Translate.vc / Francês → Turco / Ángela
Ángela tradutor Turco
4,469 parallel translation
Il n'y a pas vraiment plus à dire. Je ne peux partager plus d'informations que ce qu'Angela vous a déjà donné.
Angela'nın anlattıklarından başka bir bilgi verebileceğimi sanmıyorum.
Tu ne dois pas bouger!
Kıpırdamamalısın! - Angela?
Angela? Lâche-la!
- Bırak kadını!
Lâche-la.
- Çekil Angela!
Angela Lâchez-moi!
- Bırakın beni!
Quel genre de jeu joues-tu avec Larson?
Larson'la nasıl bir oyun oynuyorsunuz Angela?
Oh, écoutez... écoutez, Angela, je, je ne peux pas parler de ça.
Angela. Bunun hakkında konuşamam.
Angela : un combat rapproché?
Ne zaman yakın saldırıya uğrarım ki?
Angela, tout ton équipement photo et scanner ont été placés à coté de la table lumineuse.
Angela, tüm kamera ve tarama ekipmanlar ışıklı masanın yanına kuruldu.
Angela s'occupe de son ordinateur en ce moment.
Angela şu anda onun laptop'una bakıyor.
OK, écoute, je vais aller pousser Angela pour qu'elle m'obtienne plus d'infos de l'ordinateur de Mia.
Tamam, dinle, Angela'yı laptoptan daha fazla şeyler çıkarması için zorlayacağım.
Au mariage d'Angela.
Angela'nın düğününde giymiştim.
Il aime bien Angela Lansbury.
- Angela Lansbury'e garip bir ilgisi vardı.
Angela est l'actrice et la chanteuse.
Evet, Angela Lansbury aktrist ve şarkıcı.
- Soeur Angela madame.
- Rahibe Angela, leydim.
Qui veut donner 10 ducats à la croisade pour le voile de doeur Angela?
Haçlı Seferlerine yardım için kim Rahibe Angela'nın başörtüsüne 10 düka verir.
Je sais que vous avez de l'or, soeur Angela n'a que ses vêtements.
Altınınız olduğunu biliyorum. Rahibe Angela'nın sadece kıyafetleri var.
Je vous en prie, soeur Angela, montrez nous ce que vous avez.
Lütfen, Rahibe Angela, bize neyiniz var gösterin.
Soeur Angela!
Rahibe Angela.
Eminences, combien pour l'habit de soeur Angela?
Saygıdeğerler, Rahibe Angela'nın elbisesi ne kadar eder?
Et comme il a été écrit dans les chroniques de notre Vatican bien aimé, il est de mon triste devoir de signaler Soeur Angela.
Sevgili Vatikan'ımızın tarihçisi olarak üzülerek söylüyorum ki bahsedilen elbiseler ne yazık ki amacımızın çok dışında güzel bakirelerin üstünde kalmadı.
Angela et Hodgins sont en train de chercher un code en utilisant des analyses numériques.
Angela ve Hodgins, kriptolojik analizi kullanmak için bir tür kod arıyorlar.
Angela a dit que Pelant a trafiqué les feux.
Angela, Pelant'ın ışıkları hacklediğini söyledi.
D'accord, donc Angela a dit que Pelant avait éteint tout son réseau.
Tamam, Angela, Pelant'ın kendi ana bağlantısını kapattığını söyledi.
Angela m'a donné ce magazine.
Angela bana bu dergiyi verdi.
C'est - c'est triste, Angela.
Yazık olmuş, Angela.
Angela, tu as toujours ton fils.
Angela, oğlun hala duruyor.
Ici Angela.
Alo, ben Angela.
Angela.
Angela.
Merci, Angela.
Sağol, Angela.
Attends une seconde, Angela.
Bekle bir dakika, Angela.
Oh, Angela.
- Ah, Angela, ah.
Angela, tu viens de dire
Angela, daha yakın zamanda sen...
Laissez-les avec quelqu'un comme Angela.
Biriyle birlikte bırakamıyor musun? Angela.
Elle a des enfants.
Angela'nın da çocukları var.
Elle a des cockers anglais.
Angela'nın Cocker Spaniel köpekleri var.
Merci, Angela.
Teşekkürler, Angela.
Angela, Cailin est-elle là?
Angela, Cailin burada mı?
Que faites-vous Angela?
Ne yapıyorsun, Angela?
Oh Les remontants d'Angela
Angela'nın Seç Bir Tane'leri.
Angela.
- Adım Angela.
Angela.
- Angela.
Je déménage... chez Angela.
Taşınıyorum. Angela'nın evine.
Je ne connais même pas Angela.
Angela'yı tanımıyorum bile.
Tu l'as dit à Angela, je ne sais même pas qui c'est.
Angela'ya söylemişsin, kimin nesiyse artık.
Angela, vous devriez proposer des sandwichs sains.
Angela, sağlıklı atıştırmalıklar önermen daha doğru aslılnda.
Je ne peux pas aujourd'hui, Angela.
Bugün yiyemem, Angela.
La paroisse apprécie votre gentille donation, Angela.
Kilise bağışınızı takdir ediyor, Angela.
Angela?
- Angela mı?
Selon les rapports de police, Angela, alias Mlle Kitty, a été arrêtée l'année dernière pour racolage.
Polis kayıtlarına göre Angela, diğer adıyla Miss Kitty geçen sene tacizden tutuklanmış.
Les policiers l'ont arrêtée... ils ont laissé partir Tate.
Polisler Angela'yı yakalamış, Tate'i bırakmışlar.