Translate.vc / Português → Turco / Ass
Ass tradutor Turco
386 parallel translation
- Que os enforquem a todos!
- Hepsini assınlar!
- Uma ova que esteja satisfeito!
- Tatmin oldum dersem beni assınlar!
Apodrecerão no cárcere!
Umut et ki seni oğlundan önce assınlar!
Sr Major. Respeitosamente lhe peço permissão para que veja pessoalmente.
Binbaşı, saygıyla izin my ass yanakları göstermek istiyoruz.
E ass...
Ve böylüce...
Além do que, é onde até um garoto branco idiota como voce fica a vontade.
Ayrıca, it's where even a doofus-ass white boy like you can get laid.
Então é melhor enforcar-se.
O zaman gitsin kendini assın.
Vovê ja o deseja tanto ass ¡ m?
Onu şimdiden bu kadar arzuluyor musun?
Gostar ¡ a de fazê-lo ser do bem, mas não pode ser usado ass ¡ m.
Onu hayırlı işlerde kullanmak isterdim ama öyle kullanılamaz.
Se vont ¡ nuar ass ¡ m, v ¡ rare ¡ um fantasma.
Böyle giderse hayalete döneceğim.
A ¡ nda ass ¡ m, ela optou por ser mortal, por ele.
Ama Beren uğruna ölümlü olmayı seçmiş.
Não vão pega-Io ass ¡ m. Não é fav ¡ I envontra-Io.
Ona bu şekilde ulaşamazsın. Bulması kolay değil.
Deixem-no sufocar.
Ne fark eder? Bırakın assın!
Antes de começar a lição, aqueles que... jogarem na partida desta tarde mudem as vossas roupas... para o cabide inferior logo a seguir ao almoço, antes de escreverem para casa, se não forem cortar o cabelo,
Derse başlamadan önce, öğleden sonraki maçta... oynayacak olanlar, öğle yemeğinden hemen sonra... saç tıraşı olmayacaklarsa, giysilerini... alt kattaki askılığa, eve mektup yazmadan önce assın.
Preside a Ass. Metropolitana de Proprietários de Restaurantes.
Bay Martin ortaklığımıza ait Metropolitan Restaurant'ın işletmecisi.
Get your ass over here!
Hadi biraz acele edin lan!
- Tens um mês mau... e põe-te neste quadro.
- Kötü bir ay geçir panoya ismini assınlar.
Bem, já todos conhecem Bad Ass Bobby Johnson.
Hepiniz, Bobby Johnson'ı tanıyorsunuz.
De Alexandree Dum-ass.
Yazar Alexandree Aptal göt.
Dumb ass.
Aptal göt.
Dumb ass?
Aptal göt mü?
Dá-me $ 100 na tua mão de 10.
Assız eline 100 dolar koyuyorum.
És tu que o tens? Se te der o dinheiro dele, tens o Ray Bones à perna.If I gave you Leo's money, you'd have Ray Bones all over your ass. - Isso já é outro problema.
- Leo'nun parasını sana verirsem Bones peşine düşer ve bu da yeni bir beladır.
Porque é verdade que tens certamente algo mais.
Çünkü bu çok doğru - Sen çok fazlasın - Sen assın, evlat
eu tenho sido um perfeito idiota.
Ahmaklık mı ediyorum? ( Perfect ass )
- Quem é a miúda bonita?
ve Charlie "Big Red-Ass Baboon On His Head" Petrella.
Isso, ass ¡ m. Agora levante a comb ¡ nação.
Şimdi bacaklarınızı kapatın. Kalçalarınızı öne çıkarın.
Um "ass-holy".
Erdemli pislik.
Mas sabem, se içarem esta, eu saúdo-a.
Fakat bunu bayrak direğine assınlar, selam dururum.
Tinha um papel no "Esplendor no Traseiro 2".
"Splendour in the Ass 2" adlı filmde küçük bir rolü vardı.
Pela primeira vez aqui no Cu do Gato.
Bu gece "Cat's Ass" te muhteşem bir dans sundu.
Colei-a e pu-la numa corrente, para ela a poder usar ao pescoço.
Tekrar yapıştırdım ve bir zincire takıyorum ki... ... boynuna assın.
Supremo Tribunal é mesmo parvo!
Hehehe. Pansy-ass supreme court.
Nós pomos um autocolante a dizer "my gas, grass ou ass" sobre isso.
Tampona benim "Benzin, ot yada kıç" stikırımı koyabiliriz.
- Porque é que haveria de se querer enforcar?
Niye kendini assın? - Bilmem.
Aqui Punk ass.
- Serseri konuşuyor.
Este é o meu amigo, Big Fat Paulie, e este é, uh... isto é o seu big fat ass. ( grande cú gordo )
Bu benim arkadaşım, Koca Paulie, ve, uh... bu da onun koca kıçı.
Desisto. Isso mesmo!
- That's using your ass.
Entretanto, faz o donativo, torna-te conhecido, inspira as pessoas.
Bu arada bağış yap, duvara resmini assınlar, örnek ol.
Eu acho que ele não aguentaria até o final.
I don't see him dragging his sorry ass over the finish line.
Let's haul ass.
Biriniz aracı kullanmalı.
" "Freak That Booty" ", " "Big Ass Momma" " os preferidos!
Evet, "Parçala O Kıçı", "Koca Kıçlı Anne", en sevdikleri.
( potASSium = ass = rabo ) Muito giro...
Ne komik.
Bem-vindos ao Programa Dumb Ass.
Gerzek Show'umuza hoş geldiniz.
É melhor atirarem para cima que para baixo.
Yetişmemesindense üstünden aşsın.
Estás a exagerar, e a deixares-me embaraçado.
Sadece haddini aştığını söylüyorum. Beni böyle ortada bırakma. - Neden haddini aşsın ki?
Que o fôlego de Theodore Roosevelt possa ser como o vento que o levará a atravessar o Pacífico.
Roosevelt'in nefesi rüzgar olsun Büyük Okyanusu aşsın.
Quem não fôr dos "Rock Steady" ou dos "Dynamic", vá para trás da barreira!
Her kim Rock Steady yada Dynamic'ten ise, engelleri aşsın!
Vem, e deixa a tua língua mergulhar no fosso da minha boca e deixa as tuas mãos tomarem posse das muralhas das minhas maminhas.
Gelin, diliniz ağzımın derinliklerine dalsın, elleriniz bedenimin surlarını aşsın.
- ia dizer que fui um parvalhão ( ass ). Pois.
- Evet.
"Protege o couro" ( "Cover Your Ass" ).
- Sen devam et.