Translate.vc / Português → Turco / Camaro
Camaro tradutor Turco
192 parallel translation
Um Camaro cinzento de 83.
Gri 83 model Camaro.
Um Camaro cinzento implicado no tiroteio nas Flamingo Towers foi avistado no parque de estacionamento do Hickory Motel.
Flamingo Towers'da bu sabahki Castranova çatışmasında kullanılan şüpheli gri Camaro... Desiree Moteli'nin otoparkında görülmüş.
É um Camaro laranja de 77.
'77 model, turuncu Camaro.
Ele tem um Camaro vermelho, não é?
Kırmızı bir Camaro'su var, değil mi?
Há muita gente que tem Camaros.
Çok kişinin Camaro'su var.
Guio um Camaro.
Camaro kullanıyorum.
É um Camaro azul metalizado de 1987.
1987 model Camaro.
Uma vez vinha na rua com a minha ex-namorada... e passámos por quatro tipos de mau aspecto junto de um Camaro.
Bir keresinde eski sevgilimle sokakta yürüyorduk... Camaro marka bir arabanın yanında duran kabadayı kılıklı dört adam gördük.
Há um Camaro nesta morada, piso-D, estacionamento 18.
Şu adreste, otoparkın D katında 18 numarada bir Camaro araba var.
Tenho contas para pagar. Tenho o apartamento. Tenho um carro... um Camaro.
Faturalar var, kira var arabam var, Camaro.
Mr. Camero.
Bay Camaro.
Isto funcionou sempre no Camaro.
Bu hep Camaro'da çalışırdı.
A Camaro dele.
Camaro'su.
Ele adorava a Camaro, ninguém lhe tocava.
Bayılırdı ona. Kimseyi yaklaştırmazdı yanına.
E eu suspendo o pagamento do seguro do teu Camaro.
Arabanın sigortasını ödemekten vazgeçerim.
Eu já tive um Camaro.
Eskiden bir Camaro'm vardı.
Pode escolher entre o banco traseiro de um Camaro, uma casa de banho de avião, o casamento de um amigo, ou um beco nas traseiras de uma sala de cinema pornográfico.
Seçenekleriniz arasında, Camaro'nun arka koltuğu uçak tuvaleti, bir arkadaşınızın düğünü ya da porno sineması sokağı vardır.
Esse é um stock 1969 Chevrolet Camaro... um dos primeiros muscle cars já feitos.
Bu bir 1969 model Çevi Kamaro- - ilk yapılmış olan güçlü arabalardan birisi.
Em condições de um novo 1969... Camaro.
Bir icat durumu 1969... ca - mare - oh.
Se eu fiquei assim, imagina como ficou o meu Camaro.
EGER KOTU GORUNDUGUMU DUSUNUYORSAN, BiR DE CAMAROMUN HALiNi GOR.
Eu tive um Camaro de 1970 e tive um acidente e recebi uma indemnização boa.
70 model Camaro'm vardı ve kötü bir kaza yapıp çok para aldım.
Aquele Camaro vai ficar para trás.
O Camaro toz oldu.
Central, Navaho, 4197. Persigo um Camero vermelho de 78.
Merkez, N-4197. 78 model kırmızı bir Camaro'yu takipteyim.
Não, ainda sonhava ter um Camaro vermelho... - quando a Rory apareceu na cena.
Rory doğduğunda, hâlâ kırmızı bir Camero hayalleri kuruyordum.
Os bombeiros dizem que o condutor do carro está morto.
İtfaiyeciler Camaro'nun sahibinin ölü olduğunu söylüyorlar.
Estava no carro...
Camaro'nun içindeydi.
Conduzia o carro.
Camaro'yu sürüyordu.
Do carro.
Camaro.
Entretanto, o carro segue na faixa da direita, na nossa direcção.
Bu arada Camaro sol şeritte normal şekilde ilerliyor.
E as marcas do carro colocam-no atrás do autocarro. Então volto a perguntar :
Camaro'nunkiler otobüsün arkasından geliyor.
O namorado dela era o Eric Kevlin, o condutor do carro.
Erkek arkadaşı Eric Kevlin, Camaro'nun sürücüsü. Doktormuş.
Ele vai acabar a ensacar mercearias e a conduzir um Camaro.
Kendi yaşamı ve Camaro sürmek için bakkaliye tasfiyesi yapıyor.
Certo. E as balas da bagageira do Camaro?
Peki Camaro'nun bagajındaki kurşunlar?
De acordo com a DGV, o Camaro era vosso?
Trafik'e göre Camaro sizinkilerdenmiş.
Levo o Camaro.
Camaro'yu alıyorum.
De acordo com o gerente, o Camaro só esteve no parque durante... nove minutos. Estás a dizer que a bomba já estava no carro quando saiu daqui?
Adam buradan çıkarken bomba arabadaydı mı diyorsun?
Sr. Dunbar, você alugou um Camaro na "Thrift Rite Rental".
Thrift Rita Kiralama'dan bir Camaro kiralamışsınız.
- Era o meu Camaro?
O benim Camaro'm muydu?
É este o do Camaro ranhoso?
Kıçı kırık Camaro'nun sahibi bu mu?
O valor comercial do Camaro era 5. 100 dólares.
O Camaro 5.100 dolar yapıyordu.
Ele pode ficar com o Camaro.
Camaro'da onda kalır.
Um Camaro com um 350 deve valer mais de 3 mil dólares.
Camaro 350, 3.000 dolardan fazla eder.
Lembras-te do tipo de quem te falei a semana passada, o do Camaro branco?
Geçen hafta bahsettiğim adamı hatırlıyor musun? Şu beyaz Camaro marka arabası olan...
Já fodi todos os clientes deste parque, excepto o do Camaro branco.
Bu parka gelen her ibneyle düzüştüm. Beyaz Camarolu hariç.
De volta ao Camaro do Burt Reynolds.
Burt Reynold'un Camaro'sunun arka koltuğuna götüren bir zaman makinası.
Há sete dias, Black Camaro entrou pesado, saíu muito mais leve.
Yedi gün önce, siyah Camaro ağır olarak gelmiş, hafif olarak çıkmış.
Há sete dias, Black Camaro entrou pesado, saiu muito mais leve.
Yedi gün önce, siyah Camaro ağır olarak gelmiş, hafif olarak çıkmış.
Minha filha montou um Camaro, se quiser acreditar.
İnanmayacaksın ama kızım bir Camaro bile yaptı.
Vou verificar o carro.
Camaro'da neler olacağına bakmaya gideceğim.
O puto do carro não sobreviveu.
Camaro'daki çocuk hayatta kalmayı başaramadı.
E o autocarro arrasta o carro.
ve otobüs beraberinde Camaro'yu da yoldan çıkardı.