English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Baird

Baird tradutor Turco

316 parallel translation
Juras manter a lei de Baird, Texas... Estados Unidos da América?
Baird, Teksas, Birleşik Devletler kanunlarına uyacağına yemin ediyor musun?
As músicas de Kim e Baird passaram na rádio.
Kim ve Baird'in bestesi radyodaydı.
Gostaria de o ajudar, mas o Agente Baird reformou-se.
Size yardım etmek isterdim efendim, ama tek bildiğim memur Baird'in emekli olduğu.
Quer falar com o Lou Baird.
Lou Baird'le görüşmeyi talep ediyor.
Tenho de encontrar o Lou Baird.
Lou Baird'i bulmam lazım.
Com a agenda posso encontrar o Lou Baird e pago-te mais depressa.
Eğer defteri alırsam, Lou Baird'e ulaşır sana çabucak ödeyebilirim.
O Lou Baird disse que queria ver-me pessoalmente.
Lou Baird beni bizzat görmek istediğini söyledi.
Estou a meio dia de viagem do Lou Baird.
Lou Baird'den yarım günlük araba mesafesindeyim.
Por que o reitor da Baird havia de andar por aí numa sucata?
Baird'in müdürü niye döküntü bir araba kullansın ki?
Ando na Baird.
Baird'e gidiyorum.
Andas na Baird!
Baird'e gidiyor!
Sei que frequentas a Escola Baird.
Baird'e gittiğini biliyorum.
Estás a dar-me a velha bajulação da preparatória? Escola Baird!
Bana hazırlık sınıfı palavrası sıkmıyorsun, değil mi?
Quanto a preservar a reputação da Baird.
Baird'in ününün korunması hakkındaki fikriniz.
Além dos habituais candidatos submetidos pela Baird, dos quais virtualmente dois terços têm admissão garantida, adiciono um nome,
Baird'den başvuran adaylar yanında, ki yaklaşık olarak üçte ikisinin başvurusu kabul ediliyor, bir isim de ben önerebiliyorum.
Tens uma bolsa de Oregon, na Baird.
Oregon'lusun ve Baird'de burslusun.
Os tipos da Baird sabem que tu e o George podem identificar os culpados?
Baird'dekiler senin ve George'un, suçluları gördüğünüzü biliyor mu?
Queres licenciar-te na Baird e ser tão importante como eles.
Baird'den mezun olup onlar gibi kalantor olmak istiyorsun.
Tinhas uma vida insignificante e, então, decidiste ir para a Baird para tentares ter uma grande.
Küçük bir hayatın vardı, bu yüzden Baird'e gitmeyi seçtin. Böylece piyasada büyük biri olabilirdin.
O bom velho tio Frank e este aqui com ele é o Charlie Simms, um famoso meia-defesa da equipa de futebol da Baird.
Tatlı Frank amca ve yanındaki de Charlie Simms, Baird futbol takımının yıldız oyuncusu.
A jogar golfe com os teus amigos da Escola Baird, aposto.
Baird'den arkadaşlarınla golf oynayacağına bahse varım.
Homens da Baird dirigiram Departamentos Estatais e bancos, fundaram cadeias de lojas e treinaram equipas de futebol.
Baird mezunları, dış işleri bakanı oldu, yatırım şirketi yönetti, mağazalar zinciri kurdu ve futbol takımlarında koçluk yaptı.
Um desrespeito pela tradição da Baird.
Baird geleneğine karşı saygısızlık.
Não se prestam juramentos na Baird.
Baird'de yemin etmeyiz.
da maioria dos alunos da Baird.
herhangi bir Baird öğrencisi gibiydi.
É o único elemento neste incidente que ainda merece ser considerado um homem da Baird.
Bu olaya karışan kişiler içinde kendisine Baird erkeği diyebilecek tek kişi o.
Está na escola Baird, não numa caserna.
Şu anda Baird'desiniz, kışlada değil.
Não precisa de ser rotulado de "ainda merece ser um homem da Baird".
"Baird erkeği" damgası yemek istemiyor. Nedir bu yahu?
Porque não é um homem da Baird.
Bir Baird erkeği olmadığı için.
Homem da Baird.
Baird erkekleri.
Se magoarem este rapaz, serão uns inúteis da Baird, todos vós.
Bu oğlana bir zarar verirseniz, Baird serserileri olursunuz, hem de topunuz birden.
Bom dia, pá, sou William Baird, chama-me Billy.
İyi günler. Adım William Baird, Billy diyebilirsin.
Era a última exposição do fotógrafo Baird Johnson, intitulada "Drag Kings" "A colisão da ilusão com a realidade".
Fotoğrafçı Baird Johnson'un son sergisinin adı,... "Sürüklenen krallar" İlüzyonun ve gerçekliğin çarpışması " ydı.
Pessoal. Este é o Baird, o artista.
Millet, bu Baird, sanatçı.
Enquanto eu e a Miranda exercitàvamos as deusas interiores, o Baird tentava fazer sair o homem que a Charlotte tinha dentro.
Miranda ve ben tanrıçamızla uğraşırken, Baird, Charlotte'un içindeki erkeği çıkarmaya çalışıyordu.
Sabe-se lá se era da meia, do fato ou do Baird.
Çorap mı, kıyafet mi, Baird mi kim bilebilir.
Nunca mais viu o Baird.
Baird'i bir daha asla görmedi.
O tripulante Baird decifrou a língua deles.
Mürettebattan baird dillerini deşifre etti :
O Tripulante Baird ficou encarregue das comunicações.
Mürettebat Baird iletişim sorumlusu oldu.
Não consegui traduzir uma sintaxe simples bimodal, mas o tripulante Baird conseguiu.
Basit bir modül dizinini bile yapamıyorum ama mürettebattan baird yapabiliyor.
- O Baird está à tua procura.
- Baird seni arıyordu.
É o Baird, em todo o caso.
Ben Baird, neyse.
Sandy, sou eu. É o Baird.
Sandy, benim.
Ouve, meti-o num avião.
Baird. Dinle, onu uçakta buldum.
É isso. Sou a Sandy Edwards da Edwards e Baird.
Ben Edwards and Baird'den Sandy Edwards.
A sua empresa é dona de 8 por cento de toda essa empresa. Baird.
Sizin şirketiniz bütün yatırımın % 8'ine sahip.
Baird.
Baird.
Sou a favor da Baird.
Baird için her şeyi yaparım.
O tripulante Baird não conhece a nossa base de dados linguística.
Mürettebat Baird dil bilimi veri tabanı hakkında en basit şeyleri bile bilmez.
É o Baird.
Baird.
Não, ainda não!
Baird.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]