Translate.vc / Francês → Turco / Waikiki
Waikiki tradutor Turco
96 parallel translation
Les visites médicales. Vous regretterez Waikiki.
Ögrenci ve pilotlarï muayene edip keske Waikiki'ye gitseydim diyeceksin.
Linus, regardez ce que je lui ai acheté pour la plage de Waikiki.
Bakın Waikiki Beach plajı için ona ne aldım.
Et Magnussen vient de s'échouer sur la plage de Waikiki.
Magnussen Waikiki sahilinde bulunmuş.
Et notre lune de miel, cette semaine inoubliable à Waikiki?
Peki ya balayımız, Waikiki'deki o harika hafta?
C'est plutôt pop-hawa : ï : en, non?
Biraz Waikiki tarzı, değil mi?
Je vous verrai sur la plage de Waikiki.
Seninle Waikiki plajında bulaşalım.
A l'Hôtel Waikiki à 17 heures 30 pour un cocktail.
- Waikiki Otel'de 17.30'da kokteyl içmek için buluşalım.
Elle a dit qu'elle me retrouverait sur la plage de Waikiki.
Benimle Waikiki plajında buluşacağını söylemişti.
- Où est la plage de Waikiki?
- Waikiki plajı nerede?
- Voilà l'Hôtel Waikiki.
- Şurası Waikiki Oteli.
- La plage de Waikiki est loin?
- Waikiki Plajı buraya yakın mı?
Mais ça ne fait rien. Nous quatre, on est sur la plage de Waikiki.
Fark etmez, çünkü dördümüz Waikiki Plajı'nda olacağız.
Vous séjournerez au nouveau complexe hôtelier de Waikiki...
Waikiki'nin merkezinde yepyeni Leisure lnn'de kalacaksınız...
Je trouvai Phil en train de vider une bouteille... avec une main plus tremblante qu'un pagne d'herbes à Waikiki.
"Phil'i tir tir titreyen elleriyle... "... bir şişeyi boşaltırken gördüm.
La femme de mon frère, la tentatrice de Waikiki.
Waikiki'nin kadın şeytanını.
Waikiki.
Waikiki.
Hôtel Haikiki, aloa?
- Aloha, Sheraton Waikiki.
Hôtel Haikiki, aloa?
Aloha, Sheraton Waikiki.
Fous-lui ton Waikiki kiki dans son rikiki.
Haydi, ona gizli kalça arası Waikikiki numarasını çek.
Je suis même parti seul en croisière à Waikiki. Elle en parlait tout le temps.
8 günlük gezi için Waikiki'ye tek başımıza gittiğimizde bile... hep gevezelik etti.
Je suis vraiment désolée de vous déranger à Waikiki, mais rappelez-moi s'il vous plait.
Seni Waikiki'de rahatsız ettiğim için özür dilerim. Lütfen beni ara.
"Waikiki Airlines, votre ticket pour le paradis."
"Waikiki Havayolları, cennete kesilen bilet."
Plage de WAIKIKI SALON DE BRONZAGE
WAlKlKl Sahili SOLARYUM SALONU
Votre oncle Al passe sa retraite à Waikiki.
Amcanız Al, hayatta ve Waikiki'deki bir bakım evinde gayet iyi durumda.
Une fois la toiture de Mme Mayer réparée, je m'envole pour Waikiki.
Bayan Mayer'in çatısını tamir ettikten sonra, Waikiki'ye uçacağım.
Ils ont trouvé que Waikiki ressemble trop à Las Vegas, mais ils adorent Kauai.
Waikiki'nin küçük Las Vegas olduğunu düşünmüşler o yüzden burayı, Kauai'yi, çok sevmişler.
SOUS LA BAIE DE WAIKIKI
WAIKIKI KÖRFEZİ'NİN AŞAĞISI
Les eaux de Waikiki sont riches de plus de 200 espèces de plantes.
Aslında, Waikiki suları iki yüzden fazla deniz bitkisi çeşidini barındırır.
Le corps d'une fille de 18 ans a été trouvé à Waikiki, ce matin.
Bu sabah Waikiki'de 18 yaşında bir kız cesedi bulundu.
6 h 15 du matin
ALA MOANA BULVARI, WAIKIKI SAAT 06 : 15 Baba?
MARCHE INTERNATIONAL WAIKIKI
ULUSLARARASI PAZARYERİ, WAIKIKI
Essaye donc Ailani à Waikiki.
Waikiki'deki Iolani's'i denemelisin.
La mère de Kaila a un magasin de vêtements à Waikiki.
Kaila'nın annesinin Waikiki'de bir butiği var.
Au centre de Waikiki. En plein jour.
Waikiki'nin göbeğinde, güpegündüz...
Les armes ont été utilisées à Waikiki, il y a un an, hold-up.
Aynı silahlar bir sene önceki Waikiki'de bir banka soygununda da kullanılmış meğer.
L'hôtel Pagoda, à Waikiki.
Waikiki'deki Pagoda Oteli.
En ce qui me concerne, il n'y a rien de moins exotique pour une lune de miel, qu'un hôtel à Waikiki, avec un orchestre de ukulélés.
Buralı olduğum için muhtemelen tarafsız olamıyorum ama lobisinde ukulele grubunun olduğu bir Waikiki otelinden daha az egzotik bir balayı mekânı düşünemiyorum. Neden?
Un appel anormal, une boutique de location de surfs à Waikiki.
Bir tanesi biraz garip geldi. Waikiki'deki bir sörf kiralama standı aranmış.
Des locaux qui avaient une boutique à Waikiki et enseignaient le surf.
Bunlar farklı plaj fatihleri, Danny. İnsanlara sörf yapmayı öğretmek için Waikiki'de dükkan açan yerlilerdi.
Waikiki, en plein jour, une fusillade sur la plage?
Waikiki'de güpegündüz plajda silahlı çatışmalara girmeler...
Saloni, tu as enlevé des jeunes à Waikiki hier. Où sont-ils?
Saloni dün Waikiki'den birkaç çocuk kaçırdın.
Impossible d'aller de là à Waikiki pour enlever ces jeunes...
Bahsettiğiniz çocukları kaçırmak için oradan Waikiki'ye gitmemize imkân yok.
Que voulez-vous dire? C'était le troisième à être arrêté pour ça dans la semaine, à Waikiki.
Waikiki'nin göbeğinde o hafta üçüncü alkollü araç kullanma vakasıydı.
Mais avec la cérémonie dans une plage privée près de Waikiki survenant dans 6 heures, elle a tout intérêt à régler ce petit couac qui menace son grand jour.
Waikiki'nin yakınındaki özel sahilde, 6 saat sürecek düğününü mahvedecek olan bu durumu düzelterek en iyisini yapacaktır.
CHAMBRE D'HOTEL DE MIKHAIL YURSKI - WAIKIKI C'est bon.
MIKHAIL YURSKY'NİN OTEL ODASI, WAIKIKI
- Waikiki?
- Waikiki?
C'est pas pour acheter des cartes Star Wars ou Waïkiki.
Star Wars ve ya Goofy kartları için bırakmadım parayı.
J'ai trouvé un chien égaré l'autre jour à Waïkiki.
Geçen gün Waikiki'de başıboş bir köpek buldum.
Tout le monde adore Waikiki, mais moi, ça m'énerve. Seigneur.
Tanrı'm!
On ira à Hawaï.
Waikiki'ye gideceğiz.
D'après le tour-opérateur, le bateau a quitté le port hier après-midi. À bord : 12 étudiants et deux membres d'équipage de Waïkiki.
Tur operatörünün dediğine göre tekne dün on iki üniversite öğrencisi ve iki mürettebatla limandan ayrılmış.