Translate.vc / Francês → Turco / Swiss
Swiss tradutor Turco
43 parallel translation
- Les pois font de jolis rideaux.
- Dotted Swiss perdeler için ideal.
- en la Banco Zurich Swiss.
-... pişman olmayacaksınız.
Je chercherais une Galaxy blue dans le parking du bowling du Chalet suisse.
Chalet Swiss bowling salonunun önündeki otoparkta mavi bir Galaxy arardım.
Va vider un de tes comptes suisses.
Dışarı çık ve Swiss Bank hesaplarından birisini boşalt bakalım
Banque Suisse... à Zurich, en Suisse.
Bank Swiss. Zürih, İsviçre.
J'ai un V. Mirich sur le Swiss Air 120 venant de Zurich.
Zürih'ten, Kennedy'ye 1204 sayılı SwissAir uçağında bir V Mirich var.
Vol Swiss Air 1204, des clandestins!
- SwissAir, 1204, yabancılar.
Je ne suis pas Robinson Crusoé.
Biliyorum ; ama kendimi "Swiss Family Robinson" filmindeymişim gibi hissediyorum
J'ai découvert une super crème hydratante.
Swiss Basic Nemlendirme Kremi işime yaramaya başladı.
Le BLU 250. Commanditée par la Swiss corporation pour faire sauter des montagnes en vue du passage des TGV.
Hızlı trenleri üretmek için dağları havayı uçurmakta kullanılan, İsviçre'lilerin yaptığı bir şey.
Tu avais un couteau suisse?
Yani, swiss army bıçağı ya da benzer birşey mi kullanmıştın?
Mais un couteau suisse aurait marché? - Que veux-tu faire, Parker?
Ama bir swiss army bıçağı kullanabilirdin, değil mi?
J'ai une montre suisse.
Bende Swiss saati var.
Les Swiss Rolls, par exemple. J'en ai mangé des tonnes.
- Bunlardan paket paket yerdim ben
Donnez-moi un téléphone et je parlerai aux Suisses.
Telefon edip, Swiss'le bir konuşalım.
Ce soir-là, j'avais remarqué qu'un des hommes avait mis une bouteille de Swiss Colony sur l'un des poteaux.
Çünkü o gece adamlarımdan birinin o çite bir İsviçre Konyağı şişesini ters taktığını fark ettim.
( La bande-annonce qui suit est approuvée pour tous les publics, sauf pour tous ces putains de fumeurs de Swiss Pole )
Sıradaki tanıtım her türden izleyiciye uygundur sadece kahrolası sigara tiryakileri dışında
Ma mémoire est aussi pointue qu'un couteau de Swiss Army.
Bak, hafızam hala çok kuvvetli.
Il est plus fiable qu'une montre suisse.
Söylentiye göre Swiss, saatlerini onun nabzına göre ayarlıyormuş.
- Vous voyez, Paul, pour Amy, si on n'a ni doctorat ni compte en Suisse,
- Görüyorsun, Paul. Amy'e göre doktorasi ya da Swiss bankta hesabi olmayanlar basarisizdir.
- Comme vous le voyez, on tourne mieux qu'une montre suisse.
Sizin de gördüğünüz gibi, Swiss marka bir saatten bile daha düzgün çalışıyoruz.
Suisse.
Swiss.
Ils sont forts, les Suisses.
İyi bir Swiss modeli!
Il veut que je bosse sur le contrat Swiss finance.
Önümüzdeki İsviçre finans anlaşması üzerindeki nasıl çalışacağımızı söyledi.
Je croyais que c'était un Bacon-Swiss.
Pastırma ve peynirli aldın sanıyordum.
- j'attendais pas... - Une montre Swiss Army, salaud.
İsviçre ordu saati, hergele.
K-swiss, je dois annuler ma présentation des MTV International Video Music Awards.
K-Swiss, MTV uluslararası video müzik ödüllerindeki sunucu görevimi iptal etmem gerekiyor.
"Swiss-miss-hap" artificiel.
Swiss-miss objesi.
Elle travaille à la Swiss Bank?
- İsviçre bankasında mı çalışıyormuş? - İsviçre bankasında mı çalışıyormuş?
La fille de la Swiss Bank blanchissait son fric.
İsviçre bankası temsilcisi Drum'ın parasını aklıyordu.
Omelette, avec Swiss et des oignons verts.
Peynir ve soğanlı omlet.
Des tapas et du chocolat Swiss Miss.
Üç yüz tane Nobel ödülü.
Mec, t'es un putain de Swiss Roll.
Jöleli bir rulosun sen.
Une liste de dépôts faits par Barnes Global sur un compte en Suisse.
Barnes Global tarafından açılan bir Swiss Bank hesabına yapılmış bir liste dolusu mevduat.
Le truc, c'est que les paiements effectués pour le compte suisse reflete les montants exacte de ce qui a été payé sur le compte de Pamela ewing.
Asıl nokta, Swiss hesabına yapılan ödemelerin tam miktarının Pamela Ewing'in güvencesiyle ödeniyor olması.
Un dentiste à Swiss Cottage?
Dişçi. Swiss Cottage'den. Ölmüş.
Sauf si cela concerne Lacey Swiss.
İsviçre peyniri dilimlemek hariç.
Tu sais quoi Miss Swiss?
Bak Donuk Diyarlı Kız.
Olga veut une nouvelle identité et 20 millions $ sur un compte suisse.
Olga yeni bir kimlik ve Swiss banka hesabına 20 milyon dolar istiyor.
C'est comme Swiss Family Robinson sauf qu'on est seul et qu'on ne s'appelle pas Robinson.
Çok sakinleştirici. - Kesinlikle öyle. Hemen döneceğim.
Ouais, c'est comme ça que la bibliothèque a fait.
Swiss Colony'deki patronum da.
- Tapas Swiss Miss!
- Üç yüz Nobel.
Le vol Swiss Air devait...
- Swiss Air'le gelmen gerekiyordu.