sorumlu Staff adındaki komser ise... Jicarilla garnizonu için çalıştığınızı... iz sürmeyi ve avlanmayı herkesten iyi bildiğinizi söyledi.
ce n'est pas moi que le Staff offense, c'est tout l'esprit de l'expédition...
Kendi adıma değil, hoş bulmadığınız seferin ruhu adına...
- Quoi? Tu serais pas un chef du staff?
- Petrol keşiflerinden sorumlusun sen?
Vous connaissez mon staff?
Öğrencileri tanıyorsunuz.
En attendant, tout mon staff apprend le japonais.
Bu arada, ofisimdeki herkes Japonca öğreniyor.
Hélas, j'ai eu le staff de Primo...
Keşke edebilsem. Primo'nun adamlarıyla konuştum.
Quelqu'un de son staff?
Karıştırdığı haltları?
C'est comme si tout le staff voulait me mentir.
Sanki şey gibi... Personel bana yalan söylüyor.
Ça nous donnera du temps pour préparer le staff.
O konferansa hazırlanmamız için daha çok vaktimiz olacak.
Quel bonheur, le staff des soignants au complet.
Hemşire kadrosunun burada olması beni mutlu etti.
Nous étions parvenus à un accord pour protéger l'ensemble du staff.
Kadro seviyelerini koruyacak bir madde eklenecekti kontrata.
- Le staff médico-chirurgical...
- Hay Allah, cerrahi konferans. - Evet, cerrahi konferans.
Quand une école amène ses élèves au musée pour une visite sur le terrain, il y a un staff d'éducateurs aussi bien bénévoles que décents comme moi... qui reprend là où le travail en classe s'arrête.
Okulun biri öğrencilerini "gezi için müzeye getirdiğinde," "onları yetiştirilmiş eğitimciler" karşılar.
Quelqu'un du comté l'a appelé.
Bir tanesi Rice ilçesinden gelmiş. Ben şu anda oradayımBut the staff took messages, including one from a Rice County number.
Vous êtes du staff ou interne?
Personel için mi yoksa staj için mi?
Et j'ai pensé que tu pourrais peut-être me faire entrer dans le staff- - C'est le mieux que t'aies pu obtenir?
Ve düşündüğünde.... belki bana senatör veya başka biriyle görüşme olanağı tanırsın.
Alors que les actionnaires ont généralement bien accueilli le retour de Mr Wayne Le soutien manifesté par certains membre-clés du staff a été curieusement mitigé.
Şirketin birçok ortağı, Wayne'in dönüşünden memnun olurken,... Wayne cephesinin başlıca adamlarının soğuk tavrı dikkat çekti.
- Gunn, je pense que tu pourrais interviewer le staff des hôtels où les types sont morts.
Gunn, bu adamların öldükleri otellerdeki çalışanlarla görüşebileceğini düşünüyordum.
- Comme la moitié du staff. - Elle a passé - des appels personnels.
Otuz suçlunun taburcu formlarını bekleten iyi bir doktor.
Rentes importantes à vos ex-femmes, staff, comptabilité maquillée par votre ex-manager.
- Yalan falan değil. Eski karılarına ödediğin nafakalar, başarısız yatırımların ve menajerinin tecrübesizliği.
Les anciennes font partie de notre staff.
Kıdemli erler kadrolu sayılır. Pekala, bunların isim listesine ihtiyacımız olacak.
J'ai presque dû en parler au staff d'oncologie.
Az kalsın onkolojide tolantı yapacaktım.
- Elle ne fait pas partie du staff.
- Çalışanlar arasında değil, hayır.
Le rieur a menacé Serano au beau milieu d'une émission en direct. En même temps, il a apposé son logo en temps réel dans l'IA des caméras mais aussi dans les yeux des passants et du staff TV. Par la suite, alors qu'il fuyait les policiers arrivés en hâte, il a été vu par plein de personnes.
2 gün geçtiği halde polis bay Serano'nun nerede olduğunu bulamadı... hatta TV istasyonunun kameralarını hekliyor ve logosunu koyuyor... ortalık yerde siberbeyni olmayan iki evsiz hariç hiç kimse yüzünü görmemiş.
- Oui, ce sont les membres et le staff.
- Biz grup ve ekibiz.
Je vais être dans le staff de la demoiselle.
Gerek yok. Küçük hanımla birlikte turneye çıkacağım.
J'attends de mon staff qu'il soit concentré sur notre objectif.
Ekibimde olmak istiyorsanız ana görevinize odaklanmanız gerek.
Que ce soit en peinture ou en papier, nos dépenses ont augmenté avec notre staff.
Boya ve kâğıtta personelle birlikte giderlerimiz çok yükseldi.
Notre staff est au complet.
Yok, bizim kadromuz tamam.
C'est mon staff.
Benim personelim.
Ou devant des personne du staff de Celeste, ok? Taré!
Tamam mı ucube?
C'est pas juste le staff?
Sadece çalışanlar için değil, değil mi?
Mais votre staff vous a t-il informé que nous avions toujours des problèmes à régler?
Fakat çalışanlarınız, hâlâ halletmemiz gereken bazı sorunların olduğunu size bildirdiler mi?
Les studios font tout pour préserver leurs stars, mais se fichent de tout le staff autour.
Film şirketleri, oyuncularının haytalıklarını görmezden gelirler ama alt kademe yöneticilerini affetmezler.
Staff senior, rapport à la passerelle.
Tüm üst subaylar Köprü'ye rapor verin.
Seulement avec mon staff.
Sadece benim adamlarımı al. Tamam mı?
Ceux de mon staff aussi, probablement.
Muhtemelen izleniyorum.
Le personnel d'escorte qui était à bord, une patrouille aérienne de deux Cobras, et mon staff.
Trendeki personel, havadan koruma sağlayan iki Kobra ve benim kadrom.
Le président souhaite que cette action soit menée par le staff du Colonel Ryan.
Başkan, bu işe Ryan'ın örgütünün bakabileceği kanısında.
Je te le répète. Tout le staff de l'hosto est au complet.
Ve ben de sana diyorum ki, bütün hastane personeli yerinde ve iyi.
Je suis instructeur des forces amphibies au Command and Staff * à Quantico.
Quantico'daki Komuta ve Karargah Akademisi'nde amfibi harp eğitmeniyim.
[*] "Marine Corps Command and Staff College" école des marines, basée à quantico. Êtes-vous impliqués dans des dossiers sensibles?
- Hassas bir konuyla ilginiz var mı?
Obviously also the? related to staff but not as people believe.
Tabii, o da kişisel hayat, ama gerçekten herkesin düşündüğü kadar değil.
Michael Scannell, le chef du staff du député Pat Kelly.
Michael Scannell, Kongre üyesi Pat Kelly'nin personel şefi.
La première chose que je fais demain matin est de mettre le staff au courant des licenciements.
Sabah ilk işim, personele işten çıkarmalardan bahsedeceğim.
Tu sais, strictement parlant, c'est mon job d'étrangler le staff.
Biliyor musunuz, salakça konuşan elemanları boğazlamak benim işim.
Le Livre et les photos sont revenus. Mon staff a fait une chasse à l'homme et...
Yani, Wilhelmina'nın beni bu kadar etkilemesine izin vermemeliydim.
STAFF :
CERRAH :
Ici le staff comptait 50 personnes à l'époque.
Eskiden burada elli kişi çalışırdı.
Avec un staff de 3?
Üç kişiyle mi?