English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Amish

Amish tradutor Turco

313 parallel translation
- São "amish".
Onlar Amish.
O John diz que são "amish".
- Evet, teşekkürler. - John sizin Amish olduğunuzu söyledi.
Foi identificado pelo miúdo "amish".
Onlardan biri. Amish oğlan onu tanıdı.
Foi-se embora com a mulher "amish", não foi?
Amish kadınla birlikte gitti, değil mi?
O problema é que a seita "amish" não vive no século XX, não pensa à maneira do séc.
Sorun da bu. Amishler 20'inci yüzyılda yaşamıyorlar.
Se os "amish" têm o seu homem, vai ter de esperar para o encontrar.
Amishler adamı saklıyorlarsa, bulmak hiç de kolay olmayacak.
O problema é que em cada 3 "amish" daqui, um chama-se Lapp.
Bu civardaki her üç Amishden birinin adı Lapp.
E aqui no distrito de Lancaster temos para cima de 1 4.000.
Ve sadece bu bölgede 14,000 Amish yaşıyor.
Mas como os "amish" não têm telefone, não saberia a quem telefonar.
- Evet, belki... Ama Amishlerin telefonları olmadığına göre kimi arayacağımı bilemiyorum.
Tenho ar de ser "amish"?
Amishe benziyor muyum?
Sei que ele está com os "amish".
Amishler ile birlikte olduğunu biliyorum.
Nós somos como os "amish".
Aslında bizler de Amishler gibiyiz.
Cuidado, que os "amish" não gostam de fotografias, mas podem tirar uma ou outra à sucapa.
Amishlerin resimlerini çekerken dikkatli olun çünkü hoşlarına gitmez.
Ouviste o que aquele "amish" me disse?
Amish adamın bana ne dediğini duydun mu?
As nossas roupas são amish.
Bunlar Amish kıyafetleri.
Estou novamente com problemas na fazenda amish.
Yine sorun çıktı Amish çiftliğinden aradılar.
Não aguento o jeito como ele protege os amish.
Şu Amishler için kendini parçalamana deli oluyorum.
Metade da cidade quer os amish longe daqui.
Kasabanın yarısı Amish'lerin gitmesini istiyor.
Amish?
- Amish mi?
Uma vez estava a vender maconha para um Amish, vocês sabem, eles têm barba...
- Bir keresinde basima gelmisti. Amis'in tekine esrar satiyordum. Bilirsiniz, su biyiksiz sakali olan tipleri.
Eu não disse Amish ou Buda.
- Amis Budist falan demedim.
Os meus pais levaram-me ao país dos Amish, o que, para um miúdo, ver um monte de gente que não tem carro, televisão ou telefone, significa dizer : " E então?
Ailem beni amişlerin bölgesine götürmüştü, ki bir çocuk için bir avuç araba ve telefon kullanmayan, televizyon izlemeyen birtakım insan olarak gelirler. " Ne var yani?
És um amish, meu caro, até ao final da semana. Ouviste? !
Bu hafta sonu boyunca bir amiş olarak yaşayacaksın.
- Amish.
- Amiş.
- A viagem à região Amish.
- Amish köyüne gittiğimiz gezi.
Aquelas coisinhas parvas Amish, que tu achas que dão com tudo.
Her şeye uyduğunu sandığın, eski moda Amish tipi olanlara.
Isso é por causa do teu passado como Amish.
Bu muhtemelen senin Amish geçmişin yüzündendir.
Talvez seja por seres Amish.
Belki de Amish olduğundandır.
- Não sou Amish, na verdade.
Ben aslında Amish değilim.
Não, menino Amish.
Hayır, teknoloji düşmanı.
Brimfield é uma comunidade Amish.
- Brimfield bir Mormon topluluğudur.
Ele é Amish?
- O bir Mormon mu?
Nós Amish exigimos mais de nós mesmos
Biz Mormonlar, normalden çok iş yaparız.
Como lhe disse, nós Amish fazemos o que vocês fazem mais metade 10 jogadas?
Sana söylediğim gibi, biz Mormonlar herşeyin 1,5 kat daha zorunu yaparız. 10 el mi?
Olá, viu um Amish grande na casa dos 40 anos, por aqui? Robusto, meio amigável? Um bocado estúpido?
Buralarda irice bir Mormon gördünüz mü... 40 yaşlarında, tıknaz, dost canlısı?
Ish, lembras-te daquela coisa da fé do centurião e tu salvares o povo Amish?
Hani şu Mormonlar'ı kurtarmakla... ilgili askerin inancı vardı ya?
"Os amish, amigos ou inimigos?"
"Aşırı dindarlar, dost mu düşman mı?"
O quê, agora somos atracção turística?
Peki biz Amish gibi miyiz artık?
Deixa a conversa comigo. Sei tudo sobre ser Amish.
Sen karışma, ben Amishler hakkında gereken her şeyi biliyorum.
Os Amish não usam alianças.
Amishler nikah yüzüğü takmaz.
A nossa é das poucas comunidades Amish da antiga ordem.
Bizimki, ülkedeki eski düzen Amish topluluklarının son örneklerinden biridir.
São as comunidades fechadas dos Menonitas, ou Amish.
Bu da bizi, dışa kapalı Mennonitler veya Amishler'e yöneltir.
Claro que, como sabe, Samuel, preferimos negociar convosco, os Amish.
Biliyorsun Samuel, biz daima Amishler'le iş yapmayı tercih ederiz.
Por isso gostamos tanto de negociar com os Amish.
Amishler'le iş yapmayı sevmemizin nedeni bu zaten.
Um Lincolnzinho Amish?
- Amish Lincoln desek?
Digam-me : que mais pode uma jovem Amish pedir?
Şimdi söyleyin. Bir Amish kızı başka ne isteyebilir?
É um rapazinho "amish" tão giro!
Ah, ne kadar tatlı bir oğlan çocuğu.
Bem-vindos à região dos "amish".
Amish ülkesine hoş geldiniz.
Não estou a falar de Budas ou de Amish.
- Ben Budist veya Amislerden bahsetmiyorum. Normal insanlardan bahsediyorum.
Um amish!
Amiş. Anladın mı?
Os Amish, claro.
Tabii ki Amishler.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]