Translate.vc / Português → Turco / Annapolis
Annapolis tradutor Turco
172 parallel translation
Ele foi para Annapolis. O Coors tinha esta beleza de menina à espera dele em Boston de quem estava sempre a falar, Claire.
- Coruse'u Boston'da güzel bir kız bekliyordu
Realizou o que nos ensinou na Academia de Annapolis :
Annapolis'te öğrettikleriniz şimdi gerçekleşiyor :
Vou fazer uma coisa que não faço desde Annapolis.
Şimdi Annapolis'te olduğumuz zamandan beri yapmadığım bir şeyi yapacağım.
ANNAPOLIS, MARYLAND 1765 15 anos depois Três anos ao leme do Mary Rose.
ANNAPOLİS, MARYLAND 1765 ( ON BEŞ YIL SONRA ) 3 yıl Mary Rose'un dümenindeymişsiniz.
ANNAPOLIS, MARYLAND 29 DE SETEMBRO DE 1767
ANNAPOLİS, MARYLAND EYLÜL 29, 1767
"Acabados de importar no navio Lord Ligonier, Capt. Davies do Rio Gambia, para serem vendidos em Annapolis na próxima quarta-feira, 7 de outubro um carregamento de escravos com boa" saúde ".
"Kaptan Davies'in Lord Ligonier gemisinden yeni çıkan Gambiya Nehri'nden gelen, Annapolis'te, 7 Ekim Çarşamba günü satılacak olan bir kargo dolusu, sağlıklı köle."
Eu roubei um grande pedaço de caramelo aos brancos, em Annapolis.
Annapolis'ten bir somun şeker çaldım.
- Gostaste da viagem a Annapolis?
- Annapolis yolculuğunu beğendin mi?
Ouvi dizer que consegues voar daqui até Annapolis e de volta aqui.
Duydum ki, buradan ta Annapolis'e uçup geri geliyormuşsun.
Para um sitio chamado Annapolis.
Annapolis denilen bir yere.
Aqueles rapazes que forem mais dedicados seguem depois para West Point, Annapolis ou para a Academia da Força Aérea, onde...
Kendini adayan çocuklar sık sık West Point'e, Annapolis'e ya da... Hava Kuvvetleri Akademisi'ne kabul edilirler, orada...
Andei em Annapolis com esse homem.
O adamla Annapolis'te beraberdim.
Annapolis, Classe de 1971.
Annapolis, 71. dönem.
Descobrimos um dumas bombas de gasolina em Annapolis.
Annapolis'te bir benzin istasyonunda bir tane bulduk.
Um paquete de um hotel em Annapolis.
Annapolis'teki bir otelden bir oda hizmetlisi.
Eu estudei em AnnapoIis, por amor de Deus.
Annapolis'e Christ'in hatırı için gitmiştim.
Academia Naval dos EUA Annapolis, Maryland
ABD Deniz Akademisi Annapolis, Maryland
Houve Annapolis, Vietname, e por aí fora.
Askeri okul, Vietnam ve sonrası.
"Krusty Visita Familiares em Annapolis, Maryland."
"Krusty Annapolis, Maryland'de Akrabalarını Ziyaret Ediyor."
Uma semana antes do primeiro roubo ao Annapolis Savings Loan.
Annapolis Kredi Bankası'ndaki ilk soygundan bir hafta önce.
Annapolis.
Annapolis.
Para ele, você é Annapolis, Harvard, especialista em teoria,
Ona göre sen Annapolis'li, Harvard'dan teori uzmanısın.
Andámos na Academia juntos.
Annapolis'e birlikte gittik. - Memnun oldum, Joanie.
Annapolis? Muito bem.
Annapolis`te değil mi?
Ele vai para Annapolis.
- Hava Akademisine gidecek. Belki.
Em Annapolis vão querer ver estas notas.
- Annapolis sınavı değerlendirecektir.
Estou - me nas tintas para o resto períodos intermédios, notas, Annapolis, o teu pai...
Şu an daha önemli bir şey düşünemiyorum. Vizeler, notlar, Annapolis, baban...
Annapolis terá sorte em receber-te.
Annapolis senin gibi bir öğrencisi olacağı için çok şanslı.
- E sobre Annapolis?
- Ya Annapolis?
- Eu não concorri para Annapolis.
- Annapolis'e başvurmadım.
Ele foi para Annapolis.
Annapolis'e gitmişti.
Lembras-te de Annapolis?
- Annapolis'i hatırladın mı?
- Mandei-o a Annapolis.
- Annapolis'e gitti.
- Quem? - Alguém de Annapolis. É o que diz a identificação dele.
- Annapolis'ten ona benzeyen birinin, her neyse.
Contrataram o Bruce DiBiago para pressionar em Annapolis.
Sendika, Annapolis'teki lobi çalışmaları için Bruce DiBiago'yu işe almış.
Quantos votos conseguimos em Annapolis?
Annapolis'te ne kadar oy eksiğimiz var Frankie?
- Tenho, na Câmara Municipal e em Annapolis.
Şehir Meclisinde etkiliyim, Annapolis'de de etkiliyim.
O sindicato contratou o Bruce Dibiago para interceder por eles em Annapolis.
Geçen altı ayda sendika, lobi yapmaları için Annapolis'teki... Bruce Dibiago'nun adamlarını tuttu.
Se fores a Annapolis pedir o raio do canal, voltarás de mãos a abanar.
Kanal için Annapolis'e kadar gittin elinde verdikleri s.kten başka bir şey almadan geri döndün.
Ele é filho de um herói... graduou-se em primeiro em Annapolis, na Escola Governamental de Havard.
O bir savaş kahramanının oğlu. Annapolis'teki Harvard Yönetim Okulu'nu birincilikle bitirdi.
Com a actual situação financeira da cidade? Temos poucos amigos em Annapolis. Fizemos tudo o que podíamos por enquanto.
Annapolis'teki az sayıda arkadaşımızla şu an ki şehrin mali yapısı sanıyorum bu konuda çok bile konuştuk.
Não sei como vocês fazem, mas tentamos esquivar-nos a um soco ou dois e não apanhar com todos.
Siz şehirli çocuklar bu işi nasıl yapıyorsunuz bilmiyorum. Ama biz Annapolis'te, bazı davaları çözmeye çalışırız. Hepsine birden bakamayız.
Retire outros 200 milhões de fundos federais do seu orçamento, e outros 75 em despesas de equipamento, mais os milhões federais secretos que vêm de Annapolis.
Bütçenize aktarılacak 200 milyon doları şehir harcamaları için verilecek 75 milyonu ve buna ilave olarak da Annapolis'ten aktarılacak milyonlarca adı konmamış parayı.
O Tenente Brian McAllister se formou em 3 % lugar em 1997, em Annapolis.
" Teğmen Brian McAllister, Annapolis'ten 1997 yılında, sınıf üçüncüsü olarak mezun oldu.
"Annapolis, Maryland."
Annapolis, Maryland.
Ontem ao meio-dia, Annapolis.
- Dün öğlen, Annapolis'te.
Violada em 10 de Fevereiro de 2001, no Admiral's Bay Hotel em Annapolis.
10 Şubat 2001'de Admiral's Bay Oteli'nde tecavüze uğramış.
"A vítima visitava Annapolis... " para se inscrever num programa de estudos... "na Saint John" s. "
Kurban, Annapolis'e Saint John's'ta yüksek öğrenim programına katılmak için gelmişti.
Ligue para polícia de Annapolis.
- McGee! Annapolis Polisi'ni ara.
Vai para Washington.
Annapolis'deki tanıdıklarımı ararım.
Repetiu o primeiro ano em Annapolis.
Donanma Akademisinden ilk yılında atıldı.