Translate.vc / Português → Turco / Cooker
Cooker tradutor Turco
35 parallel translation
Eu represento a Barbara Cooker, a pivot.
Seni istiyorum. Ben Barbara Cooker'ı temsil ediyorum.
Estas são as alegações da Cooker.
Sen bunu mu okuyorsun?
Então não vais ligar a cancelar, para não pareceres muito interessada?
Bu Cooker davasının dosyası. - Yani sen şimdi bu adamı, onunla ilgileniyor görünmemek için mi aramıyorsun?
Eu mostrei-lhe esta circular interna, com a data de 3 de Março.
Bayan Cooker, size 3 Mart tarihli bu notu göstermek istiyorum.
As notícias adoram vender sexo. Não é assim, Ms. Cooker?
Bugünlerde haberler, seks satmaya da bayılıyor, bu doğru değil mi, Bayan Cooker?
- Mas isso não é correcto.
Bayan Cooker? Bu, doğru olduğu anlamına gelmez.
E aqui está hoje. Isso não é hipocrisia? Protesto!
Ve şu anda da burada oturuyorsunuz, bu adice bir iki yüzlülük olmuyor mu, Bayan Cooker?
- É casada?
Evli misiniz, Bayan Cooker?
Ms. Cooker, é possível que este processo contra o meu cliente, de ser substituída por uma jovem tem mais a ver com o seu marido?
Bayan Cooker, yerinize daha genç bir kadın alacakları için müv ^ killime açtığınız davanın kocanıza duyduğunuz kızgınlıkla.. ... bir ilgisi olabilirini?
Mas foi você que despediu a Barbara Cooker.
- Ama Barbara Cooker'ı işten çıkartan kişi sizsiniz.
Vocês pertencem à categoria de "belezas", bem como a Barbara Cooker.
İkiniz de "güzel" kategorisine giriyorsunuz, tıpkı Barbara Cooker gibi.
Nem acredito que a Barbara, algum dia, tenha acreditado.
Ama Barbara Cooker'm da inanmış olduğunu hiç sanmıyorum.
Se é assim que respeitam o público, se é isso que pensam de si, e de si e de si, então não nos devia surpreender que desrespeitassem a Barbara Cooker.
Kusura bakmayın, ama topluma bu gözle bakıyorlarsa ; sizin, sizin, sizin ve sizin hakkınızda düşündükleri buysa, sanırım o zaman Barbara Cooker'ı gözden çıkarmaları bizleri pek o kadar da şaşırtmamalı.
As pessoas fortes, que defendem aquilo em que acreditam, esses são aqueles que acabam como a
Ve güçlü insanlar, inandıkları şeyleri savunan ve yüreklerini takip eden insanlar... Onlar, sonları Barbara Cooker gibi olan insanlar.
Eu estava a falar da Barbara.
Barbara Cooker'dan bahsediyordum. Benden değil.
No Cooker versus WKZN Televisão.. somos a favor do queixoso, e condenamos o arguido a pagar, pelos danos a quantia de $ 930,000.
- WKZN televizyonu davasında, davalının, davacıya 930 bin dolar tazminat ödemesine karar verdik.
- Aqui, foi o que disseste.
- Buraya, şimdi dedin ya. Crab Cooker'a.
Operação Looker Cooker.
Operasyon Looker Cooker.
É sobre a Operação Looker Cooker.
Bu Operasyon Looker Cooker ile ilgili.
Cooker!
Cooker!
Cooker, vai buscar-nos um bocado de café.
Cooker, git bize biraz kahve getir.
Cooker, pensei que te havia dito para colocares as nossas coisas na caravana.
Cooker, sana eşyaları karavana koy demiştim ben.
Cooker, precisas...
Cooker, senin ihtiyacın...
- Cooker, estou orgulhoso de ti.
- Cooker, seninle gurur duyuyorum. - Dick.
O navio argentino General Belgrano foi torpedeado pelo HMS Conqueror com a perda de 368 vidas.
Bas git. ... HMS Cooker'dan atılan torpil... Orospu çocuğu.
É sobre um cooker spaniel que se chamava Bobby, que tinha artrite nas suas patas traseiras, tiveram que as remover e substitui-las por umas rodas.
Bobby adında bir Cocker köpeğim vardı arka bacakları sakatlandı, eklemleri çalışmıyordu. Köpeği evden göndermek zorunda kaldım bacakları yerine tekerlek takılması gerekiyordu.
Gordon Cooker.
Gordon Cooker.
O Cooker só disparou porque estávamos a trazê-lo sob custódia.
Cooker'ın Andrew Inouye'i bizim önümüzde vurma sebebi onu gözaltına almaya gelmiş olmamızdı.
Sr. Cooker, se eles têm a sua filha, a sua melhor hipótese em reavê-la é se nos disser tudo o que sabe sobre os seus tratos com o Sands.
Bay Cooker, eğer kızınız bu kişilerin elindeyse onu geri alma konusunda en iyi şansınız bize Sands'le yaptığınız anlaşmalar hakkında her şeyi anlatmaktır.
Assim que demos o NZT ao Cooker, a primeira coisa que fez foi apontar onde está a filha.
Gordon Cooker'a NZT verince yaptığı ilk şey kızının nerede olduğunu çözmek oldu.
O Cooker também se lembrou de uma flor branca com formato de pêra agarrada ao blusão do Sands.
Cooker ayrıca Sands'in ceketine takılmış beyaz, armut şeklinde bir çiçek filizinin olduğunu hatırladı.
Ela foi despedida por causa da aparência.
Müvekkilin, Bayan Cooker'ı görüntüsü nedeniyle işten çıkartmış.
- Ms. Cooker, casada?
- Bayan Cooker, evli misiniz?
- Ao Crab Cooker.
Yıllardır gitmemiştik.
- O Steak Cooker's.
- Biftek Fırın'ı.