Translate.vc / Português → Turco / Chuck
Chuck tradutor Turco
8,952 parallel translation
Não se preocupe, Chuck.
Dert etme, Chuck.
- Socorro!
- Chuck nerede?
Chuck.
- Chuck.
Agora não é hora, Chuck.
Şimdi zamanı değil Chuck.
Alguém com dinheiro, mas discreto, Chuck.
Parası olan ama gösterişli olmayan birine Chuck.
Steve Roper e Chuck Pratt. Éramos radicais.
Steve Roper... ve Chuck Pratt gibi adamlar.
Charles Tucker, ou Chongo Chuck.
Charles Tucker, bir diğer adıyla Chongo Chuck.
Após viver escondido durante anos, o guru dos vagabundos tornou-se no alvo a abater para a administração do parque, que declarou que Chongo Chuck vivera demasiado tempo em Yosemite. PROCURADO
Yıllarca gölgede yaşadıktan sonra, serseri gurusu park görevlilerin sabrını tüketti ve onlar da Chongo Chuck'ın Yosemite'de yeterince kaldığını ilân ettiler.
Eles pisaram algumas marcas tentando levar Chongo Chuck à justiça.
Bu adamlar, Chongo Chuck'ı adalet önüne çıkarmak için delilik çizgisini geçmişlerdi.
A expulsão de Chongo Chuck era um claro sinal de que os dias de liberdade poderiam já ser coisa do passado.
Chongo Chuck'ın ihracı, bizler için, denetimsiz özgürlüğün belki de geçmişe ait bir şey olduğunun işaretiydi.
Porque desististe do Solano, Chuck?
Neden Solano'yu ektin Chuck?
O quanto estás envolvida nisso, Chuck?
Bunu ne kadar ciddiye alıyorsun Chuck?
Tu estás certa, Chuck.
Haklısın Chuck.
Desculpa, Chuck.
Affedersin Chuck.
Chuck? Charlie? Chuck, amor?
Chuck.Charlie. Chuck, bebeğim.
Sabe que o Chuck parou de escrever depois do Swan Song.
Chuck Swan Song'dan sonra yazmayı bıraktı.
O Chuck fica de olho neles enquanto eu faço algum trabalho.
- Kalmış işleri tamamlarken Chucky onlara bakar.
O quê? Alguém devia olhar bem para o Secretário da Defesa Chuck Hagel.
Sanırım birinin Savunma Sekreteri Chuck Hagel'a iyice bir bakması lazım.
Vai a algum lado, Chuck?
Bir yere mi gidiyorsun Chuck?
Mais tarde, fui guitarrista para o... Bo Diddley, Del Shannon, Freddy Cannon, The Shirelles, Chuck Berry.
Sonrasında, Bo Diddly, Del Shannon, Freddy Cannon,... The Shirelles ve Chuck Berry... ile birlikte çaldım.
Muito do seu crédito deve-se ao Chuck Brown.
Büyük bir çoğunluğu Chuck Brown'a atfedilirdi.
Todas as músicas do Top 40 tinham de ser música de rádio. CHUCK BROWN 1981
Bütün İlk 40 şarkılarının radyodaki gibi olması gerekirdi.
O Chuck Brown e os Soul Searchers entram, e aparecem miúdos de todo o lado.
Chuck Brown ve Soul Searchers sahneye çıkardı. İçerisi birdenbire çocuklarla dolup taşardı.
Antes de ele tocar uma nota que seja eles começam : "Anima-me, Chuck!"
Daha bir tek notaya basmadan "Salla beni Chuck" diye bağırırlardı.
- Anima-me, Chuck! E o baterista começa...
Sonra baterist...
É disso que estou a falar! Eu disse : "Temos de tentar fazer as primeiras partes do Chuck."
Bizim de Chuck'ın ön grubu olmamız gerektiğini düşünüyordum.
O Chuck Brown foi ter com o dono e disse : " Não quero aqueles rapazes a tocar mais comigo.
Chuck Brown bir gün patrona gidip "Sahneye onlarla çıkmak istemiyorum." dedi.
Se fores ver um espectáculo do Chuck, dos Rare Essence ou outro qualquer, os miúdos gravam os espectáculos.
Chuck Show, Radison Show ya da öyle bir şeye gittiklerinde teyplerini de götürüyorlardı ve kaydediyorlardı.
Até o Presidente da Câmara de Washington, teve o Chuck Brown a tocar na sua cerimónia de inauguração.
Washington DC Belediye Başkanı bile göreve başlama töreni için Chuck Brown'ı çağırdı.
A sonoridade go-go criada pelo Chuck, ajudou a definir o que Washington e o distrito de Columbia é hoje.
Chuck'ın yarattığı go-go müziği Washington DC ve Kolombiya idari bölgesinin kendisini ifade etmesine yardım etti.
Os Experience Unlimited, os Rare Essence, o Chuck Brown e os Soul Searchers...
Experience Unlimited, Bad Essence, Chuck Brown and the Soul Searchers.
"Qual foi o primeiro disco que comprou?" E acho que pensam que vou responder Bo Diddley, Chuck Berry, Elvis ou Beatles.
İlk aldığın albüm neydi peki? " diye soracak olsa Bo Diddley, Chuck Berry, Elvis ya da Beatles diyeceğimi zannedebilir.
Pronto, Chuck.
Pekâlâ Chuck, görelim bakalım.
Chuck, mistura isto com o som do comboio no fim da "Caroline, No".
Chuck, bunu tren sesleriyle beraber miksleyip "Caroline, olamaz" ın sonunda ekle.
Chuck, achas que se arranja um cavalo?
- Chuck. Sence buraya at sokarlar mı?
- Gosto em ver-vos. Chuck. - Olá, pai.
- Baba, seni görmek de öyle.
Chuck, se não te importas...
Chuck, şunu çalar mısın?
Chuck, avisa quando pudermos gravar o próximo take.
Chuck, sonraki kayıtlar için hazır olduğumuzda bana haber ver.
Chuck, vamos parar um instante, por favor.
Chuck, biraz duralım lütfen.
Sim. Chuck era um bom amigo.
- Evet, Chuck'la yakın arkadaştık.
Chuck, o que tens?
- Chuck neyimiz var?
Temos de esperar que o Chuck volte.
Chuck'ın geri dönmesini beklemeliyiz.
Tu e o Chuck venham ter comigo ao laboratório.
Chuck'la birlikte laboratuvarda buluşursunuz.
Temos de esperar pelo Chuck.
Chuck'ı beklemeliyiz.
Chuck tinhas razão acerca da rapariga.
Chuck... Kız hakkında haklıydın.
Chuck, o que tens?
- Chuck neyimiz var? -
Chuck, estás aí?
Chuck orada mısın?
Temos ordem, Chuck.
Emir aldık Chuck.
Chuck, tenho de ir.
Chuck, gitmem lazım.
Onde está o Chuck?
Chuck nerede?
Chuck, eu percebi tudo.
Chuck çözdüm.