Translate.vc / Francês → Turco / Özbek
Özbek tradutor Turco
33 parallel translation
Hazaras, Ouzbeks, Turkmènes, Tadjiks, Kirghiz, Nouristanis, Mongols, etc.
Hazari, Özbek, Türkmen, Tacik, Kırgız, Nuristani Moğol, vesaire vesaire.
J'ai eu une épouse ouzbek, qui est morte.
İki Azeri bir de Pakistan'lı karım var. Özbek olanı öldü.
Prison militaire ouzbèke
ÖZBEK ASKERİ ESİR KAMPI
Ils pourront ainsi repérer les troupes ouzbèques et prévoir des attentats.
Bu şifrelerle Sokolov, Özbek askerlerini izleyip terörist saldırılarını planlayabilir.
Celle-ci, avant que je ne la vole, appartenait à un colonel ouzbèque.
Ben çalmadan önce bu çanta Özbek ordusundan bir albayındı.
Ils contrôlent six têtes nucléaires que les Ouzbeks ont avoué avoir perdu il y a six mois.
Özbekler'in elinde olan 6 nükleer savaş başlığının kontrol şifreleriymiş. Özbek ve İstihbarat teyit etti. Başlıklar 6 ay önce kaybolmuş.
Un Kazakh et un Ouzbek!
Bir Kazak ya da Özbek!
- A deux pas de l'armée Ouzbek.
- Özbek ordusu için küçük bir kenar çizgisi.
Ces 3 individus étaient des intermédiaires dans une bande ouzbek dirigée par un certain Rukshan.
Bu üçü Özbek mafya lideri Javid Rukshan için çalışan orta seviyede mafya üyeleri.
- Un de nous, qui devrait avoir un rencard maintenant, pourrait éventuellement aller déguster un fabuleux dîner ouzbek tout en contemplant la chapelle de l'autre côté de la rue.
Yani, birimiz... Birimiz randevuya gidebilir. Güzel Özbek yemeklerinin keyfini çıkarabilir.
Yusuf Özbek.
Yusuf Özbek.
Yusuf Özbek?
Yusuf Özbek?
Il paie les Ouzbeks pour laisser les moteurs tourner, et la DEA pense qu'il utilise une route intérieure.
İşlerin yolunda gitmesi için Özbek'lere para ödüyor ve DEA da teslimatlar için kara yollarını kullandığını düşünüyor.
c'est un de ces trucs vous savez, que j'ai probablement...
- Bay Wilts, müsaade eder- - Bana bak lan! Patronuna bir telefon açarım kendini bir Özbek otobüs durağında ot bok satarken bulursun.
L'info vient de la CIA, qui surveille un blanchisseur d'argent ouzbek qui s'appelle Timur Ahmedov.
İstihbarat CIA'den geldi. Özbek kara para aklama işini yapan birisi Timur Ahmedov.
" la yourte Tahoe et la yourte Uzbek,
" Tahoe ve Özbek çadırlarımı,
C'est un ancien rebelle ouzbek spécialisé dans les bombes.
O bomba yapmada uzman eski bir Özbek asiymiş.
- de quelle race vous êtes!
- Özbek. - Özbek mi?
On serait au bar d'Ubezki, avec d'autres filles, au lieu de transpirer ici.
Burada götümüz terleyeceğine bir striptiz kulübünde Özbek kızlarla takılırdık.
Il a même invité les cinglés ouzbèkes.
Çılgın Özbek çocukları bile davet etti.
Personne ne les invite.
Çılgın Özbek çocukları kimse davet etmez.
J'ai couru dans toute la ville à la recherche d'amandiers sauvages ouzbeks, d'encre de calmar japonais, et d'une bougie en forme de Winston Churchill.
Yaban Özbek bademi, Japon mürekkep balığı mürekkebi ve Winston Churchill mumu bulabilmek için bütün şehri dolaştım.
Et ça ira pour les filles ouzbeks qui arrivent demain à Long Beach?
Kargo paketinin içinde limana giden 14 Özbek kız için yarın uygun mu peki?
"Selon les autorités Ouzbeks, le Père Aleksandr Nabiyev, un prêtre de de la région de Tashkent en Ouzbékistan"
"Özbek yetkililere göre, Özbekistan'ın Taşkent Bölgesindeki... "... yerel bir rahip olan Peder Aleksandr Nabiyev...
C'est une opération militaire ouzbèque.
Bu bir Özbek askeri operasyonudur.
Le peuple ouzbèque n'en a reçu qu'une fraction de sa valeur.
Özbek insanlar değerden ufak bir ekmek kırıntısı almıştı.
Les Forces Spéciales Ouzbèques ont fait état d'un raid à grande échelle sur l'enceinte.
Özbek Özel Kuvvetleri büyük çaplı kamp baskını rapor ediyor.
Le peuple Ouzbèque en a assez des promesses d'Anneca.
Özbek insanlar, Anneca'nın vaatlerinden yeterince sıkılmış durumda.
Il y avait cet Uzbek.
Biz Özbek vardı.
Il s'est excusé.
Özbek bir sürü özür diledi.
Uzbek suppliait, criait.
Özbek yalvarıyor, çığlık atıyor.
National Ouzbek qui a fait défection il y a 13 ans.
Özbek uyruklu, 13 yıl önce iltica etmiş.
Un Ouzbek? J'ai déjà eu affaire à ces vicelards de Russes.
Ozbek mi Ben bu sinsi Rus kopekleriyle ugrasiyordum.