English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Francês → Turco / Wolf

Wolf tradutor Turco

1,222 parallel translation
Wolf m'a supplié de venir voir ses chiens à ma sortie.
Wolf, köpeklerini görmemi istemişti. Ben de öyle yaptım.
Je ne veux pas que les gens se fassent des idées sur Wolf et moi en prison.
İnsanların, Wolf'u cezaevinden tanıdığımı öğrenip, yanlış şeyler düşünmesini istemem. Oldu mu?
Attendez le retour de Wolff pour juger ou en parler autour de vous.
Bak, bir yargıya varmadan, kimseye bir şey söylemeden önce Wolf'un dönmesini bekle. Oldu mu?
- Je crois que c'est Wolf.
- Nasıl olmuş? - Aman, Tanrım!
- Je croyais qu'il était en taule.
- Sanırım bu Wolf! Oh, Tanrım! - Evet o!
- Je dis que Wolf... Wolf n'aurait pas dû rentrer.
Wolf'u asla göndermezlerdi evine.
Avant de comprendre ce qu'il avait appris, Wolf s'est retrouvé à l'ombre.
Öğrendiği şeyin ne olduğunu bile tam anlamadan, onu uyuşturucu satıcısı diye içeri attılar.
Wolf voulait vous le demander.
Wolf bunu soracaktı sana.
Il a démoli Wolf Forrester lors d'un combat à la prison.
İki hafta önce cezaevinde, Wolf'u bir dövüşte parçalarken izledim onu.
Je voudrais Wolf Creek, M. et Mme Burns, S.V.P.
Bana Wolf Creek'teki Burnsler'in evini bağlar mısınız?
Elle avait été élue Miss Wolf Creek dix ans plus tôt.
Yaklaşık on yıl önce, Wolf Creek'in güzellik kraliçesi seçilmişti.
Elle s'était présentée debout sur un cheval sans selle
Çoğu erkek olan yüz civarında Wolf Creek sakininin önünde ata eyersiz binmişti.
Deux Zantar, Bay Wolf, Ninja Commando,
Bu, iki Zantar, Bay Wolf ve Ninja Komando demektir.
Tu as lu l'histoire du garçon qui criait au loup?
Bart, "The Boy Who Cried Wolf"'`u hiç okudun mu?
Date stellaire 43997. Le capitaine Jean-Luc Picard du vaisseau de la Fédération Enterprise passe six jours prisonnier d'envahisseurs inconnus, les Borgs. Après l'avoir assimilé, on le force à attaquer Wolf 359.
Borg olarak bilinen işgalci güçler, yıldız tarihi 43997'de Federasyon yıldız gemisi Atılgan'ın kaptanı Jean Luc Picard'ı, altı gün kaçırıp cerrahi müdahaleyle değiştirdiler ve Wolf 359'da Yıldız Filosuna yapılan saldırıyı yönettirdiler.
J'étais sur le Saratoga à Wolf 359.
Ben Wolf 359'da, Saratoga gemisindeydim.
C'était hier le quatrième anniversaire du massacre de Wolf 359, le quatrième anniversaire de la mort de Jennifer.
Dün Kurt 359 katliamının dördüncü yıldönümüydü, Jennifer'ın ölümünün dördüncü yıldönümü.
La Société du Loup fournit le matériel de surveillance de la CIA.
Wolf endüstrileri CIA'e, dinleme cihazları yapıyor.
And then I went out with the Wolf Man. Ugh.
Ve sonra Kurt Adam'la dışarı çıktım.
Va les calmer et attends Wolf, qui va pas tarder.
Oraya geri dön, herifleri sakinleştir ve hemen oraya gelecek olan Wolf'u bekle.
T'envoies Wolf?
Wolf'u mu gönderiyorsun?
Sous l'évier.
Evet Bay Wolf. Lavabonun altında.
Vous fâchez pas, on a besoin de votre aide.
Hayır, Bay Wolf. Yanlış anladınız. - Size çok müteşekkiriz.
Mr Wolf, je veux pas vous froisser, je vous respecte, mais je suis mal quand on me gueule des ordres.
- Bay Wolf, dinleyin. Saygısızlık etmek istemedim. Size saygım sonsuz.
- Mr Wolf, faut que vous compreniez.
- Bay Wolf, şunu anlamanız gerek. - Winston.
Écoutez, le coup est parti tout seul.
Bay Wolf, silah patladı, tamam. Nasıl olduğunu anlamadım.
Mr Wolf, ça a été un vrai plaisir de vous voir travailler.
Bay Wolf, şunu söylemek isterim ki sizi iş üstünde izlemek büyük zevkti.
Ecoute, Wolf. Je veux faire un seul plan.
Pekala Wolf, bak ne yapacağız, tüm sahneyi tek çekimde almak istiyorum.
- Génial. Combien de temps?
Ne kadar sürer, Wolf?
Il faut ce qu'il faut.
Ne gerekirse yaparız. Ne kadar sürer Wolf?
Wolf!
- Wolf? - İki saniyecik, Wanda.
On parlait, avec Wolf...
Wolf'la konuşuyorduk da...
On n'attend pas Wolf?
Wolf'u beklememiz gerekmez mi?
Où est Wolf, bordel?
Wolf hangi cehennemde? !
Ça te fait rire?
Sen ne gülüyorsun Wolf?
Non, t'attends que Wolf aille gerber pour donner ton max!
Yok yok, sen koduğumun Wolf'unun kusacağı anı bekle! "Hah, şimdi iyi oynayayım" diye.
Ecoute, Wolf...
Dinle, Wolf...
On voit les déplacements. Wolf?
Pekala, şu ikili sahneyi halledelim artık.
- Des idées, Wolf? - Non.
- Wolf, söyleyeceğin bir şey?
Si Damian avait un bandeau comme celui de Wolf?
Damian'ın Wolf gibi göz bandı olsa nasıl olur?
Wolf, t'es prêt?
Wolf, bir çekime hazır mısın?
Ça te va, Wolf?
Sence nasıl, Wolf?
Je m'en fous de ma gueule!
Hey, wolf, yüzüm umrumda değil oğlum, tamam mı?
Combien de temps?
Ne kadar sürer, Wolf?
Ils vous aiment bien parce qu'ils croient que vous êtes l'ami de Wolf.
Wolf'un arkadaşı olduğunu düşünüp sevdiler seni.
- J'ignore pourquoi Wolf est mort.
Niçin öldüğünü bilmiyorum.
De Wolf Creek.
Wolf Creek'den. Erkek kardeşi Hollywood'a gitti.
Winston Wolf.
Aynen öyle. Ben Winston Wolf.
Tenez, Mr Wolf.
Buyurun Bay Wolf.
Loup solitaire!
- Lone Wolf!
Très bien.
- Çok güzel. Wolf?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]