Translate.vc / Português → Turco / Caramba
Caramba tradutor Turco
10,173 parallel translation
Caramba, Snyder.
Aman be Snyder.
- Caramba.
- Hadi be.
- Caramba!
- Tanrım!
Caramba. Esta é nova.
Vay anasını, bunu da gördük.
Caramba, Sargento Hurd.
Lanet olsun, Çavuş Hurd.
Caramba!
Tanrım!
- Caramba.
- Tanrım.
- Caramba, Kim!
- Tanrım, Kim!
- Caramba, Stern!
- Tanrım, Stern!
- Caramba.
- Vay be.
Caramba, estou cansada.
Lanet olsun, çok yorgunum.
Caramba.
Tanrım.
Caramba!
Lanet olsun!
Ela esfaqueou-me, caramba.
Demin beni bıçakladı lan.
- Caramba, presta atenção!
Lanet olsun, dinle beni!
Caramba, nem acredito naquilo.
Lanet olsun, inanamıyorum.
Caramba, que quarto tão esplêndido.
Ne görkemli bir oda.
Caramba!
Güzel. Vay canına!
Este miúdo foi apanhado e agora os amiguinhos dele puseram-no a lavar pratos. Caramba!
Çocuk önceden yakalanmış, bu yüzden bulaşıkçılık yapıyor.
Caramba.
Tanrım!
- Caramba!
Cevap versene!
Caramba.
Amanın.
Caramba, a maior parte das emissoras já está a fazer isto.
Çoğu büyük televizyon kanalı bunu zaten kullanıyor.
Wow! Caramba.
Yok artık!
Ah. Oh, caramba.
- Aman Tanrım.
Caramba, o meu Derek Jeter autografado.
Hank Aaron, bozukluk. Tanrım, imzalı Derek Jeter'ım.
Caramba, não consegues ver que estou ocupado?
Ah, lanet olası adam Göremiyormusun Burada meşgul mü?
Caramba.
Lanet olası.
Caramba, sempre me acomodo.
Tanrı aşkına, her rahat olduğumda.
Caramba... Sou o teu marido, e tu a minha mulher.
Kocanım ben ve sen de karımsın.
Caramba, qual foi a sensação?
Tanrım. Nasıl bir şey? Yani, aslında vurulmamak.
Caramba!
- Yüce Tanrım!
Diz-lhes tu, não sou a tua maldita assistente, caramba!
Sen söyle. Ben senin asistanın değilim.
Caramba!
Tanrım, bu da ne?
Caramba, estás linda!
Tanrım, güzel görünüyorsun.
Caramba!
İnanmazsın!
Caramba.
Oh, tanrım.
Caramba!
Oh, tanrım!
- Caramba.
Aman tanrım.
Caramba, está calor!
Burası kaynıyor!
Caramba, esta merda está carbonizada.
Tanrım, bu bina kül olmuş.
- Sim. Caramba!
Güzel Tanrım!
- Caramba!
- Hey yavrum!
Caramba, isso é excelente.
Evet. Güzelmiş.
Mas, caramba, sabia dançar.
Ama dans edebiliyordu.
E todos os rapazes desta cidade vão dizer : " Caramba! Aquelas raparigas não são os 2 casos de caridade de St.
Ve bu kasabadaki herkes bizi gösterip dostum şunlar St. Frances'teki burslu iki öğrenci değil miydi diyecekler.
Caramba, nem sequer olhas para mim.
Yüzüme bile bakmıyorsun.
Caramba, filho... quantos mandamentos é que violaste?
Ah be oğlum... Kaç tane emre karşı geldin?
Caramba, quer dizer... metade de nós constrói o mundo, e a outra metade destrói-o.
Tanrım... Dünyanın yarısı inşa ediyor, yarısı da yıkıyor.
Caramba.
Hay aksi.
- Caramba!
- Kahretsin.