Colón tradutor Turco

O corpo de uma jovem encontrado no Parque Colón é supostamente o da antiga manequim Paulita Kellner.

Parque Colon'da bulunan kadın cesedinin eski modellerden Paulita Kellner'e ait olduğu düşünülüyor.

Parabéns, tens o colón'espásmico'.

Tebrikler, spastik bir kolon yakaladınız.

Colón é o cabecilha dos Mijos de Farmtown.

Colón, Farmtown Mijos'un patronu.

Que um colón limpo é... Uma coisa a menos com que tens de te preocupar.

Aslında bunu söylememe gerek yok ama, anlarsın ya, ayrıca, endişe etmeyeceğin tek şey temiz bir kalın bağırsak!

A época oficial de trutas começou este fim de semana no Colón.

Colombo'da bu hafta sonu resmi olarak alabalık sezonu açıldı.

Seu pequeno colón tótó...

# Seni aptal küçük dallama küçük iki nokta üst üste #

Eles estavam a voar para Miami, pelo Vale do Rio Duque, a passar longe das torres de radar de Las Minas e Colón.

Tamam, Miami'ye gidiyorlar, Río Duque vadisi boyunca kuzey batı yönüne Las Minas ve Colon'daki radar kulelerinden uzak kalıyorlar.

Um cartão-de-visita do colón, se preferir.

Kalın bağırsağın çağrısı da diyebiliriz.

- Ao querer matar-se. - O colón já era.

- Kolon mahvolmuş.

Bom, o enfermeiro, Manolo Colón, conhecido como Marcus Constantine.

yani bakıcısı Manolo Colón'un, diğer adıyla Marcus Constantine'in yerini saptayacak.

Tito Puente, Willie Colón, Ray Barretto.

Tito Puente, Willie Colón, Ray Barretto.

COLÓN, PANAMÁ

Colón, Panama

Indícios de varíola num hospital na fronteira de Colón.

Çiçek hastalığı Colon'un dışındaki bir hastanede tespit edildi.

Vão para Colón daqui a menos de uma hora.

Bir saat içinde Colon'a yola çıkacaklar.

Foi o estômago dele que rompeu, não o colón.

Midesi delinmişti ve aortu zedelenmişti.

Ele chama-se Manolo Colon.

Adamın adı Manolo Colón.