English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Ace

Ace tradutor Turco

723 parallel translation
- Tenho pena que não conhecesses a Ace Hanna.
- Aca Hanna'yı hiç tanımamış olman ne kadar kötü.
- A Ace sentiu-se tão mal que me adoptou.
- Ace vicdan azabı duydu ve beni evlat edindi.
A Ace dizia : "Não corras riscos desnecessários". " Não confies em ninguém.
Ace derdi ki : "Gerekmedikçe risk alma, kimseye güvenme ve karşılğını almadan kimseye iyilik yapma."
A Ace viveu para saber que tinha razão.
Söylediklerinin doğruluğunu anlayacak kadar uzun yaşadı.
Uma tal Ace Hanna costumava dizer : "Não faz mal nenhum ter mais um ás na manga".
Ace Hanna adında birisi hep şöyle dermiş : "Fazladan bir as, göz çıkarmaz."
Tu e a Ace Hanna não teriam durado muito como sócios.
Düşünüyorum da sen ve Ace Hanna uzun süre ortak olarak kalamazdınız.
Não creio que a Ace tivesse tido muitas opções.
Ace'in fazla şansı olduğunu sanmıyorum.
Ace Hanna estaria orgulhosa da tua maneira de pensar.
Ace Hanna olsaydı, planınla gurur duyardı.
Cada dia te pareces mais com Ace Hanna.
Gün geçtikçe Ace Hanna'ya benziyorsun.
Parece que a história de Ace Hanna era a sério.
Şu Ace Hanna hikâyen gerçek gibi görünüyor.
O Ace também o tinha, Joe.
Ace kadar, Joe.
Esse foi o seu erro.
Bu Ace'in zayıf tarafıydı.
Quero que você ace...
Bunu almanı istiyorum.
- Ace, já não fazes mais nada.
- Evet Ace, bu kadar yeter.
Vamos lá, Ace.
Hadi gel, Ace.
Achas que foste aprovado, Ace?
Sence iyi bir şey mi yaptın, Ace?
Claro que foste, Ace.
Tabii ki sen yaptın, Ace.
- Olá, Ace.
- Merhaba, Ace.
Como estás?
- Nasılsın? - Nasılsın, Ace?
Cuidado com a cabeça.
Kafana dikkat et, Ace. İşte burası.
Senta-te aqui.
Şuraya otur, Ace.
Deixaste-a muito feliz.
Onu çok mutlu ettin, Ace.
Entendes, agora?
Şimdi anlıyor musun, Ace?
Acho que ela te vai entender.
Ama öyle sanıyorum ki senin tarzını yakalayacaktır, Ace.
Calma, Ace.
Sakin ol, Ace.
- Cuidado com a cabeça, Ace.
- Kafana dikkat et, Ace.
Já pensou como vai afectar os outros homens se eles descobrem que o herói deles, o Ace Gruver, anda a sair...
Hiç akılda olmayan Ace Gruver gibi bir kahramanın böyle bir şey yaptığının ortaya çıkmasının nelere yol açabileceğini- -
- És tu, Ace? - Sim.
- Sen misin, Ace?
Isto é que é vida, Ace.
Hayat bu, öyle değil mi Ace?
Ace, desculpa. Detesto incomodar-te.
Ace, affedersin rahatsız ettim.
- Ace, tenho estado à tua espera.
- Ace, ben de seni bekliyordum.
Até logo, Ace.
- Görüşürüz, Ace.
- Ace, olha para isto.
Sakin ol. - Ace, şuna bak.
Eu chamo a polícia, Ace.
Ben polise haber vereyim, Ace.
Não há aqui polícia.
Ace, etrafta hiç polis yok.
Estão-nos a ajudar, Ace.
Birileri yardım ediyor, Ace.
- Bill, aquele não é o Ace Gruver?
- Bill, bu Ace Gruver değil mi?
Ace Gruver?
Ace Gruver?
Toma o comando.
Kumandayı al, Ace.
O ás aposta.
Ace bets.
Agora tenho ases.
Now, I'm ace high.
- Ases.
- Ace checks.
Importa-se que eu vá visitar a sua Senhorita?
Hey, Ace, senin şu hatuna yazılsam bozulmazsın değil mi?
Ace!
Ace!
Lamento não o ver, Ace.
Seni kaçırdığım için kusura bakma Ace.
- Viu o Ace Bonner?
Ace Bonner'ı gördün mü?
Ace Bonner!
Ace Bonner!
Posso fazer, rapaz. Ace, você nunca falhou... não quando vai custar o meu dinheiro.
Bana paraya mal oluyorsa hiç ıskalamazsın zaten Ace.
Sim, Ace e eu somos assim.
Ben ve Ace.
Fui ao rancho à procura do Ace... e alguém transformou o lugar, em extração de cascalho.
Çiftliğe gidip Ace'e baktım. Biri orayı taş ocağına çevirmiş.
Até breve, Ace!
Hoşçakal, Ace.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]