English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / 06

06 tradutor Turco

909 parallel translation
Estou escrevendo desde as seis.
Saat 06.00'dan beri yazıyorum.
Liberdade e União, uma e inseparável, agora e para sempre!
"Özgürlük ve birlik, bugün ve sonsuza dek, tek ve birbirinden ayrılmaz." Altyazı Çevirisi Bülent ATUK Ankara - 09.06.2005
Eu não estou mentindo para mim antes de 06 : 00.
Altıdan önce yatağa giremedim.
São quase 6 da manhã.
Saat neredeyse 06.00.
Ás 06.00 horas "
Saat 06 : 00'da. "
Mas quando abri os portões às 6 da manhã, como ele me pediu, Lá estava ele, sentado nessa cadeira.
Fakat bu sabah saat 06 : 00'da kapıları açtığımda, onun bana söylediği gibi, orada, şu sandalyede oturuyordu.
Último dia, 06.30 Horas
Son gün, saat 06.30
Se não atacássemos amanhã às 06.00, constituía um tribunal militar aqui mesmo!
Yarın saat 6'da saldırıyoruz, yoksa cephede seni mahkeme ederim.
PRAIA DE OMAHA 06h32
OMAHA PLAJI SAAT 06 : 32
PRAIA DE UTAH 06h44
UTAH PLAJI SAAT 06 : 44
PRAIAS DE GOLD E DE JUNO 06h49
GOLD - JUNO PLAJLARI SAAT 06 : 49
PRAIA DE SWORD 06h53
SWORD PLAJI SAAT 06 : 53
A Resistência Norueguesa vai atacar aquelas peças às 06 : 30.
Norveçli direnişçiler tam 06.30'da saldırıya geçecekler.
O que significa que só entram no fiorde depois das 06 : 55, e antes das 07 : 05. Major Adams.
Tabii bu da fiyorda 06.55'ten erken... 07.05'ten ise geç girmeyeceğiz demek.
Querem que ataquemos às 06 : 30 horas.
Saat 06.30'da saldırmamızı istiyorlar.
Vão partir daqui às 06.00 horas e aterram em Ádem para reabastecer.
Saat 06 : 00 da ayrılacaksınız ve yakıt için Aden'e ineceksiniz.
- Florença às 06 : 00 horas.
- Floransa'da, saat 06 : 00'da.
Há uma coisa que tenho que fazer primeiro.
birşey var 157 00 : 11 : 06,600 - - 00 : 11 : 08,640 Tamam acele etme.
Ele tem que fazer as decorações... e a mesa de jantar arrumada até às 06 : 00.
Süsleri getirecek ve yiyecekler ve masa 6 : 00'da hazır olacak.
Entrarão de novo ao serviço às 06 : 00 horas da manhã.
Baylar, yarın sabah 6'da görev başında olacaksınız.
Queria 300 cartuchos da.30-06.
.30-06 modelinin 300'lüğünden alabilir miyim?
Tire essa bala daí de dentro e veja se não é minha.06!
Kurşunu bulduğunda görürsün benim mi değil mi?
São mesmo 37 libras e 6 pence?
Fiyat gerçekten 37.06 mı?
A balística deve concluir que o tiro foi com uma 30.06.
Balistik masası kurşunu inceliyor. 30-06 tipi bir tüfek olduğundan eminiz.
Vestia calças brancas camisa azul clara, casaco ou camisola castanha, luvas escuras e leva uma mala clara que podia conter uma 30. 06.
Son görüldüğünde üzerinde krem rengi pantolon açık mavi gömlek, kahverengi ceket ve koyu eldivenler vardı. Büyük bir ihtimal içinde 30-06 tipi bir tüfek olan kahverengi bir bavul taşıyordu. Aranmakta...
Um cartucho 30. 06.
30-06'lık mermi kovanı.
A balística deve concluir que o tiro foi com uma 30-06.
Kurşun balistikte incelendi. 30-06 olduğuna eminiz.
Vestia calças brancas, camisa azul clara, casaco ou camisola castanha, luvas escuras e leva uma mala clara que podia conter uma arma 30-06.
Son görüldüğünde, kahverengi bir pantolon mavi bir gömlek, kahverengi bir ceket, koyu eldivenler giyiyordu. Kahverengi bir valiz taşıyordu bir olasılıkla 30-06 bir bir tüfeği olmalı. Aranmaktadır...
Um cartucho 30-06.
Bir kurşun kovanı 30-06.
O camião do fornecimento só chega às 6 horas.
Hayır, efendim. Malzeme kamyonu saat 06 : 00'dan önce hazır olmayacak.
Deixem os detalhes para cada comandante, mas eu quero todo e qualquer macaco naquela lista no Centro de Recondicionamento até amanhã às 6 horas da manhã.
Ayrıntılar ferdi komutanlara bırakıldı, fakat listedeki tüm maymunların saat 06.00'a kadar yakalanmasını ve yenileme merkezine teslim edilmesini istiyorum.
Uma 30-06.
306
Já passa das seis e meia, Karen.
Biliyor musun, saat 06 : 30'u geçti, Karen.
E depois esta coisa acorda-me às seis da manhã, a coçar aquela orelha, a coçar, a coçar, a coçar, sempre a mesma orelha.
Ve bu beni sabahın 06 : 00'sında uyandırdı. Şu kulağı tırmalıyordu. Tırmala, tırmala, tırmala, hep aynı kulak.
A corrida para as praias. 6h30 para os americanos, 7h30 para os britânicos e canadianos.
Amerikalılar 06 : 30'da Britanyalılar ve Kanadalılar ise 07 : 30'da karaya çıkacaktı.
Eu acho que podemos tomar uma bebida às 6 : 30 no Hiltom amanhã
Sanırım bu kokteylleri yarin saat 06 : 30'da Hilton'da yapabiliriz.
Anda ali um maníaco com uma 30-06.
Dinle, dışarıda eli silahlı bir manyak var.
Exijo que as reparações estejam concluídas até às 06 : 00 de amanhã.
Onarım çalışmalarının yarın sabah saat 6 : 00'a kadar bitmesini istiyorum.
ROMA 6 de JUNHO - 06h00m
ROMA 6 Haziran-06.00
Sâo 6.03h, Hora oriental de Verâo.
Yerel Zaman aralığına göre saatler 06 : 03'ü gösteriyor.
Às 6 : 00 da manhã?
Sabahın 06 : 00 da mı?
Major Barton, voo para a Alexandria às 06.00 horas de amanhã, Robinson.
Binbaşı Barton, İskenderiye'ye gidin yarın 06 : 00'da, Robinson.
Cobertura, chegada às 6 : 15.
Malikâneye yaklaşık varış süresi : 06.15 olacak.
- Alerta! Pelotão a 0.06!
Dikkat edin. 0.06 yönünde.
06.00 em vez de 03.00.
03 : 00 yerine 06 : 00.
Pode explicar a eliminação da sua conta de utilizadora em 23 / 06 / 73?
Kullanıcı hesabının 1973 yılı 23 Haziran'da kaldırılmasının sebebini açıklayabilir misin?
Não te esqueças, 06 : 00.
Sabah 6'da kalkıyoruz.
Às 06 : 30h, tem encontro com o professor Von Eisenberg.
- Psikiyatistiniz. - Evet.
Traz o bebé.
le 12 00 : 01 : 04,600 - - 00 : 01 : 06,500 Hank'a söy... bir daha asla... Bebeği getir.
HORA ACTUAL :
Saat : 06 : 30
Cuidado!
Dikkat et. 06 yonunden geliyorlar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]