Concrete tradutor Turco

E nunca se sabe. Concrete até pode ser divertido, não?

Belli mi olur belki de Concrete'de çok eğlenirsin?

Concrete... A minha cidade preferida.

Concrete benim favori yerim.

- Bem-vindos à bela Concrete.

- Benim güzel Concrete'ime hoşgeldiniz.

Há animais por todo o lado. Modéstia à parte, sou um ás com a espingarda e Concrete dá-me todas as oportunidades para provar isso.

Bunun için pek hevesli değilimdir ama canım ne zaman silahımı alıp çıkmak isterse Concrete, kendimi ispatlamam için bana bu şansı tanır.

O Dwight não parava com a lengalenga das virtudes de Concrete, mas eu não conseguia pensar em mais nada senão em matar aquele peru.

Dwight, sürekli Concrete'in avantajları hakkında konuşup duruyordu ama benim aklımdaki tek şey o hindiyi vurmaktı.

Bem-vindos a Concrete, o meu lar doce lar.

Concrete'e, benim güzel evime hoşgeldiniz.

Um vizinho meu diz : "Se procuram igrejas bonitas, venham a Concrete. Se procuram o pecado, vão para o Inferno."

Bir komşum şöyle der ; "Eğer iyi bir Kilise arıyorsan Concrete'e günah arıyorsan cehenneme gitmelisin."

Há muita coisa para fazer em Concrete, se tiverem iniciativa.

Eğer ilk adımı atmaya niyetin varsa, yapacak çok şey vardır.

Depois do Natal, ele quer que vás para Concrete e vivas com ele uns meses.

Noel'den sonra Concrete'e gitmeni ve onlarla birlikte yaşamanı istiyor.

Vá lá. Vamos mostrar ao Jack como é que fazemos em Concrete.

Jack'e Concrete'de işler nasıl yürüyor gösterelim.

Agora, és um rapaz de Concrete.

Artık bir Concrete çocuğusun.

Ainda não sabes, mas eu e Concrete estamos-te no sangue.

Bilmediğin bir şey var. Ben ve Concrete artık kanına işledik.

De mim e de Concrete.

Beni ve Concrete'i. Değil mi?

Não pertences a Concrete, tal como eu.

Sen Concrete'e ait değilsin.

Se ficares em Concrete, vais acabar a trabalhar na A P.

Eğer Concrete'de kalırsan, kesinlikle süpermarkette çalışacaksın.

Mas há uma coisa que eu sei. Por mais vezes que o repita, o meu objetivo principal é sair de Concrete.

Ama bildiğim tek bir şey var artık kaçıncı kez söylüyorum bilmiyorum ama benim en büyük amacım Concrete'den çekip gitmek.

O Skipper e a Norma saíram de Concrete e mudaram-se para Seattle.

Skipper ve Norma Seattle'a taşındı.

Ele dizia que o caminho de Concrete para Princeton começava nas provas de ingresso e que eu podia fazê-las na Escola de Lakeside, em Seattle.

Concrete'den Princeton'a giden yolun SAT sınavından geçtiğini söyledi. Ve ben de bu sınavı Seattle'daki Lakeside okulunda geçebilirdim.

Não. Acabei por me afeiçoar a Concrete.

Giderek Concrete'e bağlanır oldum.

Bem-vindos à bela Concrete!

Güzel Concrete'e hoşgeldiniz.

Dwight ficou em Concrete e morreu em 1992.

Dwight Concrete'de kalmaya devam etti. 1992 yılında öldü.

É do Concrete Jungle?

Alo, Concrete Jungle?

"Concrete cowgirl."

Concrete Cowgirl.

Quando procurei pelo logótipo, foi isto que encontrei. Esta é a "Concrete cowgirl"?

- Concrete Cowgirl bu mu?

Assim, estamos a pensar que a "Concrete Cowgirl" impregnou o fato do Demon a alta velocidade, e ele eventualmente podia ter ardido.

Bu durumda Concrete Cowgirl'ün, Demon'un giysisini deldiğini ve giysinin yüksek hızda birden alev aldığını düşünüyoruz.

Sim, o mesmo da "Concrete Cowgirl" com iguais combustíveis nas rodas.

Evet. Bu durumda Concrete Cowgirl'ün tekerleklerinde de katalizör olması açıklanmış olur.

Concrete jungle where dreams are made of

* Hayaller kurulur beton ormanında *

A banda de abertura cancelou.

Açılış grubumuz bıraktı. - Concrete Ballz?

- É melhor que os Colhões de Cimento

- Concrete Ballz'dan daha iyidir.

Os Colhões de Cimento são pesados demais.

- Concrete Ballz pahalıya çalıyordu.

É a nossa "Concrete Cowgirl"?

- Concrete Cowgirl'ümüz bu mu?

Em Concrete, Washington.

Şuna bir bak.