Translate.vc / Francês → Turco / Thumper
Thumper tradutor Turco
117 parallel translation
Et je suis Thumper.
Ve ben Thumper.
Thumper...
Thumper...
Je vois que vous avez rencontré mes amies Bambi et Thumper.
Dostlarım Bambi ve Thumber'la tanıştınız sanırım.
Tu n'aimes pas Pan-Pan?
- Thumper'ı sevmiyor musun?
Couché, Thumper.
- Hayır Thumper, otur.
Bas les pattes, Pan-Pan.
Gerile, Thumper.
Si on réveillait le Dr Poison et qu'on mettait...? Et qu'on coinçait Pan-Pan entre ses crochets?
Zehirli'yi uyandırıp Thumper adlı elemanı pençelerinin arasına salmaya ne dersin?
Thumper, à terre!
Thumper, yere yat!
Thumper, par terre!
Thumper, yat aşağı!
Thumper, à terre, nom de Dieu!
Thumper, çabuk yere yat!
Hé, Thumper!
Hey, Thumper!
Bambi, sois gentil avec Panpan.
Bambi sakin ol. Thumper'a iyi davran.
- Bonsoir, Panpan.
- İyi geceler Thumper.
Mon chat Thumper.
"Kedim Thumper." Thumper gri renkli beyaz beneklidir.
Thumper a 12 ans.
Thumper yirmi yaşındadır.
Salut, je suis Thumper, votre moniteur et je suis super cool.
Pekala çocuklar. Sizi gördüğüme sevindim. Adım Thumper.
Thumper?
Adı Thumper ( kodu mu oturtan ) mı?
Je ne sais pas s'il s'agissait de Paul ou Thumper.
Paul mü yoksa Katil mi anlamadım.
- Thumper?
- Katil mi?
J'en reviens pas de la façon dont Thumper est mort.
Katil'in öyle öldüğüne inanamadık.
C'est le cas s'il savait que Thumper prenait des analgésiques pour sauter.
Katil'in atlayabilmek için ağrı kesici aldığını biliyorduysa. evet.
C'est le registre du parachute de Thumper, n'est-ce pas, Monsieur?
Katil'in paraşütünün kaydına baktınız değil mi?
Euh, les caporaux Ramsey, Brinkman, et Thumper, bien sûr.
Onbaşı Ramsey, Brinkman ve Katil. O kıdemliydi.
Vous saviez tous que Thumper prenait des analgésiques pour sa clavicule.
Katil'in köprücük kemiğindeki çatlak için ağrı kesici aldığını biliyordunuz.
La fontaine dit que Ramsey s'est battu avec Thumper pour l'avoir fait suspendre.
Dedikoduya göre Ramsey, Katil yüzünden ceza alınca ona saldırmış.
La rumeur prétend que vous et Thumper vous êtes battus dans le hangar.
Söylenenlere göre sen ve Katil paraşüt odasında kapışmışsınız.
Mais Thumper était sous analgésiques et... il n'a pas eut le temps d'ouvrir le ventral.
Ama Katil ağrı kesici alıyordu ve yedek paraşütünü açacak zaman bulamadı.
J'ai trouvé celle-ci dans les affaires de Thumper.
Bunu Katil'in özel eşyaları arasında buldum.
Il a put donner à Thumper un parachute sale.
- Katil'e kirli paraşüt vermiş olabilir. - Ne dedin?
Qu'as-tu dis? Ramsey a pu donner à Thumper un parachute saboté.
Ramsey, Katil'e sabote edilmiş bir paraşüt vermiş olabilir.
Pourquoi est-ce que je ne crois pas que Thumper a été tué pour avoir dénoncé le pliage au colonel? - Où se trouve le ventral de Thumper?
Niye Katil'in Onbaşı Ramsey'nin paraşüt sarmasını şikâyet ettiği için öldürüldüğünü düşünmüyorum?
C'est le ventral avec lequel Thumper a sauté.
Bu Katil'in atlayış yaptığı yedek.
C'est dur de croire que Dave à tué Thumper pour une stupide suspension de 2 semaines, Monsieur.
Dave'in iki haftalık bir ceza yüzünden Katil'i öldüreceğine inanmak zor.
Thumper lui en fait bavé, Monsieur, mais pas plus qu'à nous.
Katil onun üstüne gitti efendim. ama hepimize yapardı.
Cela n'aurait pas dérangé Thumper, n'est-ce pas les gars?
Katil böyle şeyleri takmazdı değil mi?
Thumper vous en fait baver, caporal Dafelmair?
Katil senin de üstüne gelir miydi, Onbaşı Dafelmair?
Le premier à avoir atteint Thumper.
Katil'e ilk ulaşan.
Lorsque Thumper a découvert que vous souilliez l'uniforme En dealant de la drogue, il n'en a pas fait autant.
Katil, uyuşturucu satarak bu üniformanın şerefini lekelediğini öğrenince kabul etmedi.
À plus tard, Thumper. - Salut.
- Görüşürüz Thumper.
Thumper a été très occupé.
Evet, Thumper'ın bugün biraz işi vardı.
Tu étais avec ces enculés qui lançaient des pop-corn sur Thumper.
Dur biraz. Sen şu Thumper'a mısır atan serserilerin yanındaki kızsın.
Salut, Thumper. Quelle heure il est?
Thumper, saat kaç dostum?
Whiplash, Thumper, préparez votre équipement optique.
Whiplash, Thumper, optik malzemelerinizi hazır edin.
C'est comme détester Panpan.
Thumper'dan nefret etmekten farksız.
Toi et Dodie, ramenez Weevil chez lui.
Thumper, sen ve Dody, Weevil'i evine götürün.
Je m'appelle Thumper, non pas que ça t'intéresse.
Adım Thumper. Önemsediğini sanmasam da.
Pan-Pan! Bambi!
Thumper.
- As-tu vu Pan-Pan?
- Buralarda Thumper'ı gördün mü?
Thumper est gris et blanc.
Bazen kendi kuyruğu peşinden koşmayı sever.
Il était une patte de lapin vivante. [*] "Thumper" nom originale de "Panpan" le lapin dans Bambis. Thumper *!
- Katil mi?
Personne ne déteste Panpan.
- Kimse Thumper'dan nefret etmez.