English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Português → Turco / Carrion

Carrion tradutor Turco

59 parallel translation
Vocês comam aqui no Carrion Towers, se quiserem ;
Bakın. Siz yemeğinizi bu "Carrion Kuleleri" nde yiyebilirsiniz.
O Dr. Carrion.
- Dr. Carrion.
Afinal o Dr. Carrion nem era licenciado.
Dr. Carrion'un hiç lisansı olmamış gibi görünüyor.
Se for a Carrion, terei que a queimar.
Eğer bir leşse, Yakmam gerek.
Esta é a Carmen Garcia Carrion.
Bu Carmen Garcia Carrion.
Carrion.
Carrion.
Havia recursos significativos alojados entre 2004 e 2006, de um projecto que desapareceu dos registos.
2004 ve 2006 arasında kayıtlardan yok olan bir projeye ayrılmış önemli kaynaklar vardı. Carrion diye bir şey.
Perguntou-me sobre Carrion.
Carrion hakkında sorular soruyordu.
Foste tu que desenterraste Carrion e a puseste na minha secretária.
Carrion'ın tozunu silip masama koyan sendin.
Tenho confirmação de que o Nolan Ross está a esconder o pograma Carrion algures dentro da empresa.
Nolan Ross'un Carrion programını şirket içinde bir yerde sakladığını doğruladım. Güzel.
- Espera. O "Carrion"?
Carrion mı?
O Nolan Ross está a esconder o pograma Carrion.
- Nolan Ross, Carrion programını saklıyor.
Lembre-se do que está em causa para si, se não encontrar o programa Carrion.
Carrion programını bulamazsanız sizi hangi tehlikenin beklediğini hatırlayın.
Estás a falar do Carrion?
Carrion'ı mı kastediyorsun?
Já te disse o que é o Carrion?
Sana Carrion'ın * ne olduğunu anlatmış mıydım?
Na semana passada, a Padma referiu-se ao Carrion como se fosse uma pessoa.
Geçen hafta, Padma Carrion'dan insanmış gibi bahsetti.
A Padma teve um papel essencial na aquisição da Nolcorp enquanto procurava pelo Carrion, e agora, a mais recente compra do Daniel é uma empresa de alívio de desastres?
Padma, Carrion'ı ararken Nolcorp'un alınmasında kilit bir rol oynadı şimdi ise Daniel'ın son satın aldığı şey afet yardım şirketi mi?
Padma referiu-se ao Carrion como um programa
Padma, Carrion'dan program olarak bahsetti.
Lembra-te o que está em jogo para ti se não encontrares o programa Carrion
Eğer Carrion programını bulamazsan seni bekleyen tehlikeyi düşün.
Eles queriam que eu localiza-se um código de um programa que tu crias-te chamado Carrion
Carrion adındaki bir program için yazdığın kodu bulmamı istediler.
Digamos que nas mãos erradas Carrion teria milhões de pessoas inocentes desejando Eu nunca fui a Introdução à Computação na quarta série.
Şöyle diyelim, yanlış ellerde Carrion milyonlarca insanın 4. sınıfta Bilgisayara Giriş dersi almamış olmamı dilemesine sebep olurdu.
Encontrei o Carrion, mas o programa está incompleto.
Carrion'ın yerini tespit ettim ama program tamamlanmamış.
Eu acho que tu não queres que eu saiba sobre o Carrion, e preferes ser despedido do que dizer-me o que é que ele faz.
Bence Carrion hakkında bir şeyler bilmemi istemiyorsun ve ne işe yaradığını söylemektense kovulmayı tercih edersin.
Bem, ele veio aqui pessoalmente dizer-me para destruir o Carrion.
Buraya gelip Carrion'ı yok etmemi söyledi.
Estive acordado... toda a noite a trabalhar no Carrion, a acabá-lo.
Tüm gece ayaktaydım Carrion üzerinde çalıştım bitirdim.
Disseste que o Carrion acessa qualquer PC. - Ainda não encontraste um firewall que não passasse em segundos, sem deixar rastros. - É verdade?
Carrion'ın her sunucu bilgisayarı ele geçirebileceğini söylemiştin.
- Bom trabalho. Estás certo que a Carrion consegue aceder à conta sem disparar os alarmes?
Carrion'ın alarmları aktive etmeden hesaplara erişebileceğinden emin misin?
Estive a trabalhar no Carrion.
Carrion'ı tamamlıyordum.
Deves trazer o programa Carrion daqui a dois dias.
İki gün sonra Carrion programıyla beraber gelmelisin. Öğlen gel.
Onde está o Carrion?
Carrion nerede?
Sem querer ser chato, mas temos a troca Carrion / Padma para resolver e gostaria da tua ajuda.
Muhtaç görünmek istemem ama ama halletmemiz gereken Carrion / Padma'nın babası değişim olayımız var ve yardım etmen gerçekten iyi olurdu.
Trouxeste o Carrion?
Carrion'ı getirdin mi?
A Padma deve entregar o Carrion exactamente daqui a 36 minutos.
Padma'nın Carrion'ı tam olarak 36 dakika içinde teslim etmesi gerekiyor.
O acordo era pelo Carrion.
Anlaşma Carrion içindi.
E agora que ele possui o Carrion, ele irá esperar.
Şimdi Carrion'ı aldığına göre bekleyecektir.
O Carrion é capaz de desligar a energia de Manhattan em menos de um milésimo de segundo.
Carrion'ın Manhattan'ın tüm elektrik gücünü bir milisaniyeden daha az sürede kesme yeteneği var.
Nem o Carrion conseguiria invadi-la.
Carrion bile kodu kıramaz.
O que a Iniciativa planeia fazer com o Carrion?
Girişim Carrion'la ne yapmayı planlıyor?
O Carrion não funciona sem o meu toque mágico. Ou seja, se não me tirares daqui, ele tirarão.
Carrion benim sihirli dokunuşum olmadan çalışmaz bu da demek oluyor ki beni buradan ya sen çıkarırsın ya da onlar çıkarır.
O Carrion não funciona sem o toque dela.
Carrion o olmadan çalıştırılamaz.
Quando criaste o programa Carrion?
Carrion programı ilk olarak nereden aklına geldi?
A melhor pergunta seria quem activou o Carrion e o porquê.
Bakın, sorulması gereken asıl soru Carrion'ı kimin neden çalıştırdığı.
O Carrion não funciona sem o meu toque mágico.
Carrion benim sihirli dokunuşum olmadan çalışamaz.
A Falcão deve ter alterado o Carrion para que, quando hackeássemos a Fundação... Começasse uma reacção em cadeia.
Falcon, Carrion'ı değiştirmiş olmalı Amanda Clarke Vakfı'nı hacklediğimizde zincir tepkimesini tetikledi.
Posso procurar o Carrion para vigiar a investigação.
Ama Carrion'ı uyduya bağlayıp soruşturmayı takip edebilirim.
A Falcão reprogramou o Carrion para rejeitar os meus comandos.
Falcon, Carrion'ı benim iletilerimi reddetmesi için yeniden programlamış.
- Que vai levar algum tempo antes que o Carrion goste do pai mais que da mãe.
- Bu demek oluyor ki Carrion'ın babacığını anneciğinden daha çok sevmesi biraz zaman alacak.
Posso diagnosticar o Carrion automaticamente.
Bak, Carrion hata bulmayı otomatik olarak çalıştırabilirim.
O mecanismo de segurança que inseri no Carrion demorou muito mais tempo do que o esperado a revelar os números da Iniciativa e a exonerar-me.
Carrion'ın içine yerleştirdiğim güvenlik mekanizmasının bütün Girişim üyelerine ele vermesi beklediğimden uzun sürdü. Haliyle beni temize çıkarması da.
E nunca mais mencionemos as palavras Carrion ou Iniciativa.
Carrion ve Girişim kelimelerine bir daha hiç anmayalım.
Carrion!
Bunların leşi çıkmış!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]