Translate.vc / Português → Turco / Cathedral
Cathedral tradutor Turco
40 parallel translation
Aquilo é a Catedral, fui lá com o meu tio Ottavio quando era pequeno.
Şurası Cathedral, küşükken Ottavio amca ile gitmiştim.
Ao virar da esquina, encontramos edifícios altos, ruas movimentadas e o coração da cidade, Cathedral Square.
Çevrede uzun binalar,... yoğun sokaklar, ve şehrin tam ortasında,... Katedral Meydanı bulunur.
Espere até ver a minha conta.
Cathedral'dan ücretim gelene kadar bekleyin.
- Cathedral Software.
- Cathedral Yazılım.
Houve um ano em que ganhei um calendário da Cathedral.
Sanırım Cathedral'dan geçen sene bir takvim gelmişti.
Cathedral Software.
Cathedral Yazılım.
E puseram alguém no meu lugar e esconderam tudo.
Cathedral'a benim yerime birini koydular ve izleri sildiler.
Queriam alguém na Cathedral para substituir os programas... para garantir que isto nunca tornasse a acontecer.
Cathedral'de, programları tekrar yazacak birine ihtiyaçları var ki bunun bir daha olmayacağından emin olsunlar.
Preciso de ir à Cathedral e encontrar o programa Fantasma de Mozart.
Cathedral'e gidip Mozart'ın Hayaleti programına tekrar girmem lazım.
Não tive, um programador da Cathedral mandou-me uma disquete.
Ben yapmadım, Cathedral'da çalışan bir programcı bana bir disk yolladı.
Apenas para recordar a todos. :
Tüm Cathedral çalışanları :
O quiosque da cathedral fica na ala noroeste da sala de convenções.
Bu bir hatırlatmadır Cathedral'ın fuardaki standı fuar salonunun kuzeybatı bölümündedir.
Quando fui destacada para Cathedral, não fiquei nada satisfeita.
Katedral Okuluna atanmayı istememiştim.
O nosso próximo grande evento foi um que eu tive contacto directo.
Bir diğer en büyük olay ki bunda bende varım bir kağıt yazdım, "The Cathedral the Bazaar" deniyor.
E, me disseram mais tarde, eu não tinha ideia disso na época, que isso veio como resultado directo das pessoas certas terem lido o "O Catedrático o Bazar".
Ve mmm, bana sonradan söylendi, başta bilmiyordum Netscape in gelmesinin direk sebebi şuydu, "The Cathedral and the Bazaar" ı doğru kişiler okumuştu.
"O Catedrático o Bazar", o artigo do Eric Raymond, foi uma influência significativa na decisão da Netscape em liberar seu código fonte.
Eric Raymond'un bildirisi "The Cathedral and the Bazaar" Netscape in kaynak kodlarını yayınlama kararı bu bildiri sayesinde olmuştu.
Sabe a velha fábrica de luvas depois do parque, ao pé da catedral, bela renovação.
Şu parkın karşısındaki eski eldiven fabrikasını biliyorsunuz, Cathedral'in yukarısındaki, çok güzel bir tadilat gördü.
Estou a dizer-te, a Catedral Crystal produziu uma grande apresentação, tinham até cordeiros de verdade.
Sana söylüyorum, Crystal Cathedral büsbütün bir şov sahneye koydu, canlı koyunları vardı.
Nós fomos a uma viagem de campismo a Cathedral Gorge, naquele Verão.
O yaz Cathedral Gorge'a kamp yapmaya gitmiştik.
Bom, como lhe disse, o escritório está em reorganização, e vamos precisar de si na nossa filial de Cathedral City.
Söylediğim gibi büro yerleri değiştirilebiliyor. Seni Cathedral City'e transfer etmemiz gerekecek.
Vai exilar-me para Cathedral City porque lhe dei uma nega?
Seni reddettiğim için beni Cathedral City'e sürgün mü ediyorsun?
- Quer saber o que é irritação? Que se lixe Cathedral City e o seu legado.
İşte sana asabiyet Cathedral City'nin de, mirasının da içine edeyim.
o papa de roma na cathedral, a capela sistina cantando ;
Roma'nın Papası resmi kürsüsünde. Sistine Şapeli korosu şarkı söylüyor.
Houve um enxame que atacou um cão, na semana passada, no Cathedral Park.
Geçen hafta Cathedral Park'ta bir sürü köpeğe saldırmıştı.
Lembramos que amanhã vamos ter uma entrevista exclusiva com a juíza Verna Thornton. Vamos agora em directo para a catedral nacional.
Yarın akşam Yüksek Mahkeme Yargıcı Verna Thornton'la özel bir söyleşi yapacağımızı bir kez daha hatırlattıktan sonra kameralarımızı National Cathedral'a çeviriyoruz.
Talvez ele o tenha levado ao Cathedral City Boys Club.
Belki de onu Cathedral City Erkekler Klubüne götürmüştür.
Na Catedral da Antuérpia o tríptico de Rubens.
Militia Company, Antwerp Cathedral, Rubens'in trikipti.
O acidente ocorreu por volta das 8h da noite de ontem, no trilho norte da estação de Metro, Cathedral Heights.
Olay, dün gece saat 8 civarlarında Cathedral Heights metro istasyonunun kuzeye doğru giden raylarında meydana geldi.
Daqui é da "Cathedral Security" A chamada está a ser gravada, para garantia de qualidade.
Cathedral Güvenlik'ten arıyorum. Telefon konuşmanız kalite kontrolü sebebiyle kayıt altına alınacaktır.
Vem ter comigo às 21 : 00, Cathedral Quarter.
- Dokuzda, Cathedral Quarter'da.
"Blessed Saints Cathedral".
Kutsanmış Azizler Katedrali.
O Tanner está na "The Blessed Saints Cathedral".
- Tanner Kutsanmış Azizler Katedrali'nde.
Cathedral City,
Cathedral City, Rancho Mirage.
87 dias volvidos, Adaline casou-se com Clarence James Prescott na velha St. Mary's Cathedral, em São Francisco.
87 gün sonra Adaline San Fransisco'daki St. Marys Katedrali'nde Clarence James Prescott ile evlendi.
# Like the grim face on the cathedral floor
? Like the grim face on the cathedral floor
Deixa o filho na escola e caminha pela Massachusetts, passa pela National Cathedral... ela atravessa um parque infantil no seu caminho.
Oğlunu okula bırakıyor sonra Massachusetts'ten yürüyor National Katedrali'ni geçiyor yoluna çıkan cep parktan geçiyor.
Estava na plataforma do comboio no dia da morte da Zoe?
Zoe'nin öldüğü gün Cathedral Heights DC Metro peronunda mıydınız?
Ela é filha única da dona da pastelaria "Place de la Cathédral".
Place de la Cathédrale'deki pastacının kızı.